YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8293
KARAR NO : 2022/10868
KARAR TARİHİ : 28.12.2022
Mahkemesi:Ceza Dairesi
… Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda, … 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/01/2018 tarih, 2017/271 esas, 2018/88 karar sayılı kararı ile sanık hakkında trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan tayin edilen hükmün, ortadan kaldırılmasından sonra yeniden kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin 24/09/2019 tarih, 2018/1232 Esas, 2019/3519 Karar sayılı kararı, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılama sonucunda, ilk derece mahkemesince, sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraat kararı verildiği, mahalli Cumhuriyet savcılarının istinaf etmesi üzerine sanık hakkındaki … 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/01/2018 tarih, 2017/271 esas, 2018/88 karar sayılı kararının kaldırılarak, sanık hakkında TCK’nın 179/3-2, 62, 50/1-a , 52/2-4. maddelerine göre 6.000-TL adli para cezasına karar verildiği, 5271 sayılı CMK’nın 286/2-d. maddesi gereğince 28/02/2019 tarihinden sonra ilk defa bölge adliye mahkemesince verilen ve CMK’nın 272/3. maddesi kapsamı dışında kalan mahkumiyet kararlarının temyize tabi olduğu anlaşılmakla yapılan incelemede, Sanığa isnat edilen eylemin, 5237 sayılı TCK’nın 179. maddesinin 2-3. fıkralarında düzenlenen ”trafik güvenliğini tehlikeye sokma” suçuna ilişkin olduğu, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu için TCK’nın 179. maddesinin 2. fıkrasında temel ceza miktarının ”üç aydan iki yıla kadar hapis cezası” olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK’nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ”Basit Yargılama Usulü” başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ”Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.” şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ”01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı ve 16.03.2021 tarihli 31425 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas-2021/4 Karar sayılı iptal kararları ile ”…kovuşturma evresine geçilmiş…, …hükme bağlanmış…” ibarelerinin, aynı bentte yer alan ”…basit yargılama usulü…” yönünden Anayasa’ya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle;Kovuşturma evresine geçilmiş veya hükme bağlanmış olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan kesinleşmiş hükümler haricindeki düzenlemelerin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK’nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ”mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir.” şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararlarının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin ve CMK’nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK’nın 7. maddesi ile CMK’nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ”Basit Yargılama Usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak, … Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda, 24/09/2019 tarih, 2018/1232 Esas, 2019/3519 Karar sayılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ”istinaf talebinin kabulüyle yerel mahkeme kararının kaldırılmasından sonra yeniden kurulan mahkumiyet hükmüne” dair hükmünün, 5271 sayılı CMK’nın 302/2. madde ve fıkrası uyarınca sair yönler incelenmeksizin BOZULMASINA; bozma kararı doğrultusunda işlem yapılmak üzere 5271 sayılı CMK’nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/2. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için … Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE; 28.12.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.