Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2023/103 E. 2023/4952 K. 13.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2023/103
KARAR NO : 2023/4952
KARAR TARİHİ : 13.11.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/209 E., 2022/356 K.
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : Davanın kısmen kabulü
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Davacı hakkında dairemizce verilen bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Davacı vekili 27.02.2014 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı … hakkında insan öldürmek suçundan Mersin 2.Ağır Ceza Mahkemesine kamu dava açıldığı, müvekkilinin 1 yıl 2 ay 16 gün tutuklu kaldığı, 24.11.2009 tarih 2008/492 esas 2009/388 karar sayılı ilamı ile müvekkilinin beraat ettiğini, anılan kararın 08.05.2013 tarihinde kesinleştiğinden bahisle davacının tutuklu kaldığı gün için uğramış olduğu 1.000,00 TL maddi, 50.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplam 51.000 TL tazminatın tutuklu kaldığı tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili 13.04.2016 tarihinde maddi tazminat talebini 70.000,00 TL olarak ıslah ettiğini bildirir dilekçe sunmuştur.

2.Davalı vekili 15.04.2014 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığından reddi gerektiğini, davanın husumet eksikliğinden reddi gerektiğini, davacının zararını ispat etmesi gerektiğini, talep edilen tazminat miktarının fazla olduğunu, tazminata hükmedilmesi durumunda gerekçede rücu bakımından hangi gerekçe ile davanın kabule karar verildiğinin açıklanması gerektiğini, talebinin reddi gerektiğini, öne sürmüştür.

3.Mersin 5. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.05.2016 tarihli ve 2015/207 Esas, 2016/180 Karar sayılı kararı ile; davanın kısmen kabulü ile 7.682,42 TL maddi, 7.500,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

4.Mersin 5. Ağır Ceza Mahkemesinin, 16.05.2016 tarihli ve 2015/207 Esas, 2016/180 Karar sayılı kararının davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 28.03.2022 tarihli ve 2020/11691 Esas, 2022/2363 Karar sayılı kararı ile; ..davacı ile ilgili yakalama, gözaltına alma, tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde aslı ya da onaylı örnekleri dosya içine alınarak, davacının hangi suçtan veya suçlardan yakalandığı, gözaltına alındığı, tutuklandığı, tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihleri ile infaz edilen tutuklama müzekkeresine dair suç bilgisinin, infaz edilen sürenin tereddüde mahal vermeyecek şekilde belirlenmesi, sonrasında ise davacı hakkındaki hapis cezası neticesinde verilen hükmün açıklamasının geri bırakılması kararının denetim süresi dolduğu, denetim süresi sonunda verilen düşme kararı araştırılıp davacının hukuki durumunun tayin ve tespit edilmesi gerektiği, davacı hakkında mahsup kararı bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, derdest dosya araştırması yapılması gerektiğini, kabule göre de; a) Davacının beyanına göre Genç Mersin Radyo Televizyon Yayın Pazarlama ve Reklamcılık A.Ş’ de yönetim kurulu başkanı yaptığının belirtildiği ve davacı tarafça sunulan Ticaret Sicil Gazatesi ve Mersin Ticaret Odası yazıları da dikkate alınarak, davacının ve şirketin 2007, 2008 ve 2009 yıllarına ilişkin olarak düzenlenen ticari defterler, yıllık vergi beyannameleri, banka kayıtlarının onaylı birer sureti ilgili kurumdan temin edilip incelenerek maddi zararın belirlenmesi gerektiği, tutuklu kaldığı dönemde şirketlerinde çalıştığı takdirde alabilecek olduğu maaş, huzur hakkı gibi maddi karşılıklara dair bir alacağının olup olmadığı, tutuklanması nedeniyle kesinti yapılıp yapılmadığı araştırılarak bu yönde itibar edilecek belge sunulamaması halinde veya davacının gelirinin asgari ücret miktarından düşük olduğunun tespit edilmesi halinde ise tutuklu kaldığı dönemde geçerli olan net asgari ücret üzerinden kesinti yapmadan hesaplanacak miktarın maddi tazminat olarak ödenmesine karar verilmesi gerektiği, b) manevi tazminatın eksik olduğunu, c) davacı vekilinin 13.04.2016 havale tarihli dilekçesinde, hükmolunacak maddi tazminat miktarını 70.000,00 TL olarak ıslah ettiği, bu dilekçesinin davalı tarafa tebliğ edilmesi gerektiğinden bahisle davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile bozulmasına karar verilmiştir.

