Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2022/9917 E. 2023/1575 K. 10.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/9917
KARAR NO : 2023/1575
KARAR TARİHİ : 10.05.2023

MAHKEMESİ:Asliye Ceza Mahkemesi

Sanık hakkında, Dairemizce verilen bozma kararı üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.. (…) Asliye Ceza Mahkemesinin, 06.11.2015 tarihli ve 2014/980 Esas, 2015/872 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında taksirle yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ile 53 üncü maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 1 yıl süreyle ehliyetinin geri alınmasına karar verilmiştir.

2.. (…) Asliye Ceza Mahkemesinin, 06.11.2015 tarihli ve 2014/980 Esas, 2015/872 Karar sayılı kararının sanık müdafii tarafından temyizi üzerine Yargıtay 12.Ceza Dairesinin 09.02.2021 tarihli ve 2019/9611 Esas, 2021/1292 Karar sayılı ilâmıyla;

”Dosya içeriğine göre; olay günü saat 10:20 sıralarında sanığı sevk ve idaresindeki … ile meskun mahal dışı, havanın yağışlı, zeminin ıslak, eğimli, virajlı ve sollama yasağının olduğunu gösteririr devamlı düz şerit çizginin zeminde mevcut iki yönlü yolda seyir halindeyken, önündeki aracı sollamak üzere diğer şeride geçtiği sırada karşı yönden gelmekte olan katılan …’ın idaresindeki otomobile çarpması şeklinde meydana gelen ve sanığın tam kusurlu olarak katılan …’ın basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde, katılan …’ın ise basit tıbbi müdahale ile iyileşemeyecek vücudunda 2. derecede kırık oluşacak ve yüzünde sabit iz oluşacak şekilde yaralanmalarına sebebiyet verdiği olayda, sollama yasağına işaret eden kesintisiz yol şerit çizgilerine rağmen sollamaya çıkarak kazaya sebebiyet veren sanığın bilinçli taksirle hareket ettiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında TCK’nın 22/3. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, ”

Nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir

3.. (… ) Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.01.2022 tarihli ve 2021/268 Esas, 2022/43 Karar sayılı karar ile sanık hakkında taksirle yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası, 22 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 5271 sayılı Kanun’un 307 nci maddesinin dördüncü fıkrası ile 5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 1 yıl süreyle ehliyetinin geri alınmasına karar verilmiştir.

4.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 12.12.2022 tarihli ve 2022/148477 sayılı, Onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdii olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz nedenleri;
a.Alt sınırdan uzaklaşılarak ceza verildiğine,

b.Diğer temyiz nedenlerine,

ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Yerel Mahkemenin Kabulü
1.Sanığın aracıyla . istikametinden . istikametine seyir halindeyken yolun hafif virajlı eğimli ve havanın da yağışlı olmasının etkisiyle yol zeminin ıslak olmasının verdiği etkiyle eğimli olan virajda sanığın frene basması sonucu aracın kontrolden çıktığı ve karşı şeride geçtiği anda, karşı yönden . istikametine seyir halinde olan … yönetimindeki araca çarptığı olayda, katılan …’ın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte yaralandığı, katılan .’nın aracında yolcu olarak bulunan katılan .nın ise basit tıbbi müdahale ile iyileşemeyecek, vücudunda 2.derecede kemik kırığı ve yüzünde sabit iz oluşacak şekilde yaralandığı adli muayene raporları ile tespit edildiği, dosya içerisinde bulunan kaza tespit tutanağına göre sanığın tam kusurlu olarak taksirle yaralama suçunu işlediğini kanaatine varılmış ve buna göre uygulama yapıldığı belirlenmiştir.

