Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/7667 E. 2023/2386 K. 04.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7667
KARAR NO : 2023/2386
KARAR TARİHİ : 04.07.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/1202 E., 2019/918 K.
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, aynı Kanun’un 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 28.03.2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacının terör örgütüne yardım etmek ve suçluyu gizlemek suçlarından yapılan yargılama neticesinde beraat ettiğini, davacının bu suçlar nedeniyle tutuklu kaldığını ve tutukluluk nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını beyan etmiş, bu nedenle 50.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili 26.04.2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde açılıp açılmadığının ve mükerrer dava olup olmadığının araştırılması gerektiğini, tazminat koşullarının oluşmadığını, talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu ve davanın reddini talep ettiklerini beyan etmiştir.

3. Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 12.07.2019 tarihli ve 2019/281 Esas, 2019/5555 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

4. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 18.10.2019 tarihli ve 2019/1202 Esas, 2019/918 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

5.Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 20.10.2021 tarihli tebliğnamesi ile temyiz talebinin esastan reddini talep etmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacı vekilinin temyiz istemi; davanın süresinde açıldığına ilişkindir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi gerekçesinde “İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2007/428 Esas-2012/5 Karar sayılı dosyasının incelenmesinden; davacı hakkında silahlı terör örgütüne yardım ve suç işleyeni saklama suçlarından kamu davası açıldığı, kovuşturma sonucunda beraatine dair karar verildiği, Yargıtay 9. Ceza Dairesi’nin 2013/1 Esas, 2013/7264 Karar sayılı ilamı ile davacı hakkında zamanaşımının suç tarihi ile inceleme tarihi arasında gerçekleştiği gerekçesi ile bozulmasına ve davacı hakkındaki davanın düşmesine karar verildiği, kararın 13/05/2013 tarihinde kesinleştiği, davacının 09/03/2007 tarihinde Trabzon 2. Sulh Ceza Hakimliği’nin 2007/196 D.İş sayılı kararı ile İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi önüne çıkarılmak üzere sevken tutuklandığı, 15/03/2007 tarihinde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2007/26 D.İş sayılı kararı ile tutuklandığı, 03/07/2007 tarihinde tahliye edildiği anlaşılmıştır.

… davacı tarafından her ne kadar hakkında silahlı terör örgütüne yardım ve suç işleyeni saklama suçlaması ile 09/03/2007-03/07/2007 tarihleri arasında tutuklama şeklinde koruma tedbiri uygulanması nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararların tazmini talep edilmiş ise de; Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 142/1 maddesinde karar veya hükümlerin kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren 3 ay ve her halde 1 yıl içinde tazminat isteminde bulunulabileceği düzenlemesinin yer aldığı, davacının beraatine dair kararın kesinleşme tarihinin 13/05/2013 olduğu ,dava tarihinin ise 28/03/2019 olduğu, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gözetilerek maddi ve manevi tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” denilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince verilen kararla ilgili olarak, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
1. Tazminat talebinin dayanağı olan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinin 2007/428 Esas – 2012/5 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve suçluyu kayırma suçlarından 09.03.2007 – 03.07.2007 tarihleri arasında 116 gün tutuklu kalan davacı hakkında yapılan yargılama sonunda kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşmesine hükmedildiği, hükmün 13.05.2013 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’a tabi olduğu anlaşılmıştır.

2. Davacı hakkında 17.01.2012 tarihinde verilen hükmün 13.05.2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla, 5271 sayılı Kanun’un 142 inci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “…her hâlde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde tazminat isteminde bulunulabilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca 1 yıllık süre geçtikten sonra 28.03.2019 tarihinde dava açıldığı göz önünde bulundurulduğunda, davacı vekilinin davanın süresinde olduğuna ilişkin temyiz istemi yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin, 18.10.2019 tarihli ve 2019/1202 Esas, 2019/918 Karar sayılı kararında davacı vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.07.2023 tarihinde karar verildi.