Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2022/4532 E. 2023/2053 K. 07.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/4532
KARAR NO : 2023/2053
KARAR TARİHİ : 07.06.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Taksirle yaralama
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun kabulü ile; İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden kurulan mahkûmiyet

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Kayseri 15. Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.06.2016 tarih ve 2015/580 Esas, 2016/549 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında taksirle yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 51 inci maddesinin birinci, ikinci ile üçüncü fıkraları gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin beşinci fıkrası gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına aynı maddenin sekizinci fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tâbi tutulmasına karar verilmiştir.

2.Kayseri 15. Asliye Ceza Mahkemesinin, 09.06.2016 tarih ve 2015/580 Esas, 2016/549 Karar sayılı kararının 24.08.2016 tarihinde kesinleşmesini müteakip sanığın denetim süresi içerisinde 21.05.2018 tarihinde, 5237 sayılı Kanun’un 86 ncı maddesinde tanımlanan ” kasten yaralama” suçunu işlediği, Kayseri 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 18.12.2018 tarih ve 2018/670 Esas, 2018/961 Karar sayılı kararı ile bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verildiği, kararın 18.12.2018 tarihinde kesinleştiği, ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin on birinci fıkrası gereğince açıklanmasına karar verilmiştir.

3. Kayseri 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.03.2019 tarih, 2019/36 Esas, 2019/334 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında taksirle yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci, üçüncü fıkraları gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

4. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesinin, 08.07.2021 tarihli ve 2019/4180 Esas, 2021/2617 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan vekili ile sanık müdafii tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine, sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince kararın kaldırılarak sanığın 5237 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

5.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 22.06.2022 havale tarihli ve 2021/110568 sayılı, esastan reddi ile hükmün onanması görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A.Sanık müdafiinin temyiz sebepleri;
1.Alt sınırdan uzaklaşılarak ceza verilmesi,

2.Hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna,

İlişkindir.

B.Katılan vekilinin temyiz sebebi ise;
Alt sınırdan daha fazla uzaklaşılarak ceza verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü;
1. Kayseri 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.03.2019 tarih, 2019/36 Esas, 2019/334 Karar sayılı kararı ile;

”Kayseri (Kapatılan) 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/580 Esas, 2016/549 Karar sayılı ilamı sanığın aracı ile katılanlara çarpıp yaralanmalarına sebebiyet verdiği, kazada sanığın kusurlu olduğu kanaatine varılarak TCK 89/4. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verilip sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, kararın 24/08/2016 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

Kayseri 7.Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/670 Esas sayılı dosyası ile sanık hakkında ceza verildiğinden gereğinin taktir ve ifası için dosyamıza ihbarda bulunulmuştur.

Kayseri 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2018/670 Esas, 2018/961 Karar sayılı ilamı incelendiğinde; sanık hakkında Kasten Yaralama suçundan adli para cezası verildiği, suç tarihinin 21/05/2018 olup kararın 18/12/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; sanık hakkında Kayseri ( Kapatılan) 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/580 Esas, 2016/549 Karar sayılı ilamı ile verilen hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, sanığın denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeni ile hakkındaki hükmün açıklanması gerekeceğinden…” gerekçeleri ile sanık hakkında önceki hükmün 5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin on birinci fıkrası gereğince açıklanmasına, taksirle yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 51 inci maddesinin birinci, ikinci, üçüncü fıkraları gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş olup, bu karara karşı katılan vekili ile sanık müdafii tarafından istinaf başvurusunda bulunduğu anlaşılmıştır.

2.Sanık savunmasında; ”Bana anlatılan olayı anladım, önceki savunmalarımı tekrar ederim, atılı suçlamayı kabul etmiyorum, olay günü bana ait olan … plakalı … ie Mimar Sinan Fevzi Çakmak Mahallesi Susurluk Caddesi üzerinde park halindeydim, aracım ile parktan çıktığım anda cadde üstünde park halinde olan başka bir … da parktan çıkarak önüme geçti, önümdeki … kasise gelince aniden frene bastı, ben de aracın frene bastığını son anda fark ettim ve aracın tamponuna hafifçe çarptım, hızım 20-30 civarındaydı, bir anlık dikkatsizlik sonucu olay meydana geldi, önümde … sahibine bir şeyiniz var mı diye sordum, o da bir şey olmadığını söyleyince yoluma devam ettim, olay bundan ibarettir, üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum, şikayetten vazgeçme olursa kabul ederim, ayrıca müştekilerle uzlaşmak isterim beraatimi mahkeme aksi kanaatte ise lehime olan kanun maddelerinin uygulanmasını talep ediyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.

3.Katılan …; ”Ben emniyette vermiş olduğum ifademi aynen tekrar ederim, iddianame anlatımı doğrudur olayda yaralandım sanıktan davacı ve şikayetçiyim, davaya katılmak istiyorum, maddi zarar talebim yoktur, manevi haklarımı saklı tutuyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.

4.Katılan … ; ”Ben emniyette vermiş olduğum ifademi aynen tekrar ederim, iddianame anlatımı doğrudur sanıktan davacı ve şikayetçiyim, davaya katılmak istiyorum, maddi zarar talebim yoktur, manevi haklarımı saklı tutuyorum” şeklinde beyanda bulunmuştur.

