Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/8167 E. 2023/2200 K. 19.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/8167
KARAR NO : 2023/2200
KARAR TARİHİ : 19.06.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, aynı Kanun’un 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vasisi 12.02.2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/480 sayılı dosyalarından yapılan yargılama sonunda TCK’nın 314/2 maddesi uyarınca hakkında hüküm kurulduğu, tutukluluk süresinin makul olmaması nedeni ile kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği, tutuklandıktan sonra tutukluluk durumu ve tutuklama- yakalama sebeplerinin kendisine ve yakınlarına bildirilmediği, yakalama veya tutuklamanın kanuni süresi içinde hakim önüne çıkarılmadığından haksız tutuklu kaldığı süreler nedeniyle psikolojik rahatsızlığının olduğunu, tutukluluk süresince çalışamadığını, tutukluluk sürecinde itibarının zedelenmesi ve üzüntü içinde kalması nedeniyle manevi zararının olduğunu belirterek izah edilen nedenlerle 500.000,00 TL maddi, 500.000.00 TL manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili 25.03.2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının tutuklu kaldığı sürenin başka bir hükümlülüğünden mahsup edilip edilmediğinin araştırılmasının gerektiği, davacının uğradığı zararın neden ibaret olduğunun bildirilmediği, davacının kendi eylemleri ile neden olması durumunda tazminat isteyemeyeceği, tazminat taleplerinin kabul manasına gelmemek kaydıyla fahiş olduğu, talebin usul ve esastan reddini talep etmiştir.

3. Davacı 31.07.2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; Hatay/Yayladağı Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında 7 ay boyunca banka hesabına ve mal varlığına tedbir kararı uygulandığı, yargılama boyunca mal varlığı hakkındaki tedbir kaldırılmadığı ve bu hususta değerlendirme yapılmadığı, 08/03/2019 tarihinde Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından mahkumiyet hükmü kurulduğu ve mal varlığına konulan tedbir kararı ile ilgili değerlendirmenin unutulduğu, vasisi … (eşi) Yayladağı Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı müraacat ile 24/01/2019 tarihinde yaptığı müracaat ile tedbir kararının kaldırıldığı, tedbir kararının vasi ve davacıya bildirilmediği, bu aşamada bankalara olan borcunu ödemek için tedbir kararının kaldırılmasını istediği araçtaki tedbirin kalmaması nedeniyle borcuna faiz işlediği, ödenmeyen borç için hakkında icra işlemi uygulandığı, terbir kararı nedeniyle aracının muayenesini yaptıramadığı için muayeneye faiz işlediği, bankaya borçlarını ödeyemediği için haciz kararı çıktığı, maddi zararının tamamının ve manevi olarak da 15.000,00 TL’nin ödenmesini talep etmiştir.

4. Kayseri 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/81 esas sayılı dava dosyası arasında şahsi, hukuki ve fiili irtibat bulunduğu gerekçesiyle her iki dava dosyasının CMK’nın 8 ve devamı maddeleri uyarınca Kayseri 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2019/81 esas sayılı dava dosyasında birleştirilmesine karar verilmiştir.

5.Kayseri 5. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.09.2010 tarihli ve 2019/81 Esas, 2019/418 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

6. Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 02.12.2019 tarihli ve 2019/143 Esas, 2019/164 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacının istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

7. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 20.10.2021 tarihli, davacının temyiz isteminin esastan reddi görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacının temyiz istemi;
1.Dava dosyasının incelenmediğine,

2.Tarafına vekâlet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğuna,
ilişkindir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü:
Davacının Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan 18.08.2016 tarihinde gözaltına alındığı, Yayladağı Sulh Ceza Hakimliğinin 19.08.2016 tarih, 2016/37 sorgu no ile tutuklanmasına karar verildiği, Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/480 esas sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde 08.03.2018 tarih, 2018/214 K. Sayılı karar ile sanığın üzerine atılı “Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma” suçunu işlediği sabit görülerek cezalandırılmasına ve tutuklulukta geçirdiği süre nazara alınarak tahliyesine karar verildiği, sanığın karara itiraz ederek istinaf mahkemesince kararın incelenmesini talep ettiği, Adana BAM 2.CD. nin yapmış olduğu inceleme neticesinde 14.11.2018 tarih, 2018/1735 E. – 2018/1980 K. sayılı karar ile istinaf başvurularının esastan reddine kesin olarak karar verildiği, bu haliyle Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/480 E.-2018/214 K. sayılı kararın istinaf kararı ile kesinleştiği tespit edilmiştir.