2.Sanığın bozma öncesi beyanında; ”…olay günü eşim . ile birlikte .’den . istikametine doğru sahibi olduğum .plakalı araçla seyir halindeydim, hava yağışlıydı ayrıca siste vardı, aracımın hızı yaklaşık 40-50 km hızla seyir halindeydim, önümde yavaş giden bir aracı sollamak üzere hazırlık yaptığım sırada aracımı sol şeride doğru hareket ettirdiğim de yani aracın sol tekeri sol şeride girdiği sağ tarafının sağ şeritte kaldığı halde yola çıktığım esnasında karşıdan gelen aracı fark ettim, hemen firene bastım, firene basmam ile … sol şeride doğru kaydı ve karşıdan gelen müştekilerin aracı ile kafa kafaya çarpıştık, kazadan sonra hemen eşimin durumunu kontrol ettim, iyi olduğunu anlayınca karşı tarafın aracına bakmaya gittim, arka koltukta oturan yaşlı bir teyzeyi çıkardım, kanaması yoktu, ancak kolunu tutuyordu, ön sol koltukta oturan bayanın … patlamasından dolayı yüzünde çizikler vardı ve kanıyordu, … şoföründe kanama vb hiç bir şey yoktu, ben kaza anında heyecanlandım, ne yapacağımı bilemedim, karşı tarafın şoförü ambulansı aradı, o sırada kaza yerinden geçen bir araca müştekiler ve annesi binip hastaneye gittiler, olay yerine gelen ambulans da eşimi alıp hastaneye gitti, ben kaza yerinde kaldım, jandarma geldi, tutanak tutuldu, eşim ve kaza yaptığımız kişiler aynı devlet hastanesine gitmişti, durumlarını öğrenmek için hastaneye gittim, müştekilerin yakınları ile hastanede görüştüm durumlarını sordum, durumlarının iyi olduğunu söylediler, daha sonra ben eşimin yanına gittim bizi aynı gün taburcu ettiler ve gittik, yaşanan kazada kusurum yoktur, hava yağışlı olduğu için aracım kaydı ve kaza yaşandı, suçsuzum beraatime karar verilsin, şikayetten vazgeçme olursa şimdiden kabul ediyorum, 19/01/2015 tarihinde mahkemenize vermiş olduğum ifademi aynen tekrar ederim, ekleyeceğim başka bir husus yoktur, öncelikle beraat kararı verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise hükmün açıklanmasının geriye bırakılması hukuki müessesinin hakkımda uygulanmasını kabul ederim.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

Bozma sonrası beyanında ise; ”… Yargıtay kararı aleyhime bozulmuştur, yargıtay bozma ilamını kabul etmiyorum, şikayetten vazgeçme olursa kabul ederim, müşteki talep ettiği bir maddi zararı olmadığını beyan ettiği için herhangi bir zarar gidermedim, lehime olan hükümler uygulansın. (HAGB müessesesini) anladım, uygulanmasını isterim.”şeklinde beyanda bulunmuştur.

3.Katılan … Balcı’nın bozma öncesi beyanında; ”…Ben de sanıktan şikayetçiğim. Ben de sanıktan şikayetçiğim. Ben normal kendi yolumda giderken karşı taraftan gelen sanık hatalı sollama yaptı ve benim aracım ile kafa kafaya çarpıştı. Benim bu olayda kesinlikle kusurum yoktur. Zira ben yokuş yukarı çıkarken bir anda karşıda sanığa ait … belirti ve biz de başka bir yere kaçamadık. Sanık bizim aracımıza vurdu. Kamu davasına katılmak istiyorum. Olay ile ilgili maddi zararım vardır. Zararım giderilmedi. Ben sanığın beyanını kabul etmiyorum. Kendisinin beyaenları saimi değildir. Hatta o gün sanığın aracını görenlerde bunun gidişi gidiş değil, bu gidişle kaza yapar dediler. Biz de burada birbirimizi tanığımız için bunu bize söylediler. Bizden önce de sanık iki üç defa hatalı sollama yapmış. Tanığın beyanlarını da kabul etmiyorum.”şeklinde beyanda bulunmuştur.

