YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/5465
KARAR NO : 2022/7801
KARAR TARİHİ : 01.11.2022
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle Yaralama
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5271 sayılı CMK’nın 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi yeniden düzenlenmiş olan “Basit Yargılama Usulü” başlıklı 251. maddenin 1. fıkrasında yer alan “Asliye Ceza Mahkemesince iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı 2 yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.” şeklindeki düzenlemeye göre basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmama takdirinin mahkemeye bırakıldığı, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada İlk Derece Mahkemesince basit yargılama usulünün uygulandığı ancak bu hükme karşı katılan vekilinin itiraz etmesi üzerine genel hükümlere göre yargılamaya devam edildiği anlaşılmakla yapılan incelemede;
Dosya içeriğine göre; olay günü gece vakti aydınlatmalı, meskun mahal içi, iki şeritli bölünmüş asfalt yolda, sanığın sevk ve idaresindeki kamyonet ile yolun sağında yer alan park alanından geri manevra ile çıktığı sırada asfalt yolda motosikleti ile seyreden katılanın sanığın kamyonetinin sağ yan kısımlarına çarpması neticesinde, motosiklet sürücüsünün 4. derece kemik kırığına neden olacak şekilde yaralanması ile sonuçlanan olayda, sanığın asli kusurlu olduğunun kabulü ile mahkumiyetine karar verilmesi bakımından İlk Derece Mahkemesinin takdirinde isabetsizlik görülmemiş olup,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin kusura, ceza miktarına, zararın sigorta şirketince karşılandığına ve sair nedenlere ilişkin, katılan vekilinin ceza miktarına, adli para cezasına hükmedilmemesi gerektiğine ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Yargılama sırasında kendisini vekil ile temsil ettiren katılan lehine, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi;
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasına ”Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca yargılamada kendisi vekille temsil ettiren katılan lehine 5.100 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılana verilmesine” ibaresinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 01/11/2022 tarihinde oybirliğiyle ile karar verildi.