5.Katılan …; ”Ben emniyette vermiş olduğum ifademi aynen tekrar ederim, olay günü babam …aracımızı park ediyordu, ben, …Teyzem, kuzenim … vardı, arkadan bizim aracımıza birinin çarptığını duydum, olayda … teyzem yaralandı, ben koltuğa kafamı vurdum, bende yaralandım, kuzenim olan ….’da kafasını vurdu, o da yaralandı, annemde kafasını vurduğu için yaralandı, bize vuran aracın şoförü babama bir şeyler söyledi, ne söylendiğini duymadım ancak kaçtı gitti, bize herhangi bir yardımı olmadı, ben sanıktan davacı ve şikayetçiyim, davaya katılmak istiyorum, maddi zarar talebim yoktur, manevi haklarımı saklı tutuyorum”, “eski beyanlarımızı aynen tekrar ederiz, sanık savunmasında aleyhe olan hususları kabul etmiyoruz” şeklinde beyanda bulunmuştur.

6.Adli raporlara göre; katılanlar …, … ile müştekiler …, Methiye Azünlü basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde yaralandıkları belirtilmiştir.

7.Kaza tespit tutanağına göre; sanığın, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 56/1-c maddesine (önlerinde giden araçları güvenli ve yeterli mesafeden izlememek kuralını) ihlal etmesi sebebiyle kusurlu olduğu, katılan …’nin ise herhangi bir kusurunun bulunmadığı belirtilmiştir.

8.Sanığa güncel adli sicil kaydı ve nüfus kaydı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden temin olunarak dava dosyasına eklenmiştir

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü;
1.Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesinin, 08.07.2021 gün ve 2019/4180 Esas., 2021/2617 Karar sayılı kararı ile;

”… Sanığın olay günü kullandığı … plakalı aracı ile Mimarsinan Mah. üzerinde seyir halinde iken katılan …’nin kullandığı … plakalı araca arkadan çarpması sonucu katılan …’nin aracında bulunan katılanlar… ve … ile müştekiler … ve …’nin basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralandıkları, 27/05/2015 tarihli kaza tespit tutanağına göre sanığın olayda kusurlu olduğunun tespit edildiği ve böylelikle sanığın üzerine atılı suçu işlediği anlaşılmakla cezalandırılması yoluna gidilmiş,

Ancak;
Suçun işleniş şekli, meydana gelen zarar ve kusur durumu ile hak ve nesafet kuralları da gözetilmek sureti ile alt sınırdan uzaklaşılmasına, alt sınırdan uzaklaşmadığından yasaya aykırı görülen ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak yeni bir hüküm kurulması gerektiği vicdani kanaatine varılmış ve aşağıda belirtilen diğer gerekçelerle…” karar verildiği, buna göre, sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik katılan vekili ile sanık müdafii tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine, sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince kararın kaldırılarak sanığın 5237 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası gereğince 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
27.07.2015 günü saat 23:00 sıralarında sanığın sevk ve idaresindeki … ile meskun mahal içi, iki yönlü, aydınlatmanın mevcut olduğu, düz ve eğimsiz yolda seyir halindeyken, aynı istikamette ön ilerisinde seyir halinde olan katılan …’nin aracına arkadan çarpması şeklinde meydana gelen ve sanığı asli ve tam kusurlu olarak dört kişinin basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği olaya ilişkin Bölge Adliye Mahkemesinin kabul ve takdirinde bir isabetsizlik bulunmamıştır.

A.Sanık Mustafa Aydın Müdafiinin Temyiz Talepleri Yönünden
1.Alt Sınırdan Uzaklaşılarak Ceza Verildiğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
Sanığın dosyada bulunan deliller kapsamında tayin olunan eylemi bakımından, 5237 sayılı Kanun’un 61 inci maddesinde yer verilen, suçun işleniş biçimi, sanığın taksirinin yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı gibi ölçütler ile aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına belirtilen cezada orantılılık ilkesi dikkate alınarak asli ve tam kusurlu olarak dört kişinin basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde yaralanmasına sebebiyet veren sanık hakkında belirlenen temel ceza miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, sanık müdafiinin alt sınırdan uzaklaşılarak ceza verildiğine ilişkin temyiz istemleri yönünden hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2.Hapis Cezasının Adli Para Cezasına Çevrilmemesinin Usul ve Yasaya Aykırı Olduğuna İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
5271 sayılı Kanun’un 231 inci maddesinin yedinci fıkrası uyarınca “Açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde, mahkûm olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.” hükmü değerlendirildiğinde, hakkında yükümlülük kararı belirlenmeyen ve yeniden suç işleyen sanık hakkında erteleme veya paraya çevirme hükümlerinin uygulanmasına yasal olanak bulunmadığından, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesinin kararında bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B.Katılan Vekilinin Temyiz Talebi Yönünden
Alt Sınırdan Daha Fazla Uzaklaşılarak Ceza Verilmesi Gerektiğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
Sanığın dosyada bulunan deliller kapsamında tayin olunan eylemi bakımından, 5237 sayılı Kanun’un 61 inci maddesinde yer verilen, suçun işleniş biçimi, sanığın taksirinin yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı gibi ölçütler ile aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına belirtilen cezada orantılılık ilkesi dikkate alınarak asli ve tam kusurlu olarak dört kişinin basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde yaralanmasına sebebiyet veren sanık hakkında belirlenen temel ceza miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, katılan vekilinin alt sınırdan daha fazla uzaklaşılarak ceza verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz istemleri yönünden hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesinin, 08.07.2021 tarihli ve 2019/4180 Esas, 2021/2617 Karar sayılı kararında sanık müdafii ile katılan vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kayseri 15.Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07.06.2023 tarihinde karar verildi.