Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/7979 E. 2023/1968 K. 05.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7979
KARAR NO : 2023/1968
KARAR TARİHİ : 05.06.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/570 E., 2019/1932 K.
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 24.01.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; üniversitede bilgisayar işletmeni olan müvekkilinin silahlı terör örgütüne üye olma ve terör örgütü propagandası yapmak suçlarından 21.12.2016 tarihinde gözaltına alındığını, 24.12.2016 tarihinde tutuklandığını, 20.09.2017 tarihinde tahliye edildiği ve hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan beraat kararı verildiği, haksız olarak tutuklu kaldığı günler için 100.000,00 TL maddi, 250.000,00 TL manevi tazminata yakalama tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsilini talep etmiştir.

2.Davalı vekili 13.03.2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın yasal süresinde açılıp açılmadığı husunun araştırılarak hak düşürücü süreler içinde açılmamış ise davanın reddi gerektiğini, talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, faiz talebinin haksız olduğundan dava tarihinden faiz uygulanması gerektiğini, vekalet ücreti hususunda 25.08.2017 tarih 694 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 144 üncü maddesi ile yapılan değişikliğin dikkate alınması gerektiğini, öne sürmüştür.

3.Gaziantep 4. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.11.2018 tarihli ve 2018/105 Esas, 2018/490 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

4.Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 26.09.2019 tarihli ve 2019/570 Esas, 2019/1932 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı vekilinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

5.Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 31.10.2021 tarihli tebliğnamesi ile davacı vekilinin temyiz isteminin esastan reddini talep etmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacı vekilinin temyiz istemi;
Müvekkilinin silahlı terör örgütüne üye olma suçundan tutuklandığı, propaganda suçunun katalog suçlardan olmadığı, sorgu zaptından da anlaşılacağı üzere bu suçtan da tutuklamaya sevk edildiği, tutukluluğa itiraz üzerine verilen değişik iş kararında davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan tutuklandığının anlaşılacağı, müvekkilinin şüpheli ifade tutanağında da aynı suçun yazıldığı, açıklanan nedenlerle müvekkilinin bu suçtan dolayı beraatine karar verildiğinden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğine, ilişkindir

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Davacının tazminata esas Gaziantep 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/363 Esas – 2017/113 Karar sayılı dava dosyasında davacının 21.12.2016 tarihinde gözaltına alındığını, savcılık tarafından propagandası yapmak suçundan tututklama talebiyle İslahiye Sulh Ceza Mahkemesine mevcutlu olarak gönderildiği, İslahiye Sulh Ceza Hakimliğinin 24/12/2016 tarihli 2016/174 Sorgu numaralı terör örgütü propagandası yapmak suçundan tutuklandığı, terör örgütü propagandası yapmak ve silahlı terör örgütüne üye olma suçlarından iddianame düzenlendiği, terör örgütü propagandası yapmak suçundan tahliye edildiği,davacı hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçundan neticeten 1 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş, verilen bu karar itirazın reddedilmesi neticesinde 09.11.2017 tarihinde kesinleştiğini, mahkemenin aynı sayılı ek kararı ile silahlı terör örgütüne üye olma suçundan sehven karar verilmediği anlaşıldğından ek karar ile beraatine karar verildiğini ve davanın 5271 sayılı Kanunun 142 inci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen süre içerisinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı belirlenerek, her ne kadar davacı tarafından terör örgütü üyeliği suçundan haksız olarak gözaltına alınarak tutuklandığı ve bu suçtan beraat ettiğinden bahisle tazminat talebinde bulunulmuşsa da davacının silahlı terör örgütü suçundan gözaltına alınmasının ve tutuklanmasının söz konusu olmadığı anlaşıldığından tazminat davasının reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince verilen kararla ilgili olarak, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin dayanağı olan Gaziantep Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/363 Esas – 2017/113 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 21.12.2016-24.12.2016 tarihleri arasında 3 gün gözaltında kaldığı, terör örgütü propagandası yapmak suçundan ise 24.12.2016-20.09.2017 tarihleri arasında 270 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan beraatine karar verilip 16.12.2017 tarihinde kesinleştiği, terör örgütü propagandası yapmak suçundan ise 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezasına karar verilip hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, bu hükmün 09.11.2017 tarihinde kesinleştiği ve davanın 5271 sayılı Kanunun 142 inci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen süre içerisinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı anlaşılmıştır.

Davacının Tutuklandığı Suçtan Beraat Ettiğine ve Haksız Yere Tutuklu Kaldığı Süreler İçin Tazminat Verilmesine İlişkin Temyiz Sebepleri Yönünden;
Tazminata esas Gaziantep Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/363 Esas – 2017/113 Karar sayılı dosyasında davacının silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 21.12.2016-24.12.2016 tarihleri arasında 3 gün gözaltına alındığı, Islahiye Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından propaganda suçundan tutuklama talebiyle İslahiye Sulh Ceza Mahkemesine mevcutlu olarak gönderildiği, İslahiye Sulh Ceza Hakimliğinin 24.12.2016 tarihli 2016/174 Sorgu numaralı kararında davacı hakkında propaganda suçundan tutuklama kararı verilip, bu suçtan tutuklama müzekkeresi düzenlendiği, propaganda suçundan tahliye evrakı düzenlendiği, yapılan yargılama sonunda davacının tutuklandığı propaganda suçundan mahkumiyetine hükmedilip, 09.11.2017 tarihinde kesinleştiği, bu halde tutuklama dönemi bakımından tazminat istemi yerinde görülmemekle birlikte; davacının dava dilekçesinde beraat ettiği silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan tazminat talep ettiğinin anlaşılması karşısında, soruşturma aşamasında sadece silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan gözaltına alındığı ve yapılan yargılama ile bu suçtan beraat ettiği anlaşıldığından davacı bakımından 21.12.2016-24.12.2016 tarihleri bakımından tazminata hükmedilmemesi hukuka aykırı bulunmuş, bu nedenle tebliğ namede esastan ret isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 26.09.2019 tarihli ve 2019/570 Esas, 2019/1932 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca Gaziantep 4. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.06.2023 tarihinde karar verildi.