Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2022/7065 E. 2023/2245 K. 20.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/7065
KARAR NO : 2023/2245
KARAR TARİHİ : 20.06.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Taksirle yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İzmir 37. Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.10.2020 tarihli ve 2018/1241 Esas, 2020/499 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında taksirle yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası gereğince neticeten 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 51 inci maddesi gereğince hapis cezasının ertelenmesine, 53 üncü maddesinin altıncı fıkrası gereğince 6 ay süre ile ehliyetinin geri alınmasına karar verilmiştir.

2. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin 21.12.2021 tarihli ve 2021/46 Esas, 2021/3361 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafii ve katılan …’in istinaf başvurusunun kabulüne karar verilerek 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca duruşmalı yapılan inceleme neticesinde aynı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile sanık hakkında taksirle yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası, 22 nci maddesinin üçüncü fıkrası gereğince neticeten 1 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 51 inci maddesi gereğince hapis cezasının ertelenmesine, 53 üncü maddesinin altıncı fıkrası gereğince 9 ay süre ile ehliyetinin geri alınmasına karar verilmiştir.

3. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 20.09.2022 tarihli ve 2022/24076 sayılı, katılan …’ın temyiz talebinin reddi, sanık müdafii ile katılan …’in temyiz talebinin esastan reddi ile hükmün onanması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Katılan …’in temyiz talebi;
Temel cezanın bilinçli taksir nedeniyle arttırımının üst sınırdan yapılması gerektiğine, cezanın ertelenmemesi gerektiğine ilişkindir.

2. Sanık müdafiinin temyiz talebi;
Kaza günü sağanak yağış bulunduğuna, zeminin kaygan olduğuna, katılan sürücünün ani fren yapmasıyla sanığın duramayarak katılanın aracına arkadan çarptığına, katılanların yaralanmasının beyana dayalı, ağrı, hassasiyet şeklinde olduğuna, sanık hakkında takdiri indirim uygulanması gerektiğine, cezanın fazla olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Olay tarihinde saat 00:15 sıralarında sanığın sevk ve idaresindeki otomobil ile meskun mahalde, bölünmüş, 3 şeritli, düz, eğimsiz, zemini kuru, aydınlatması bulunan yolda, gece vakti seyir halindeyken otomobilinin ön kısımları ile aynı istikamete seyir halinde olan katılan …’in sevk ve idaresindeki minibüsünün sol arka kısımlarına çarptığı, katılanın aracının savrularak Güzelyalı tramvay durağına çarparak durduğu, kaza nedeniyle katılan … ile yanında yolcu olarak bulunan katılan …’in basit tıbbi müdahale ile giderilebilir biçimde yaralandıkları, kazadan sonra saat 02:01’de alkolmetre ile yapılan ölçümde sanığın 0,86 promil alkollü olduğu tespit edilen olayda; mahkemece kazanın meydana gelmesinde sanığın asli ve tam kusurlu olduğu kabul ve tespit edilerek buna göre uygulama yapılmıştır.

2. Katılanlardan sanıktan şikayetçi olduklarını beyan etmişlerdir.

3. Sanık savunmasında “Olay günü … takip mesafemi koruyamadım, alkol promilimde yanlışlık olduğunu düşünüyorum, yasal promil 0.50 olmasına rağmen ehliyetimi de verdim, mesaj gelmişti, öndeki aracın ani bir fren yapması neticesi çarpmış oldum, müşteki ile anlaşmak istedim ancak çok yüksek para

talebinde bulundular, benim kusurum yoktur, hakkımda şikayetten vazgeçme olursa kabul ederim, suçsuzum, öncelikle beraatime, mahkeme aksi kanaatte ise hakkımda lehe olan hükümlerin uygulanmasını talep ederim” demiştir.

4. Kaza tespit tutanağı, bilirkişi raporu, Adli Tıp Kurumu raporunda kazanın meydana gelmesinde sanığın asli ve tam kusurlu olduğu kanaati bildirilmiştir.

5. Taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığına ilişkin raporun, sanığın adli sicil kaydının, yaralanmalara ilişkin adli raporların dosyada olduğu görülmüştür.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmış, uygulamaya yönelik ise ”…Sanığın saat 02:01 itibariyle yapılan ölçümde 0,86 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, kazanın 00:15’de meydana gelmiş olması dikkate alındığında, kaza sırasında sanığın 1.10 promil seviyesinde alkolünün bulunduğu, katılanların da sanığın kendilerinin minibüsüne makas atması neticesinde arkadan gelip çok şiddetli çarptığını belirttikleri halde, mahkumiyet hükmünde bilinçli taksir hükümlerinin uygulanmaması, ayrıca sanığın alkollü oluşu ve tam kusurlu olmasına rağmen sürücü belgesinin alt sınıra yakın süre ile geri alınmasına karar verilmesi hususları” nedeniyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden mahkumiyete hükmedilmiştir.

IV. GEREKÇE
Bölge Adliye Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, uygulamada isabetsizlik görülmemiştir.

1. Katılan …’ın temyiz istemi yönünden;
Katılanın yokluğunda verilip 31.01.2022’de usulüne uygun tebliğ edilen hükme karşı, 5271 sayılı Kanun’un 291 inci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen 15 günlük kanunî süre geçtikten sonra 28.02.2022 tarihinde temyiz isteminde bulunulduğu anlaşılmıştır.

2. Katılan …’in temyiz talebi yönünden;
Bilinçli taksirli tek bir eylemi bulunan sanığa hükmedilen cezanın bilinçli taksir nedeniyle arttırımın 1/3 oranında yapılmasının isabetli olduğu anlaşılmış, daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş sanığın cezanın ertelenmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.

3. Sanık müdafiinin temyiz istemi yönünden;
Kaza tespit tutanağı, keşfe binaen tanzim olunan bilirkişi raporunun, Adli Tıp Kurumu raporunun oluş ve dosya kapsamının birbiri ile uyumlu olduğu, kusur durumunu kesin bir şekilde tespit ettiği, 5237 sayılı Kanun’un 61 inci maddesinde yer verilen, suçun işleniş biçimi, sanığın taksirinin yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı gibi ölçütler ile aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına belirtilen cezada orantılılık ilkesi dikkate alınarak asli kusurlu ve tam kusurlu olarak iki kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasına neden olan sanık hakkında belirlenen temel ceza miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı, sanık hakkında yasal ve yeterli gerekçe ile takdiri indirim nedenlerinin uygulanmadığı anlaşılarak, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

4. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle

uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin, katılan …’in yerinde görülmeyen diğer tüm temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
1.Katılan …’ın temyiz istemi yönünden;
Gerekçe bölümünde 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle katılan …’ın temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun’un 298 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

2. Sanık müdafii ile katılan …’in temyiz talebi yönünden;
Gerekçe bölümünde 2,3,4 numaralı bentlerde açıklanan nedenle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin 21.12.2021 tarihli ve 2021/46 Esas, 2021/3361 Karar sayılı kararında sanık müdafiince ve katılan … tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca İzmir 37. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

20.06.2023 tarihinde karar verildi.