Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2022/8114 E. 2023/2354 K. 03.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/8114
KARAR NO : 2023/2354
KARAR TARİHİ : 03.07.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2022/443 E., 2022/869 K.
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : Düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, aynı Kanun’un 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle,

Davanın niteliğine göre, davacı vekilinin duruşmalı inceleme isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesi gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 17.04.2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında haksız koruma tedbirleri (gözaltı-tutuklama) uygulanması nedeniyle oluşan manevi üzüntü ve sarsıntıdan kaynaklı olarak tutuklama tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müvekkiline 300.000 TL maddi 1.000.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili 19.06.2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep etmiştir.

3. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinin, 08.12.2021 tarihli ve 2020/202 Esas, 2021/636 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

4. Van Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 10.05.2022 tarihli ve 2022/443 Esas, 2022/869 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı vekilinin ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ve 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) numaralı alt bendi uyarınca düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.

5. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 06.10.2022 tarihli, davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz talebinin esastan reddi görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Davacı vekilinin temyiz sebepleri
1.Maddi tazminatın asgari ücret üzerinden hesaplanmasının hukuka aykırı olduğuna,

2.Hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğuna,

3.Hükmedilen tazminat miktarlarına ilk gözaltı tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiğine,
ilişkindir.

B. Davalı vekilinin temyiz sebepleri
1.Davanın süresinde açılmadığına,

2.Maddi zararın somut olarak ispat edilemediğine,

3.Hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğuna,

4.Davacı lehine hükmedilen vekâlet ücretinin fazla olduğuna,
ilişkindir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Davacının “Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma” suçu nedeniyle 14.12.1999 tarihinde gözaltına alındığı, 22.12.1999 tarihinde gözaltından çıkarıldığı, 27.01.2000 tarihinde atılı suçtan tekrar gözaltına alındığı, 04.02.2000 tarihinde gözaltından çıkarılarak Van Devlet Güvenlik Mahkemesi Yedek/Üyeliği’nin 04.02.2000 tarih ve 2000/38 müt. sayılı kararı ile tutulanmasına karar verildiği, Van Devlet Güvenlik Mahkemesi’nin 19.07.2001 tarih ve 2000/80 Es. sayılı dosyasından tahliyesine karar verildiği, Van 1. No’lu Devlet Güvenlik Mahkemesi’ne 2000/80 E. – 2002/44 K. sayılı kararı ile mahkumiyet kararı verildiği, verilen bu kararın temyiz edilmesi üzerine ilgili Yargıtay Ceza Dairesi’nce kararın bozulması üzerine Van (Kapatılan) 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2003/196 E. – 2011/89 K. sayılı ilamı ile 6 Yıl 3 Ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, verilen bu kararın temyiz edilmesi üzerine ilgili Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin 09/04/2014 tarih ve 2014/3701 E. – 2014/4136 K. sayılı onama kararı sonucunda Van (Kapatılan) 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kapatılması üzerine devrinin Van 1. Ağır Ceza Mahkemesi 2003/364 E. sayılı dosyası sırasına kaydının yapıldığı ve 09.04.2014 tarihinde kesinleştiği, 25.06.2014 tarihinde kesinleştirme şerhi düşüldüğü, 6 Yıl 3 Ay hapis cezasına ilişkin mahkumiyetin infazı için 18.11.2014 tarihinde cezaevine girdiği, Van 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 01.02.2018 tarih ve 2018/129 D.iş sayılı kararı ile koşullu salıverilerek tahliye edildiği, T.C. Anayasa Mahkemesi İkinci Bölüm’ün … Başvurusu hakkındaki 04.04.2019 tarih ve Başvuru No: 2014/15574 sayılı kararına istinaden Van 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 11.02.2020 tarih 2019/102 E. 2020/57 K. sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonucunda davacı hakkında beraat karar verildiği, bu kararının davacı yönünden 19.02.2020 tarihinde istinaf edilmeden 07.04.2020 tarihinde kesinleştiği tespit edilmiştir.