Bozma sonrası beyanında ise; ” …Yargıtay bozma ilamına bir diyeceğim yoktur. Önceki beyanlarımı aynen tekrar ederim. Olay günü eşim ve yengem ile birlikte . Mahallesinden . istikametine doğru yol alırken karşı yönden gelen sanığın kullanmakta olduğu … ile çarpıştık. Sanık 2-3 aracı sollayarak benim kullanığım araca çarptı. Sanık tam kusurluydu. Olayda benim hiçbir kusurum yoktur. Olay sebebiyle eşimin vücudunda kırık oluştu. Yüzünde sabit izler oluştu. Yengemin kolu kırılmıştı. Benim de ciddi yaralanmalarım olmuştu. Bu sebeple şikayetim devam etmektedir. Sanığın cezalandırılmasını talep ederim. Eşimin yüzündeki izler nedeni ile ameliyat olmak istemektedir. Hala eşimin alnın içinde … kırıkları vardır. Bu sebeple sanığın en ağır şeklide cezalandırılmasını talep ederiz talep ettiğim maddi bir zararım yoktur.”şeklinde beyanda bulunmuştur.

4.Katılan .’nın bozma öncesi beyanında; ”…Benim sanık hakkındaki şikayetim devam etmektedir. Sanık biz kendi aracımız ile normal bir şekilde kendi yolumuzda ilerlerken bizim şeridimize girdi ve bu şekilde kafa kafaya çarpıştık. Ayrıca bizim başka bir şekilde kaçma şansımız da yoktu. Bu nedenle kaza meydana geldi. Ayrıca sanık üç tane aracı solladı daha sonra bizim … ile karşı karşıya geldiğinde kurtaramadı ve kaza oldu. Biz ayrıca aracımızın hızı yavaştı hızlı olsaydı belki canımızdan da olabilirdik. Cezalandırılmasını talep ediyorum, kamu davasına katılmak istiyorum. Bizim tahmini olarak 2500 TL zararımız oldu cebimizden para çıktı. Bunlar da hastane, ulaşım, işimizden gücümüzden kaldık. Zararımız giderilmedi. Aracımız da pertte oldu. Sigortada aracımızın bedelini verdi. Olay nedeniyle herhangi bir maddi zararım bulunmamaktadır.”şeklinde beyanda bulunmuştur.

Bozma sonrası beyanında ise; ”… Yargıtay bozma ilamına bir diyeceğim yoktur. Önceki beyanlarımı aynen tekrar ederim. Olay günü eşim ve yengem ile birlikte. Mahallesinden . istikametine doğru yol alırken karşı yönden gelen sanığın kullanmakta olduğu … bizim araca çarptı. Olay sebebiyle eşimin vücudumda kırıklar oluştu. Yüzümde sabit izler oluştu. Bu sebeple şikayetim devam etmektedir. Sanığın cezalandırılmasını talep ederim. Hala alnımın içinde … kırıkları vardır. Bu sebeple sanığın en ağır şeklide cezalandırılmasını talep ederim.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

5.Tanık Zülbiye Balcan beyanında; ” …Biz olay zamanı Gönen’e geliyorduk. Önümüzde iki üç … vardı. Daha sonra karşıdan gelen bir başka …, öndeki araçları sollayıp geliyordu. Daha sonra bizim aracı görünce kurtaramadı ve bizim aracımıza çarptı.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

6.Tanık … beyanında; ”sanık … eşim olur olay tarihinde Gönen’den yola çıkmış, …’e gidiyorduk, önceden … yağmıştı, yol ıslaktı, hava puslu gibiydi, biz sabah 10:00 da yola çıkmıştık, yolda giderken eşim önde giden aracı sollamak istedi, karşıdan gelen … bir den karşımıza çıktı, ne olduğunu anlayamadan çarpıştık, çarpışmadan önce bizim arabamız yolda kaydı, eşimin hızı çok fazla değildi, normaldi, başkaca hatırladığım bir şey yoktur” şeklinde beyanda bulunmuştur.

