Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2022/6375 E. 2023/1153 K. 10.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/6375
KARAR NO : 2023/1153
KARAR TARİHİ : 10.04.2023

MAHKEMESİ:Ağır Ceza Mahkemesi

Davacının tazminat talebi hakkında dairemizce verilen bozma kararı üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 427 nci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 11.03.2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacı hakkında ”Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama’ suçundan … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/183-421 Esas Karar sayılı dosyasında tukuklu olarak yargılanıp beraat ettiğini, beraat kararınının 15.01.2016 tarihinde kesinleştiğini, davacının tutuklu kaldığı suüre boyunca hem maddi hem de manevi olarak zarara uğradığını belirterek 1.000,00 TL maddi, 60.000,00 TL de manevi tazminatın ödenmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili 04.04.2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın reddi gerektiğini talep etmiştir.

3. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 01.06.2016 tarihli ve 2016/155 Esas, 2016/207 Karar sayılı kararı ile tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1.000,00 TL maddi, 8.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

4…. 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 01.06.2016 tarihli ve 2016/155 Esas, 2016/207 Karar sayılı kararının davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 14.02.2022 tarihli ve 2020/10888 Esas, 2022/1041 Karar sayılı ilâmıyla;

“Davacının dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutularak koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davası açtığı, yerel mahkemece yapılan yargılamada, dosyanın maddi zararın belirlenmesi bakımından bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişi raporunun 16.05.2016 tarihinde hakim havalesiyle dosya arasına alındığı, bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edilmeden dosyanın karara çıkarıldığı, hüküm sonucunda, taleple sınırlı olarak davacı lehine 1.000,00 TL maddi tazminata hükmedildiği, davacı vekiline bilirkişi raporunun mevzuata uygun şekilde tebliği yapılıp içeriği konusunda bilgilenmesi sağlanmadan karar verildiğinin anlaşılması karşısında, açıklanan suretle davacının savunma hakkının kısıtlandığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,”
nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.

5. Hukukî Süreç başlığı altında (4) numaralı paragrafta ayrıntılarına yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilerek gereklerinin yerine getirildiği anlaşılmıştır.

6. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.06.2022 tarihli ve 2022/199 Esas, 2022/338 Karar sayılı kararı ile tazminat talebinin kısmen kabulü ile 7.648,30 TL maddi, 22.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

7. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 18.08.2022 tarihli, davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile hükmün onanması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacı vekilinin temyiz sebepleri
Hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının az olduğuna,
ilişkindir.

Davalı vekilinin temyiz sebepleri
1. Davanın reddi gerektiğine,

2. Hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının fazla olduğuna,
ilişkindir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;

Yerel Mahkemenin Kabulü
Davacının ”uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma” suçundan 20.02.2015 tarihinde gözaltına alındığı ve 21.02.2015 tarihinde … 3.Sulh Ceza Mahkemesinin 21.02.2015 tarih ve 2015/24 sorgu sayılı kararı ile tutuklandığı, davacı hakkında … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/183 Esas sayılı dosyasında dava açıldığı, davacının 15.10.2015 tarihinde tahliyesine karar verildiği, 21.02.2015 ile 15.10.2015 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, davacının yargılama sonucu … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/183 Esas, 2015/451 Karar sayılı kararı ile üzerine atılı suçtan beraat ettiği ve kararın 15.01.2016 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleştiği tespit edilmiştir.

Davacının tutuklu kaldığı sürenin başka bir cezasından mahsubunun yapılmadığı, UYAP ekranından yapılan sorgulamasında mahkememizden başka bir mahkemede tazminat davası açmadığı ve tazminat davasını 11.03.2016 tarihinde süresi içinde açtığı tespit edilmiştir.

Davacının gözaltında ve tutuklu kaldığı süreçte … Çalışma Bölge Müdürlüğünden gelen cevap yazısında, 2015 yılına ait net asgari ücrete göre 236 günlük döneme ilişkin toplamda 7.648,30 TL maddi kaybının bulunduğu anlaşılmakla, 7.648,30 TL maddi tazminata tahsiline karar verilmiştir.

Davacının 21.02.2015 ile 15.10.2015 tarihleri arasında kalmış olduğu tutukluluk süresi boyunca haksız gözaltı ve tutuklanmadan doğan eleminin kısmen telafisine yönelik, sosyal ekonomik durumuna uygun hak ve nesafet kuralları ile bağdaşır oranda, zenginleşmesine sebebiyet vermeyecek şekilde ve tutuklu kaldığı süre göz önüne alınarak 22.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir

IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin dayanağı olan … 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/183 Esas – 2015/421 Karar sayılı ceza dosyası incelediğinde, davacının uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan 21.02.2015-15.10.2015 tarihleri arasında 236 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 15.01.2016 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 142 inci maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır.

A. Davacı Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
A.1.Hükmedilen Maddi ve Manevi Tazminat Miktarının Az Olduğuna İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;

Tutuklandığı dönem içerisindeki maddi zararını ücret bordrosu, vergi kaydı, gelir vergisi beyannamesi gibi itibar edilebilecek bir belgeyle ispatlayamayan davacıya tutuklu kaldığı dönemde 16 yaşından büyükler için geçerli net asgari ücret üzerinden hesaplanan miktarın maddi tazminat kapsamında davacıya ödenmesine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilen manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti yapıldığından hükmedilen manevi tazminat miktarında hukuka aykırılık görülmemiştir.

B. Davalı Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
B.1. Davanın reddi gerektiğine ilişkin temyiz sebebi yönünden;
5271 sayılı Kanun’un “Tazminat istemi” kenar başlıklı 141 inci maddesinin ilgili kısmı şöyledir:
“(1) Suç soruşturması veya kovuşturması sırasında;

e) Kanuna uygun olarak yakalandıktan veya tutuklandıktan sonra haklarında kovuşturmaya yer olmadığına veya beraatlerine karar verilen,

Kişiler, maddî ve manevî her türlü zararlarını, Devletten isteyebilirler.

Bu itibarla kanunda öngörülen yasal şartlar oluştuğundan davanın kısmen kabulünde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B.2.Hükmedilen Maddi ve Manevi Tazminat Miktarının Fazla Olduğuna İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
Tutuklandığı dönem içerisindeki maddi zararını ücret bordrosu, vergi kaydı, gelir vergisi beyannamesi gibi itibar edilebilecek bir belgeyle ispatlayamayan davacıya tutuklu kaldığı dönemde 16 yaşından büyükler için geçerli net asgari ücret üzerinden hesaplanan miktarın maddi tazminat kapsamında davacıya ödenmesine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilen manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti yapıldığından hükmedilen manevi tazminat miktarında hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 27.06.2022 tarihli ve 2022/199 Esas, 2022/338 Karar sayılı kararında davacı vekili ve davalı vekili tarafından öne sürülen temyiz sebeplerinin incelenmesi neticesinde herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

10.04.2023 tarihinde karar verildi.