Maddi tazminat hesaplanırken Yargıtay 12 CD’nin 14.02.2013 tarih, 2012/32706 Esas, 2013/3242 Karar sayılı ”belirli işi olmayan ve meslekleri olmakla birlikte kazanç tutarlarını kanıtlayamayanların maddi zararlarının tutuklu kalınan süre içerisinde yürürlükte bulunan asgari ücret esas alınarak hesaplanması” şeklindeki içtihadı göz önünde bulundurularak, davacının ekonomik ve sosyal durumu dikkate alınarak net asgari ücret üzerinden gözaltında, tutuklu ve hükümlü kaldığı tarihler olan 1999 yılının Aralık ayında aylık asgari ücretin net 70,11 TL olduğu, 1999 yılı Aralık ayında sekiz gün gözaltında kaldığı anlaşılmakla, maddi tazminat miktarının 18,09 TL ,2000 yılı Ocak ayında aylık asgari ücretin net 82,41 TL olduğu, 2000 yılı Ocak ayında dört gün gözaltında kaldığı, 2000 yılı Şubat ayında aylık asgari ücretin net 82,41 TL olduğu ve üç gün gözaltında kaldığı, 2000 yılı Şubat ayında yirmialtı gün tutuklu kaldığı, tutuklu kaldığı 2000 yılı Mart ayında asgari ücretin net 82,41 Nisan, Mayıs, Haziran aylarında asgari ücretin net 80,55 TL, Temmuz, Ağustos Ekim, Kasım, Aralık aylarında asgari ücretin net 86,92 TL, 2001 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran aylarında asgari ücretin net 102,36 TL, 2001 yılı Temmuz ayında asgari ücretin net 107,32 TL olduğu, en son 2001 yılı Temmuz ayında 19 gün tutuklu kaldıktan sonra tahliye edildiği, 27.01.2000 ile 19.07.2001 tarihleri arasında gözaltında ve tutuklulukta geçirdiği süreler için net asgari ücret üzerinden yapılan hesaplamada maddi tazminat miktarının 1.618,55 TL, davacı hakkında verilen hükmün infazının başladığı tarih olan 18.11.2014 tarihi ile tahliye tarihi olan 01.02.2018 tarihi arasında cezaevinde kaldığı süre için yapılan hesaplamada, 2014 yılı Kasım ve Aralık ayında asgari ücretin net 891,03 TL olduğu, 2014 yılı Kasım ayında oniki gün tutuklu kaldığı, 2015 yılı ilk altı ayında aylık asgari ücretin net 949,07 TL, ikinci altı ayında ise 1.000,54 TL, 2016 yılı için aylık asgari ücretin net 1.300,99 TL, 2017 yılı için asgari ücretin net 1.404,06 TL, 2018 yılı Ocak ve Şubat ayları için asgari ücretin net 1.603,12 TL olduğu, davacının 2018 yılı Şubat ayında bir gün tutuklu kaldığı, bu durumda net asgari ücret üzerinden yapılan hesaplamada maddi tazminat miktarı 47.066,06 TL olarak hesaplanmıştır.

Davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılan suçun niteliği, gözaltı ve tutukluluğa neden olan olayın oluş şekli, gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği süre ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, zenginleşme sonucu doğurmayacak şekilde hak ve nesafet kurallarına uygun 14.12.1999-22.12.1999 tarihleri arasındaki gözaltında kaldığı süre için 20,00 TL, 27.01.2000-19.07.2001 tarihleri arasındaki gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği süre için 1.700,00 TL, 18.11.2014-01.02.2018 tarihleri arasında tutuklu olarak geçirdiği süre için 50.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü:
İlk Derece Mahkemesince verilen kararla ilgili olarak, Bölge Adliye Mahkemesince yapılan incelemede;
”1-Gözaltında kaldığı 14/12/1999-22/12/1999 tarihleri arasında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca belirlenen aylık net asgari ücret miktarı üzerinden hesaplama yapılarak maddi tazminat miktarının “24,08TL” yerine, hatalı hesaplama yapılarak “18,09TL” olarak eksik şekilde tayini,