5.Mersin 5. Ağır Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.09.2022 tarihli ve 2022/209 Esas, 2022/356 Karar sayılı kararı ile bozma ilamına uyularak 7.664,72 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminat tazminatın tutuklama tarihinden faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
6.Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığın 05.01.2023 tarihli tebliğnamesi ile davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükmün onanması talep edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A.Davacı vekilinin temyiz istemi;Hükmedilen maddi ve manevi tazminatın eksik olduğuna, ilişkindir.

B.Davalı vekilinin temyiz istemi;Hükmedilen tazminat miktarının fazla olduğuna, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine, ilişkindir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;

İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Tazminat talebinin dayanağı olan Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/492 Esas – 2009/388 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, kasten öldürme suçundan 08.09.2008 – 24.11.2009 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda davacı hakkında kasten öldürme beraatine hükmedildiği, hükmün 08.05.2013 tarihinde kesinleştiği ve davanın 5271 sayılı Kanunun 142 inci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen süre içerisinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı, derdest dosya bulunmadığı, tutukluluğunun infaz gördüğünü, mahsup kararı bulunmadığını, ayrıca sanık hakkında aynı dosyadan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ile ilgili düşme kararı verilmediğinin bildirildiği, Vergi Dairesinden gelen yazı cevabına göre, davacının tutuklu kaldığı dönemde bildirilmiş bir gelir beyanının bulunmadığı, davacının tutuklu bulunduğundan dolayı çalışamadığı ve tutuklu bulunduğu dönemde başka bir gelir elde ettiğine ilişkin somut herhangi bir belge ve bilgi ibraz etmediğinden asgari ücret üzerinden hesap yapıldığı belirlenerek ve bozma ilamına da uyularak 7.664,72 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminat tazminatın tutuklama tarihinden faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin dayanağı olan Mersin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/492 Esas – 2009/388 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, kasten öldürme ve 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan yargılandığı, kasten öldürme suçundan 08.09.2008 – 24.11.2009 tarihleri arasında 442 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda kasten öldürme suçundan eyleminin meşru savunma sınırları içinde kaldığı değerlendirilerek 5237 sayılı Türk Ceza Kanunun 25 inci maddesinin birinci bendi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına ve 5271 sayılı Kanunun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi gereğince yüklenen suçun sanık tarafından işlenmesine rağmen hukuka uygunluk nedeni bulunması nedeniyle beraatine hükmedildiği, 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan ise 10 ay hapis ve 500,00 TL adli para cezasına hükmedilip hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, hükmün 08.05.2013 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanunun 142 inci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen süre içerisinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır.

A.Davacı vekilinin temyiz istemi;
1.Davacının dava dilekçesinde ve tazminat yargılanması boyunca Genç Mersin Radyo Televizyon Yayın Pazarlama ve Reklamcılık A.Ş’ de yönetim kurulu başkanı olduğunu beyan etmesi karşısında, söz konusu geliri ve tutuklu kaldığı döneme ilişkin kazanç kaybı miktarı konusunda itibar edilebilecek herhangi bir belge ibraz edemediğinden, bahse konu döneme ilişkin olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarı üzerinden hesaplama yapılmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.

2.Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespit edilmesi gerekirken eksik manevi tazminata hükmolunması hukuka aykırı bulunmuş ve bu nedenle tebliğnamede onama isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

B.Davalı vekilinin temyiz istemi;
1.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir manevi bir miktar olarak tayin ve tespit edilmesi gerekirken eksik manevi tazminata hükmolunduğundan davalı vekilinin manevi tazminatın fazla olduğuna yönelik temyiz itirazı yerinde görülmemiş ve asgari ücreti aşan bir geliri olduğunu belgeleyemeyen davacı lehine asgari ücret üzerinden hesaplanan maddi tazminat miktarında isabetsizlik görülmemiştir.

2.Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 13.03.2007 gün ve 2 Esas, 63 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere; koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davalarında, ancak davanın tamamen reddi halinde davalı lehine vekalet ücretine hükmolunabileceğinden, davanın kısmen kabulü halinde davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (A-2) nolu paragrafında bendinde açıklanan nedenle Mersin 5. Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.09.2022 tarihli ve 2022/209 Esas, 2022/356 Karar sayılı kararına yönelik davacı vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.11.2023 tarihinde karar verildi.