Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/7683 E. 2022/645 K. 26.01.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7683
KARAR NO : 2022/645
KARAR TARİHİ : 26.01.2022

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : CMK’nın 223/2-e maddesi uyarınca beraat

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında katılanın “…” olarak belirtilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışı olarak değerlendirilmiştir.
Mahkemece 27.10.2009 tarih 2008/466 E. – 2009/526 K. sayılı karar ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği ve anılan kararın 09/12/2009 tarihinde kesinleşmesi ile zamanaşımı süresinin durduğu, ancak sanığın 5 yıllık denetim süresi içerisinde 28/09/2011 tarihinde kasıtlı yeni bir suç işlemesi ile zamanaşımı süresinin kaldığı yerden işlemeye devam ettiği, dolayısıyla durma süresi de dikkate alıdığında suç tarihi ile inceleme tarihi arasında TCK’nın 66/1-e, 67/4. maddelerinde öngörülen olağanüstü zamanaşımı süresinin henüz dolmadığı anlaşılmakla tebliğnamede dava zamanaşımının gerçekleştiğinden bahisle düşme kararı verilmesini öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Dairemizin 13.06.2019 tarih 2019/177 E. – 2019/7240 K. sayılı bozma ilamı üzerine, mahkemece bozma ilamına uyulup uyulmadığı hususunda bir ara karar verilmemiş ise de, Ceza Genel Kurulunun kararlılık gösteren içtihatlarında da açıkça belirtildiği üzere, mahkemece bozma kararı doğrultusunda uygulama yapılması karşısında, mahkemenin bozmaya eylemli uyduğu değerlendirilerek yapılan incelemede,
Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Müdürlüğünün 04/01/1996 tarih ve 2348 sayılı kararı ile tescilli 1. derece arkeolojik ve 1. derece doğal sit alanı içerisindeki suça konu taşınmaz üzerine sanık tarafından izin alınmaksızın baraka, taşınabilir mutfak, wc ve gölgelik inşa edildiği iddiasıyla açılan kamu davası ile ilgili olarak; bozma ilamı doğrultusunda mahkemece fen, arkeolog ve inşaat mühendisi eşliğinde mahallinde icra edilen keşif neticesinde düzenlenen bilirkişi raporlarıyla suça konu izinsiz müdahalelerin kaldırılmış olduğu, herhangi bir kalıntının kalmadığı ve suça konu yerin eski hale getirilmiş olduğunun tespit edildiği dikkate alınarak suç kastı bulunmayan sanık hakkında beraat kararı verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosya kapsamında; atılı suç yönünden manevi unsurun oluşmadığının belirlenmesi karşısında, sanık hakkında CMK’nın 223/2-c maddesi gereğince beraat hükmü tesisi yerine, aynı maddenin 223/2-e maddesi gereğince beraat kararı verilmesi,

Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün (1) bendinde yer alan “sanığın mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, sanığın üzerine yüklenen suçu işlediğinin sabit olmadığı anlaşıldığından sanığın atılı suçtan 5271 sayılı CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince” ibaresinin çıkartılarak yerine “sanığın üzerine atılı suç yönünden manevi unsurun oluşmadığı anlaşılmakla CMK’nın 223/2-c maddesi uyarınca” cümlesinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 26/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.