Gözaltında ve tutuklu kaldığı 27/01/2000-19/07/2001 tarihleri arasında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca belirlenen aylık net asgari ücret miktarı üzerinden hesaplama yapılarak maddi tazminat miktarının “2.206,52TL” yerine, hatalı hesaplama yapılarak “1.618,55TL” olarak eksik şekilde tayini,

Cezanın infaz edildiği 18/11/2014-01/02/2018 tarihleri arasında Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca belirlenen aylık net asgari ücret miktarı üzerinden hesaplama yapılarak maddi tazminat miktarının “47.095,76TL” yerine, hatalı hesaplama yapılarak “47.066,06TL” olarak eksik şekilde tayini,

2-Hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına ve tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, gözaltında ve tutuklu kaldığı süre ile benzeri hususlarda gözetilerek, zenginleşme sonucunu doğurmayacak biçimde hak ve nesafet kurallarına uygun makul ve makbul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerektiği halde, davacı yararına bu ölçülere uymayacak miktarda az manevi tazminata hükmolunması,

Hukuka aykırı ise de; HMK’nın 353/1-b ve 5271 sayılı CMK’nın 280/1-a maddeleri uyarınca bu hususların davanın yeniden görülmesini ve duruşma açılmasını gerektirmeksizin düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;

Hükmün gerekçesinde ve hükmün;
A-1 bendinde maddi tazminat miktarı olarak belirlenen “18,09TL” ibaresi çıkarılarak yerine “24,08TL” ibaresinin eklenmesi,

A-3 bendinde maddi tazminat miktarı olarak belirlenen “1.618,55TL” ibaresi çıkarılarak yerine “2.206,52TL” ibaresinin eklenmesi,

A-5 bendinde maddi tazminat miktarı olarak belirlenen “47.066,06TL” ibaresi çıkarılarak yerine “47.095,76TL” ibaresinin eklenmesi,

A-2 bendinde manevi tazminat miktarı olarak belirlenen “20,00TL” ibaresi çıkarılarak yerine “300,00TL” ibaresinin eklenmesi,

A-4 bendinde manevi tazminat miktarı olarak belirlenen “1.700,00TL” ibaresi çıkarılarak yerine “20.000,00TL” ibaresinin eklenmesi,

B bendinde manevi tazminat miktarı olarak belirlenen “50.000,00TL” ibaresi çıkarılarak yerine “80.000,00TL” ibaresinin eklenmesi, suretiyle hükmün düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddine,”

Karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Davacının tazminata esas dosyası incelendiğinde, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 14.12.1999-22.12.1999 tarihleri arasında 8 gün gözaltında kaldığı, 27.01.2000-19.07.2001 tarihleri arasında 539 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda Van (Kapatılan) 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2003/196 E. – 2011/89 K. sayılı ilamı ile 6 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın Yargıtay incelemesinden geçerek 09.04.2014 tarihinde kesinleştiği, hapis cezasının 18.11.2014-01.02.2018 tarihleri arasında 1171 gün süreyle infazının yapıldığı, yargılamanın yenilenmesi talebi ile tekrar görülen davada Van 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/102 Esas, 2020/57 Karar sayılı kararı ile davacının atılı suçtan beraatine karar verildiği, beraat kararının 19.02.2020 tarihinde kesinleştiği, davanın gözaltına alınma ve tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanun hükümlerine tabi olduğu, infaz tarihi itibariyle 5271 sayılı Kanun hükümlerine tabi olduğu, yasada öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır.

