YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8255
KARAR NO : 2023/2117
KARAR TARİHİ : 12.06.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
KARAR : Düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi
İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 03.05.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Müvekkilin beraatine karar verilen ceza dava dosyası kapsamında silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 17.02.2017 – 17.08.2017 tarihleri arasında gözaltında ve tutuklu kalması ile gözaltına alındıktan sonra güvenlik güçleri tarafından işkenceye maruz kalması sebebiyle oluşan zararının karşılığı olarak 100.000,00 TL maddi, 500.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini arz ve talep ederim.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
2. Davalı vekili 01.06.2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; “Davanın hak düşürücü süre yönünden reddine karar verilmesini talep ederiz. Davacının adli sicil kaydı, nüfus kaydı, avukata yetki verip vermediği, mükerrer dava açılıp açılmadığı, tutukluluğun başka bir cezasından mahsup edilip edilmediği, kendi kusurlu hareketi ile gözaltına alınmaya neden olup olmadığı araştırılmalıdır. Davacı maddi tazminat talebini maddi delillerle desteklememiştir. Talep edilen tazminat miktarları fahiştir.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
3. Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 24.12.2018 tarihli ve 2018/350 Esas, 2018/734 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
4. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 24.09.2019 tarihli ve 2019/558 Esas, 2019/1917 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı vekili ve davalı vekilinin istinaf başvurularının düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.
5. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 08.11.2021 tarihli ve 2019/129747 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdii edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacı vekilinin temyiz istemi; hükmedilen tazminat miktarlarının azlığına, ilişkindir.
III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Tazminata konu Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/394 esas ve 2018/169 karar sayılı dava dosyasının celbi ile yapılan incelemesinde davacının müsnet suçtan dolayı 17.02.2017 tarihinde gözaltına alındığı, 01.03.2017 tarihinde tutuklanmasına karar verildiği, 17.08.2017 tarihinde tahliye edildiği, mahkemesinin 03.04.2018 tarihli kararı ile davacının (sanığın) beraatine karar verildiği, kararın 11.04.2018 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme şerhini ihtiva eden gerekçeli kararın davacıya tebliğine ilişkin tebligat parçasının dosya içerisinde yer almadığı, tazminat davasının 03.05.2018 tarihinde, hak düşürücü süre içerisinde açıldığının anlaşıldığı, davacının tutukluluğunun infaz gördüğü, aynı konuda açılmış bir başka davasının bulunmadığı, herhangi bir mahsup kararının bulunmadığı görülmüş ve anlaşılmıştır.
Davacının talebi gözaltı ve tutuklulukta geçen 180 günlük süreye ilişkindir. Davacının gözaltında ve tutuklu kaldığı döneme ilişkin gelirinin ne kadar olduğunu gösterir belge olmadığı görülmüş ve anlaşılmıştır. Bu sebeple tazminat hesabında asgari ücret tutarları esas alınmıştır. Davacının gözaltında ve tutuklulukta geçen 180 gün için 8.424,00 TL kazanç kaybı hesap edilmiş ve 8.424,00 TL maddi tazminatın gözaltı tarihi olan 17.02.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Davacı her ne kadar gözaltı ve tutukluluk sürecinde işkenceye maruz kaldığını beyan etmiş ve tazminat talep etmiş ise de davacının bu iddiası ile Nusaybin Cumhuriyet Başsavcılığında 2017/646 soruşturma numarası ile soruşturmanın devam ettiği herhangi bir haksız eylem gerçekleşmiş ise buna dayanarak asliye hukuk mahkemesinde haksız fiilden kaynaklı tazminat davası açılabileceği göz önüne alınarak tazminat hesabında bu husus dikkate alınmamıştır. Ayrıca davacı ceza evinde yapmış olduğu masrafları da talep etmiş ise de; tutukluların ceza evinde yeme-içme gibi temel ihtiyaçlarının karşılandığı, tutukluların yapmış olduğu diğer harcamaların ise haksız olarak tutuklanmasalar da yapacakları harcamalar arasında olduğu dolayısıyla tutuklama ile harcamalar arasında illiyet bağının bulunmadığı anlaşıldığından tazminat hesabında dikkate alınmamıştır.
Davacının sosyal ve ekonomik durumu ile gözaltı ve tutuklulukta geçirmiş olduğu sürelerde nazara alınarak takdiren 12.600,00 TL manevi tazminatın gözaltı tarihi olan 17.02.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Tazminat davasına dayanak olan dava dosyasında davacının 181 gün süreyle gözaltında ve tutuklu kaldığı, davacının gözaltı ve tutuklu kaldığı döneme ait net asgari ücret üzerinden kesinti yapılmadan ve cezaevine girdiği gün sayılmayıp çıktığı gün sayılarak hesaplama yapıldığında davacının maddi zararının 8.472,00 TL olmasına rağmen, davacının tutuklu kaldığı sürenin bir gün eksik hesaplanması suretiyle maddi tazminatın eksik belirlenmesi kanuna aykırı olup, davacı vekilinin istinaf başvurusu bu yönüyle yerinde ise de; bu aykırılık yeniden yargılama yapmayı gerektirmeyen düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan hüküm fıkrasında yer alan 8.424,00 TL maddi tazminat miktarının 8.472,00 TL’ye çıkartılması suretiyle düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin dayanağı olan Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/394 E., 2018/169 K. sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 17.02.2017 – 17.08.2017 tarihleri arasında 181 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine karar verildiği, beraat hükmünün 11.04.2018 tarihinde kesinleştiği, gözaltına alınma tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 142 nci maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye dava açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin temyiz isteği yönünden;
1.Gözaltında ve tutuklu kaldığı dönem içerisindeki maddi zararını ücret bordrosu gibi itibar edilebilecek bir belgeyle ispatlayamayan davacı lehine tutuklu kaldığı dönemde 16 yaşından büyükler için geçerli net asgari ücret üzerinden maddi tazminatın hesaplanmasında, davacının cezaevinde yaptığı harcamaların ve ailesinin cezaevi ziyaretleri için yaptığı harcamaların maddi tazminat hesabına katılmamasında hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2.Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nefaset ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak ve emsal uygulamaların da altında olacak şekilde eksik manevi tazminata hükmolunması, hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (2) numaralı paragrafında açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 24.09.2019 tarihli ve 2019/558 Esas, 2019/1917 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
12.06.2023 tarihinde karar verildi.