Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/716 E. 2022/3356 K. 26.04.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/716
KARAR NO : 2022/3356
KARAR TARİHİ : 26.04.2022

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davanın reddi

Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Konya 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/451 Esas – 2007/639 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, üçüncü kişi konumunda olan davacının aracına resmi mühür taklit etme suçuna konu olduğundan bahisle 14.10.2003 tarihinde el konularak Konya Emniyet Müdürlüğüne ait depoya konulduğu, yapılan yargılama sonunda sanıkların beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 19.09.2007 tarihinde kesinleştiği, 10.09.2008 tarihinde Konya Emniyet Müdürlüğü tarafından depoda bulunan davacıya ait aracın başka bir depoya nakledilmesinin talep edildiği, talep üzerine mahkemece 23.09.2008 tarihinde aracın davacıya iadesi için Emniyet Müdürlüğüne yazı yazıldığı, davacının ise aracı 22.07.2009 tarihinde teslim aldığı, 14.10.2003-01.06.2005 tarihleri arasındaki el koyma tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanuna, 01.06.2005-22.07.2009 tarihleri arasındaki el koyma tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanununa tabi olduğu anlaşılmakla;
Davacının 75.000 TL maddi tazminatın idari yargıda dava açma tarihi olan 26.11.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre geçtikten sonra 09.02.2016 tarihinde dava açıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olup,
Her ne kadar, 14.10.2003-01.06.2005 tarihleri arasındaki el koyma işlemi hakkında, el koyma nedeniyle tazminat isteminin 466 sayılı Kanunun 1. maddesinde düzenlenmediği gözetilerek davanın reddine, 01.06.2005 – 22.07.2009 tarihleri arasındaki el koyma işlemi hakkındaki ise, el koymaya esas dosyada yapılan yargılama sonunda sanıklar hakkında 11.09.2007 tarihinde verilen hükmün 19.09.2007 tarihinde kesinleştiği ve davanın CMK’nın 142/1. maddesinde 1 yıllık süre geçtikten sonra 09.02.2016 tarihinde açıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; mahkemece dava açma süresinin geçtiği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmesinde usule ve kanuna aykırı yön bulunmadığından, davacı vekilinin davanın süresinde olduğuna ve sair nedenlere ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 26.04.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.