Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/9668 E. 2023/833 K. 16.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/9668
KARAR NO : 2023/833
KARAR TARİHİ : 16.03.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 34. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.05.2016 tarihli ve 2014/140-2016/515 sayılı kararı ile; sanık hakkında taksirle yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 89 uncu maddesinin birinci fıkrası, 89/2-b ve 53 üncü maddeleri gereğince 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. … 34. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.05.2016 tarihli ve 2014/140-2016/515 sayılı kararının sanık tarafından temyizi üzerine Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 16.01.2020 tarihli ve 2019/3472 Esas, 2020/600 Karar sayılı kararı ile;

“…Kaza sonrası alınan doktor raporuna göre, 1,70 promil alkollü olduğu anlaşılan sanık yönünden bilinçli taksir koşullarının oluştuğu ve hakkında TCK’nın 22/3. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulanma olanağı bulunmadığı gözetilmeden, taksirle yaralama suçundan hüküm kurulurken anılan madde ile sanık hakkında hak yoksunluğuna hükmedilmesi…” nedenleri ile bozulmasına karar verilmiştir.

3. … 34. Asliye Ceza Mahkemesinin 29.01.2021 tarihli ve 2020/436 E., 2021/127 K. sayılı kararı ile; sanık hakkında taksirle yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 89 uncu maddesinin birinci fıkrası, 89/2-b, 22 inci maddenin üçüncü fıkrası gereğince 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 1412 sayılı Kanun’un 326 ıncı maddesinin son fıkrası gereğince, sanığın neticeten 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

4. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 05.12.2021 tarihli ve 2021/138031 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık …’in Temyiz Sebepleri
1. Tayin edilen hapis cezasının 6 ay veya 3 ay bekletilmesine karar verilmesine,

2. Mağduriyetinin giderilmesi talebine,

İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Yerel Mahkemenin Kabulü
1. Olay günü saat 21:00 sıralarında, doktor raporuna göre 1,70 promil alkollü vaziyette olan sanığın sevk ve idaresindeki aracı ile meskun mahalde, gece vakti, iki yönlü asfalt kaplama yolda seyir halinde iken, olay mahalli kontrolsüz kavşağa geldiğinde, katılan …’un kullandığı … ile çarpıştığı, aracın çarpmanın etkisi ile savuralarak müşteki …’ye ait … plaka sayılı araca da çarparak maddi hasara neden olduğu olayda; şikayeti devam etmekte olan katılan …’un nitelikli şekilde yaralandığı anlaşılmıştır.

2. Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp Şube Müdürlüğüne ait 18.09.2013 tarihli, katılan …’un vücudunda radius kemik kırığının hayati fonksiyonlarını 2. derecede (orta) etkileyecek şekilde yaralandığına ilişkin raporu dava dosyasında bulunmaktadır.

3. Kaza yeri krokisi, kaza tespit tutanağı ile olayın tanıkları S.G., M.C.Y., Z.G., Z.T.’nin anlatımları dava dosyasında bulunmaktadır.

4. Kaza tespit tutanağında; katılan …’un sola dönüş kurallarına riayet etmediğinden kural ihlali olduğu, sanık sürücünün de bahse konu kavşak sistemine meskun mahal hız sınırları üzerinde girerek 16,7 metre fren izinden sonra neden olduğu kazada, diğer kusurlardan 51.maddenin ihlal edildiğinin tespit edildiği görüşü bildirilmiştir.

5. Katılan …’un her aşamada sanıktan şikayetçi olduğunu beyan ettiği ve mahkemece 20.02.2014 tarihinde katılan hakkında katılma kararı verildiği, müşteki Zeki T.’nin duruşmadaki beyanında, “…Arabayı kullanan şahıs huzurda bana gösterdiğiniz kişidir. Onu teşhis ediyorum. Yani 06 P 1060 sayılı kaza yapan aracı kullanan sürücü huzurdaki sanıktır..” şeklindeki beyanı olduğu anlaşılmaktadır.