7.Kaza tespit tutanağına göre; sanığın, Karayolları Trafik Kanunun 52/1-b maddesi (Hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak) ile 30/1-a maddesini (Servis freni, lastikleri, dış ışık donanımından yakını ve uzağı gösteren ışıklar ile park, fren ve dönüş ışıkları noksan, bozuk veya teknik şartlara aykırı olan araçları kullanan sürücüler 1 800 000 lira para cezası) ihlal etmesi sebebiyle asli kusurlu olduğu belirtilmiştir.

8.Gönen (…) Devlet Hastanesi tarafından tanzim edilmiş olan 27.10.2014 tarihli kati hekim raporuna göre; katılan … da meydana gelen yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde olduğu, Gönen (…) Devlet Hastanesi tarafından tanzim edilmiş olan 20.05.2015 tarihli kati hekim raporuna göre ise; Nida Balca da meydana gelen yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek, vücudunda 2.derecede kemik kırığı ve yüzünde sabit iz oluşacak şekilde yaralandıkları belirtilmiştir.

9.Sanığa ait adli sicil kaydı ve nüfus kaydı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden temin olunarak dava dosyasına eklenmiştir.

10.Mahkemece, Hukuki Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek gereklerinin yerine getirildiği belirlenmiştir.

IV. GEREKÇE
27.10.2014 günü 10:20 sıralarında sanığın sevk ve idaresindeki … ile meskun mahal dışı, havanın yağışlı, zeminin ıslak, eğimli, virajlı ve sollama yasağının olduğunu gösteririr devamlı düz şerit çizginin zeminde mevcut iki yönlü yolda seyir halindeyken, önündeki aracı sollamak üzere diğer şeride geçtiği sırada karşı yönden gelmekte olan katılan …’ın idaresindeki otomobile çarpması şeklinde meydana ve sanığın tam kusurlu olarak katılan …’ın basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde, katılan …’ın ise basit tıbbi müdahale ile iyileşemeyecek, vücudunda 2.derecede kemik kırığı ve yüzünde sabit iz oluşacak şekilde yaralanmalarına sebebiyet verdiği olayda,

. (…) Asliye Ceza Mahkemesinin, 06.11.2015 tarihli ve 2014/980 Esas, 2015/872 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 1 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin hükmün sadece sanık müdafii tarafından temyiz edildiği ve belirtilen cezanın sanık bakımından kazanılmış hak oluşturduğu hususunun 1412 sayılı Kanun’un 326 maddesinin son fıkrası gereğince infaz aşamasında gözetilmesine karar verilmesi gerekirken, sonuç cezanın 5271 sayılı Kanun’un 307 inci maddesinin dördüncü fıkrası gereğince 1 yıl 3 ay hapis cezası olarak tayin edilmesi,

Hukuka aykırı bulunmuştur.

Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri Yönünden:
1.Ceza miktarı yönünden;
Sanığın asli ve tam kusurlu eylemi nedeniyle meydana gelen kaza neticesinde iki kişinin sebebiyet verdiği olayda, sanığın üzerine atılı suçun TCK’nın 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası kapsamında bulunduğu ve kanunda öngörülen ceza miktarı dikkate alındığında, ceza miktarının tespit ve tayininde bir isabetsizlik görülmediğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2.Diğer Temyiz Sebepleri Yönünden;
Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde nedenle . (…) Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.01.2022 tarihli ve 2021/268 Esas, 2022/43 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hükmün kazanılmış hak uygulamasına ilişkin 1 fıkrasının dördüncü paragrafının hükümden tamamen çıkarılarak yerine “Bozma kararı öncesi hükmedilen 1 yıl 3 ay hapis cezasına ilişkin ilk hükmün sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi nedeniyle sonuç ceza miktarının sanık lehine kazanılmış hak teşkil edeceği gözetilip, 1412 saylı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hak nedeniyle infazın 1 yıl 3 ay hapis cezası üzerinden yapılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

10.05.2023 tarihinde karar verildi.