Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2022/84 E. 2023/4941 K. 13.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/84
KARAR NO : 2023/4941
KARAR TARİHİ : 13.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/2819 E., 2020/1221 K.
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : Düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, aynı Kanun’un 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 12.04.2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Müvekkilin beraatine karar verilen ceza dava dosyası kapsamında silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan haksız gözaltında kalması, müvekkil hakkında uzun süre adli kontrol tedbiri uygulanması, iş yerinde yapılan arama neticesinde bilgisayarına el konulması sebebiyle oluşan zararının karşılığı olarak 15.000,00 TL maddi ve 100.000,00 TL manevi tazminatın gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini arz ve talep ederim.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

2. Davalı vekili 21.05.2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; “Öncelikle derdestlik araştırması yapılmalıdır. Dava süresinde açılmamıştır. Davacı kendi eylemleriyle tutuklamaya sebebiyet vermiştir. Talep edilen tazminat miktarları fahiştir. Davacının gerçekten bir işle iştigal edip etmediği, davaya muvafakatinin olup olmadığı araştırılmalıdır. Vekalet ücreti yönünden mükerrer ödeme yapılmaması için gerekli araştırmaların yapılması gerekmektedir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

3. Van 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.06.2019 tarihli ve 2019/67 Esas, 2019/258 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

4. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 25.09.2020 tarihli ve 2019/2819 Esas, 2020/1221 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.

5. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 21.12.2021 tarihli ve 2020/95613 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdii edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacı vekilinin temyiz istemi; hükmedilen tazminat miktarlarının az olduğuna, ilişkindir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan dolayı 19.03.2019 – 22.03.2019 tarihleri arasında gözaltında kalldığı, yapılan soruşturma neticesinde Van 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 17.01.2019 tarih ve 2018/408 Esas, 2019/53 Karar sayılı ilamı ile beraatine karar verildiği, verilen kararın 25.01.2019 tarihinde kesinleştiği, davacı hakkında gözaltında kaldığı süreye ilişkin daha önce açılmış bir tazminat dosyası veya mahsup kararına ilişkin herhangi bir kaydın da yer almadığı anlaşılmıştır.

Davacının dava dilekçesi ile talep etmiş olduğu maddi zararına ve kazancına ilişkin somut bir belge ve kayıt sunmadığından davacının gözaltı süresi için gözaltı tarihinde mevcut ve uygulanmakta olan net asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmış ve 160,29 TL maddi tazminatın dava dilekçesinde belirtildiği üzere gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

Hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyo ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilerek hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak şekilde, hak ve nefaset kurallarına uygun makul bir miktar olarak 250,00 TL manevi tazminat, gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Maddi tazminat miktarı belirlenirken, aylık net gelirini resmi bir belge ile ispat edemeyen davacının, vasıfsız bir işçi olduğu değerlendirilerek, tutuklulukta kaldığı dönemdeki net asgari ücret nazara alınıp, gözaltına alındığı veya tutuklandığı ilk gün hesaba katılmak ve tahliye edildiği gün dikkate alınmamak suretiyle, haksız gözaltında kalınan sürenin ay ve günü üzerinden hesaplanacak 155,14 TL’nin maddi zarar olarak ödenmesine karar verilmesi gerekirken, fazla maddi tazminata hükmolunması,

Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, atılı suçun niteliği, olayın cereyan tarzı, fazladan tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, bu ölçütlere uymayacak biçimde fazla manevi tazminata hükmolunması, hukuka aykırı bulunarak; hüküm fıkrasındaki maddi ve manevi tazminata ilişkin “160,29 TL” ve ” 250,00 TL” ibareleri hükümden çıkartılarak yerlerine sırasıyla “155,14 TL” ve “200,00 TL” ibareleri yazılmak suretiyle düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin dayanağı olan Van 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/408 Esas, 2019/53 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 19.03.2019 – 22.03.2019 tarihleri arasında 3 gün gözaltında kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine karar verildiği, kararın 25.01.2019 tarihinde kesinleştiği, gözaltı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 142 nci maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye dava açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır.

Davacı vekilinin temyiz isteği yönünden;
Gözaltında ve tutuklu kaldığı dönem içerisindeki maddi zararını ücret bordrosu gibi itibar edilebilecek bir belgeyle ispatlayamayan davacı lehine tutuklu kaldığı dönemde 16 yaşından büyükler için geçerli net asgari ücret üzerinden maddi tazminatın hesaplanmasında hukuka aykırılık bulunmamıştır.

Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nefaset ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerektiği göz önünde bulundurularak, takdir edilen manevi tazminat miktarı yönünden hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 25.09.2020 tarihli ve 2019/2819 Esas, 2020/1221 Karar sayılı kararında davacı vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Van 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.11.2023 tarihinde karar verildi.