6. Sanığın üzerine atılı suçlamaları kabul etmediği, “…Olay günü iki tane bira almıştım. Arkadaşım Caner Dışkapıya gidelim dedi. Bende çok akkollüyüm gidemem dedim. O da arabayı ben kullanırım dedi. Kullandığımız … Serdar adında bir arkadaşımıza aitti. Caner, ben, isimlerini bilmediğim bir erkek arkadaş ve bir bayan arkadaş daha vardı. Araca bindik. Alkollü olduğum için olayın nasıl olduğunu hatırlamıyorum. Bir araca çarptık. Aracı Caner adındaki arkadaşım kullanıyordu. Sadece onu hatırlıyorum…” şeklinde savunma yaptığı, ayrıca taraflar arasında uzlaşmanın gerçekleşmediği görülmüştür.

7. Sanık …’a ait güncel adli sicil kaydı ve nüfus kaydı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden temin olunarak dava dosyasına eklenmiştir.

8. Mahkemece, Hukuki Süreç başlığı altında (2) numaralı paragrafta bilgilerine yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verildiği belirlenmiştir.

9. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada; Mahkemece “…Anayasa Mahkemesinin 25/06/2020 tarih ve 2020/16 Esas, 2020/33 Karar sayılı iptal kararı gereğince dosyanın Basit Yargılama Usulüne tabi suçlardan olduğu ancak dosya kapsamı itibariyle tanık dinlendiği ve daha önce duruşma açıldığı dikkate alınarak, ek savunması alınması gerektiği hususları dikkate alınarak Basit Yargılama Usulüne geçilmesine yer olmadığına…” kararı verildiği gözetildiğinde, mahkemenin uygulama yapılmayacağına ilişkin takdirinin olduğu anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
1. Olay günü saat 21:00 sıralarında, doktor raporuna göre 1,70 promil alkollü vaziyette olan sanığın sevk ve idaresindeki aracı ile meskun mahalde, gece vakti, iki yönlü asfalt kaplama yolda seyir halinde iken, olay mahalli kontrolsüz kavşağa geldiğinde, katılan …’un kullandığı … ile çarpıştığı, aracın çarpmanın etkisi ile savuralarak müşteki …’ye ait … plaka sayılı araca da çarparak maddi hasara neden olduğu, şikayeti devam etmekte olan katılan …’un nitelikli şekilde yaralandığı, kazanın meydana gelmesinde sanığın tali kusurlu olduğu, olay ve olgular başlığı altında yer verilen deliller katılanın ve müştekinin anlatımından anlaşılmakla; sanığın mağduriyetinin giderilmesi talebine ilişkin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

2. Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 61/2. maddesine aykırı olarak, 5237 sayılı TCK’nın 22/3. maddesinin aynı Kanunun 89/1. maddesi gereğince belirlenen temel cezadan sonra uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, sonuç cezaya etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

3. … 34. Asliye Ceza Mahkemesinin 16.05.2016 tarihli ve 2014/140-2016/515 sayılı kararı ile; sanığın neticeten 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin ilk hükmün sadece sanık tarafından temyiz edildiği ve sanığın ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkı oluştuğundan, ilk hükümde sanık hakkında tayin edilen ceza miktarının infaz aşamasında gözetilmesi gerektiği dikkate alınmaksızın, doğrudan sanığın neticeten 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi sebebiyle, hüküm bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmuştur.

4. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, … 34. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 29.01.2021 tarihli ve 2020/436 E., 2021/127 K. sayılı kararında, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen (3) numaralı bent dışında, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (3) numaralı bentte açıklanan nedenle, … 34. Asliye Ceza Mahkemesinin 29.01.2021 tarihli ve 2020/436 E., 2021/127 K. Sayılı kararına yönelik sanığın temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hükmün (5) numaralı bendinin hükümden çıkarılarak yerine,“Bozma öncesi aleyhe temyiz bulunmadığı gözetilerek, 1412 sayılı Kanun’un 326 ncı maddesinin son fıkrası uyarınca sonuç ceza miktarı açısından sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınması suretiyle, 6 ay hapis cezasına ilişkin mahkumiyet hükmünün infaz aşamasında gözetilmesine” ibarelerinin yazılması suretiyle hükmün, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,