Davacının Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan yargılanıp mahkumiyet ile neticelenen ve istinaf incelemesi neticesinde kesinleşen Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/480 E.-2018/214 K. Sayılı dosyasının mahkemesinden fiziki olarak istendiği ve dosya evrakının fotokopisi çekilmek suretiyle birer örneğinin alındığı, dosyanın incelenmesi neticesinde tüm dosya safatını içerir 24.09.2019 tarihli naip hakim raporu düzenlendiği görülmekle Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/480 E.-2018/214 K. Sayılı dosyasının ve Naip Hakim Raporunun incelenmesi neticesinde; davacının soruşturma ve kovuşturma sürecinde CMK nun 108.maddesi gereği tutukluluğun incelenmesinin yapıldığı, davacının kendisine ve CMK nun 107 maddesi gereği yakını (eşi) …’e tebliğ edildiği, yapılan itirazların değerlendirilmesi neticesinde verilen kararların yine davacı, müdafii ve eşine tebliğ edildiği, davacının “Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma” suçu ile yargılandığı Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/480 E. sayılı dosyasında yapılan yargılama neticesinde 08.03.2018 tarihinde 2018/214 K. sayılı karar ile sanığın mahkumiyetine karar verildiği, Adana BAM 2.CD. nin yapmış olduğu inceleme neticesinde 14.11.2018 tarih, 2018/1735 E. – 2018/1980 K. sayılı karar ile istinaf başvurularının esastan reddine kesin olarak karar verildiği, neticeten yargılaması yapılarak mahkumiyetine karar verilen davacıya haksız gözaltı, tutukluluk veya başkaca koruma tedbiri uygulanmadığı, kesinleşen mahkumiyet kararıyla birlikte yargılamanın tüm aşamalarının 5271 sayılı CMK’daki yasal düzenleme gereği olduğu anlaşılmakla CMK 141 maddesi uyarınca tazminat talep etme şartları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiştir.

Birleşen dosyaya konu dava dilekçesinde davacı mal varlığına ve banka hesaplarına konulan tedbirden kaynaklı maddi zararının olduğunu belirterek tazminat talebinde bulunmuş ise de Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/480 E. sayılı dosyasında yapılan yargılama ile 08.03.2018 tarihinde 2018/214 K. sayılı kararı ile sanığın mahkumiyetine karar verildiği, Adana BAM 2.CD. nin yapmış olduğu inceleme neticesinde 14.11.2018 tarih, 2018/1735 E. – 2018/1980 K. sayılı karar ile istinaf başvurularının esastan reddine kesin olarak karar verildiği, bu haliyle Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/480 E.-2018/214 K. sayılı kararın istinaf kararı ile kesinleştiği, davacının, yerel mahkeme kararı ve Adana Bölge Adliye Mahkemesi kararında mal varlığı üzerindeki tedbiri hakkında karar verilmemesi karşısında bu hususta kanun yoluna başvurmadığı, mal varlığı üzerindeki tedbirin talep halinde ve re’sen mahkemece her safhada kaldırılabileceği, davacının eşi vasisi …’in 24.01.2019 tarihli başvurusu neticesinde 33 NPN 38 plaka sayılı … üzerindeki tedbirin kaldırıldığı, dava dilekçesinin ekinde sunulan belgelerin, mal varlığına konulan tedbirden kaynaklı maddi zarara ilişkin olmadığı anlaşılmakla CMK 141 maddesi uyarınca tazminat talep etme şartları oluşmadığından davanın reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü:
İlk Derece Mahkemesince verilen kararla ilgili olarak, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin dayanağı olan Hatay 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/480 Esas, 2018/214 Karar sayılı ceza dava dosyasında davacının silahlı terör örgütüne üye olma ve terör örgütü kurmak veya yönetmek suçundan 18.08.2016-08.03.2018 tarihleri arasında 567 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan yapılan yargılama üzerine mahkumiyetine karar verildiği, mahkumiyet hükmünün 14.11.2018 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’a tâbi olduğu anlaşılmıştır.

1.Dava Dosyasının İncelenmediğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
İlk derece mahkemesince tazminata esas dosyanın fiziken getirtilerek incelendiği, yine 24.09.2019 tarihli naip hakim raporunun düzenlendiği anlaşılmıştır.

Yargılama sürecindeki işlemlerin usul ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, incelenen dosya kapsamına göre delillerde ve işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığı, tazminat talebinin reddi yönünde verilen kararın dosya kapsamına uygun bulunduğu anlaşıldığından, davacının yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

2. Tarafına Vekâlet ücretine Hükmedilmesinin Hukuka Aykırı Olduğuna İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
5271 sayılı Kanun’un “Tazminat istemi” kenar başlıklı 142 inci maddesinin ilgili kısmı şöyledir:
“(9)Tazminat davaları nedeniyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan nisbî avukatlık ücreti ödenir. Ancak, ödenecek miktar Tarifede sulh ceza hâkimliklerinde takip edilen işler için belirlenen maktu ücretten az, ağır ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için belirlenen maktu ücretten fazla olamaz.

Hükmü karşısında davacının talep ettiği miktar bakımından hükmedilen vekâlet ücretinde hukuka aykırılık görülmemiştir

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 02.12.2019 tarihli ve 2019/143 Esas, 2019/164 Karar sayılı kararında davacı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kayseri 5. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.06.2023 tarihinde karar verildi.