A. Davacı Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden;
A.1.Maddi tazminatın asgari ücret üzerinden hesaplanmasının hukuka aykırı olduğuna ilişkin temyiz sebebi yönünden;
Gözaltına alındığı ve tutuklandığı dönem içerisindeki maddi zararını ücret bordrosu, vergi kaydı, gelir vergisi beyannamesi gibi itibar edilebilecek bir belgeyle ispatlayamayan davacıya gözaltında, tutuklu ve hükümlü kaldığı dönemde 16 yaşından büyükler için geçerli net asgari ücret üzerinden hesaplanan miktarın maddi tazminat kapsamında davacıya ödenmesine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

A.2.Hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğuna ilişkin temyiz sebebi yönünden;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekmektedir. Bu kriterler çerçevesinde;

14.12.1999 – 22.12.1999 tarihleri arasında, 27.01.2000 – 19.07.2001 tarihleri arasında ve 18.11.2014-01.02.2018 tarihleri arasındaki döneme ilişkin olarak hükmedilen manevi tazminat miktarında isabetsizlik görülmemiştir.

A.3.Hükmedilen tazminat miktarlarına ilk gözaltı tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz sebebi yönünden;
Davacı hakkında her bir döneme ilişkin ayrı ayrı maddi ve manevi tazminat miktarının belirlendiği, taleple de bağlı kalınarak her bir dönem için uygulanan faiz başlangıç tarihinde isabetsizlik görülmemiştir.

B. Davalı Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
B.1.Davanın süresinde açılmadığına ilişkin temyiz sebebi yönünden;
5271 sayılı Kanunun 142 inci maddesinin 1 inci fıkrası şu şekildedir;
” Karar veya hükümlerin kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her hâlde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde tazminat isteminde bulunulabilir.”

Tazminata esas dosyanın 19.02.2020 tarihinde kesinleştiği, davanın ise yasal süre içerisinde 17.04.2020 tarihinde açıldığı anlaşıldığından davalı vekilinin temyiz istemi reddedilmiştir.

B.2.Maddi zararın somut olarak ispat edilemediğine ilişkin temyiz sebebi yönünden;
Kabule göre de; tutuklandığı dönem içerisindeki maddi zararını ücret bordrosu, vergi kaydı, gelir vergisi beyannamesi gibi itibar edilebilecek bir belgeyle ispatlayamayan davacıya gözaltında, tutuklu ve hükümlü kaldığı dönemlerde 16 yaşından büyükler için geçerli net asgari ücret üzerinden hesaplanan miktarın maddi tazminat kapsamında davacıya ödenmesine karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.

B.3.Hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğuna ilişkin temyiz sebebi yönünden;
14.12.1999 – 22.12.1999 tarihleri arasında, 27.01.2000 – 19.07.2001 tarihleri arasında ve 18.11.2014-01.02.2018 tarihleri arasındaki döneme ilişkin olarak hükmedilen manevi tazminat miktarında (A.2) paragrafında açıklanan gerekçeyle isabetsizlik görülmemiştir.

B.4.Davacı lehine hükmedilen vekâlet ücretinin fazla olduğuna ilişkin temyiz sebebi yönünden;
15.08.2017 tarihli 694 sayılı KHK ile değişik, 01.02.2018 tarihli 7078 sayılı Kanunun 139 uncu maddesi ile aynen kabul edilen düzenleme ile 5271 sayılı Kanunun 142 nci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca, tazminat davaları nedeniyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan nisbî avukatlık ücreti ödeneceği, ancak, ödenecek miktarın tarifede sulh ceza hâkimliklerinde takip edilen işler için belirlenen maktu ücretten az, ağır ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için belirlenen maktu ücretten fazla olamayacağı hususu dikkate alındığında, mahkemece hükmedilen vekâlet ücreti miktarında hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Van Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 10.05.2022 tarihli ve 2022/443 Esas, 2022/869 Karar sayılı kararında davacı vekili ve davalı vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Van 3. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Van Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.07.2023 tarihinde karar verildi.