Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2022/3011 E. 2023/4775 K. 06.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2022/3011
KARAR NO : 2023/4775
KARAR TARİHİ : 06.11.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2021/371 E., 2022/59 K.
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : Davanın kısmen kabulü
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Davacı hakkında dairemizce verilen bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Davacı vekili 10.08.2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 02.03.2012 tarihinde tutuklandığı ve 17.07.2012 tarihine kadar tutuklu kalarak bu tarihte tahliye edildiğini, bu tutuklama ile ilgili davanın Uşak 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/118 Esas 2015/28 Karar sayılı dosyasında görüldüğü, müvekkilinin beraatine karar verildiği, kararın temyiz edilmeyerek 02.06.2015 tarihinde kesinleştiği, müvekkilinin cezaevine düşmesi sebebiyle ciddi ekonomik zararlara uğradığını, maddi kaybının oldukça fazla olduğunu, cezaevinde ciddi manevi çöküntüler yaşadığını, haksız tutuklamadan dolayı 5.000,00 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalı hazineden tahsiline, her türlü giderlerle vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini, talep etmiştir.

2.Davalı vekili 28.08.2015 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılmadığından reddi gerektiğini, talep edilen tazminat miktarının fazla olduğunu, faiz talebini kabul etmediğini, ekonomik ve sosyal durum araştırması yapılması gerektiğini, davanın reddi gerektiğini, öne sürmüştür.

3.Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.12.2015 tarihli ve 2015/216 Esas, 2015/309 Karar sayılı kararı ile; davanın kısmen kabulü ile 4.595,40 TL maddi, 4.500,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

4.Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 07.12.2015 tarihli ve 2015/216 Esas, 2015/309 Karar sayılı kararının davalı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 15.11.2021 tarihli ve 2020/7929 Esas, 2021/7882 Karar sayılı kararı ile; .. Dosya içeriğine göre; tazminat talebinin dayanağı olan Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/118 Esas – 2015/28 Karar sayılı ceza dava dosyasında, davacının tutukluluk halinin devamına dair karara karşı yapılan itirazın Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesince incelenerek, tutukluluk halini değerlendirilerek itirazın reddine karar verilmiş olup olmadığı dayanak dava dosyası mevcut olmadığından denetlenemediğinden, bu durumun varlığı halinde Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesinin tazminat konusu işlem ile ilişkili olup tazminat davasına bakamayacağı gözetilmeyerek 5271 sayılı Kanunun 142 inci maddesinin ikinci bendine aykırı davranılması, kabule göre de; manevi tazminatın eksik olduğu ancak, temyiz eden sıfatına göre bozma nedeni yapılmadığını, maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan ‘’3.163,72’’ TL yerine, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın üstünde kalacak şekilde ‘’ 4.595,40’’ TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunduğundan bahisle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile bozulmasına karar verilmiştir.

5.Uşak 2. Ağır Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.02.2022 tarihli ve 2021/371 Esas, 2022/59 Karar sayılı kararı ile bozma ilamına uyularak 3.163,72 TL maddi, 4.500,00 TL manevi tazminat tazminatın tutuklama tarihinden faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

6.Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığın 13.05.2023 tarihli tebliğnamesi ile davalı vekilinin temyiz istemlerinin esastan reddi ile hükmün onanması talep edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davalı vekilinin temyiz istemi;
Hükmedilen tazminat miktarının fazla olduğuna, tazminata faiz uygulanması ve faiz başlangıç tarihinin usul ve yasaya aykırı olduğuna, ilişkindir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;
İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Tazminat talebinin dayanağı olan Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/118 esas, 2015/28 karar sayılı ceza dosyası kapsamında nitelikli cinsel saldırı ve hürriyetinden yoksun kılma suçlarından 02.03.2012- 17.07.2012 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 02.06.2015 tarihinde kesinleştiği ve davanın 5271 sayılı Kanun’un 142 nci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen süre içerisinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı, Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/118 Esas ve 2015/28 Karar sayılı dava dosyasının fiziken ve aynı zamanda UYAP kapsamında yapılan incelemesinde; dosya kapsamında sanık olarak gözüken … bakımından verilen tutukluluk kararı ve tutukluluğun devamına dair kararlara yönelik bir itirazın bulunduğu ve ancak söz konusu itiraz incelemesinin Alaşehir Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapıldığı, dolayısı ile söz konusu dosya kapsamında sanık … yönünden mahkememizce bir itiraz değerlendirmesi işleminin yapılmadığını, belirlenerek ve bozma ilamına da uyularak 3.163,72 TL maddi, 4.500,00 TL manevi tazminat tazminatın tutuklama tarihinden faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin dayanağı olan Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/118 esas, 2015/28 karar sayılı ceza dosyası kapsamında nitelikli cinsel saldırı ve hürriyetinden yoksun kılma suçlarından 02.03.2012- 17.07.2012 tarihleri arasında 138 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 02.06.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 142 nci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen süre içerisinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır.

Davalı vekilinin temyiz istemi;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir manevi tazminat tayin edilmesi gerekirken eksik manevi tazminata hükmolunduğu ancak temyiz eden sıfatına göre bozma nedeni yapılmadığı ve asgari ücreti aşan bir geliri olduğunu belgeleyemeyen davacı lehine asgari ücret üzerinden hesaplanan maddi tazminat miktarında isabetsizlik görülmemiş olup, davalı vekilinin maddi ve manevi tazminatın fazla olduğuna, faiz uygulanması ve faiz başlangıç tarihinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünün açıklanan nedenle Uşak 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 22.02.2023 tarihli ve 2021/371 Esas, 2022/59 Karar sayılı kararına yönelik davalı vekili tarafından öne sürülen temyiz sebeplerinin incelenmesi neticesinde herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.11.2023 tarihinde karar verildi.