Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/7035 E. 2023/5295 K. 04.12.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/7035
KARAR NO : 2023/5295
KARAR TARİHİ : 04.12.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/1222 E., 2019/1505 K.
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : Düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen hükmün; 6100 sayılı Kanun’un 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği hükmün temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 16.08.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; davacının 23/11/2017 tarihinde Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan gözaltına alındığı, 5 gün sanayi polis merkezinde gözaltında kaldığı, Antalya 1. Sulh Ceza Hakimliği’nin 27/11/2017 tarih ve 2017/897 sayılı kararıyla tutuklandığı, 29/11/2017 tarihinde tahliye edildiği, Antalya Cumhuriyet Başsavcılğı’nın 07/06/2018 tarih ve 2017/87418 Soruşturma – 2018/32186 Karar sayılı kararıyla kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, davacının haksız olarak tutuklu kaldığı süre nedeniyle mağduriyetin başladığı tarih olan 23/11/2017 tarihinden itibaren işletilmeye başlanacak yasal faiz ile birlikte 80.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata hükmedilerek, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin de davalı hazineye yükletilmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili 30.10.2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu edilen maddi ve manevi tazminat miktarı tazminat hukukunun genel prensipleri olan, hakkaniyet, tazminatın haksız zenginleşme aracı olmaması, felaketin özlenir hale getirilmemesi, tazminat miktarının zararla objektif orantılılık arz etmesi ilkelerine aykırı olup, fahiş düzeyde olduğu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

3. Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.01.2019 tarihli ve 2018/394 Esas, 2019/37 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

4.Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin, 24.05.2019 tarihli ve 2019/1222 Esas, 2019/1505 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı vekilinin ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.

5. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 03.10.2021 tarihli, davacı vekilinin temyiz talebinin esastan reddi ile hükmün onanması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLER
Davacı vekilinin temyiz sebepleri
1.Asgari ücret üzerinden hesap yapılmasının hukuka aykırı olduğuna,

2.Hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğuna, ilişkindir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü:
Davacı hakkında Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan 23/11/2017 tarihinde gözaltına alındığı, Antalya 1. Sulh Ceza Hakimliği’nin 27/11/2017 tarih ve 2017/897 sayılı kararıyla tutuklandığı ve Antalya Cumhuriyet Başsavcılğı’nın 07/06/2018 tarih ve 2017/87418 Soruşturma – 2018/32186 Karar sayılı kararıyla kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, davacı vekili tarafından Mahkememize sunulan 16/08/2018 havale tarihli dilekçe ile davacının haksız olarak tutuklu kaldığı süre nedeniyle mağduriyetin başladığı tarih olan 23/11/2017 tarihinden itibaren işletilmeye başlanacak yasal faiz ile birlikte 80.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata hükmedilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı hazineye yükletilmesini talep ettiği, davalı hazine vekilinin davanın reddini talep ettiği, Mahkememizce maddi tazminata ilişkin bilirkişi incelemesi yaptırılmış, davacı …’in gözaltı ve tutuklulukta kaldığı toplam süre nedeniyle 280,80 TL kaybının olduğu bildirilmekle, davacının talebinin kısmen kabul, kısmen reddiyle 280,80 TL maddi ve tutuklulukta geçirdiği sürede uğramış olduğu manevi zarar nedeniyle üzüntü derecesine göre 500 TL olmak üzere toplam 780,80 TL tazminatın 23/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı hazineden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü:
”… Manevi tazminat miktarı belirlenirken objektif bir kriter olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, toplumsal konumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına ve tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, gözaltında ve tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak, zenginleşme sonucu doğurmayacak, adalet ve hakkaniyet ilkeleriyle bağdaşır bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar tayin edilmesi gerekirken eksik manevi tazminata hükmedilmesinin yasaya aykırı olduğu, ancak bu aykırılığın HMK’nın 353/1-b-2 maddesi ve CMK’nın 280/1-a maddesi gereğince Dairemizce düzeltilebilecek hususlardan olduğu anlaşıldığından; hükmün 1.fıkrasındaki “500,00 TL manevi ” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “1.500,00TL. manevi” ibaresinin, ” toplam 780,80TL” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine ” toplam 1.780,80TL ” ibaresinin eklenmek sureti ile HÜKMÜN DÜZELTİLMESİNE, BAŞKACA YÖNLERİ KANUNA UYGUN BULUNAN HÜKME YÖNELİK İSTİNAF BAŞVURULARININ ESASTAN REDDİNE, ” karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin esasını oluşturan Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/87418 soruşturma sayılı dosyası kapsamında davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 23.11.2017-29.11.2017 tarihleri arasında 6 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan soruşturma sonunda 07.06.2018 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, kararın 28.06.2018 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle davanın 5271 sayılı Kanun’un 142 inci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen süre içerisinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı anlaşılmıştır.

Davacı Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden;
1.Asgari ücret üzerinden hesap yapılmasının hukuka aykırı olduğuna ilişkin temyiz sebebi yönünden;
Davacının gözaltına alındığı ve tutuklandığı dönem içerisindeki maddi zararını ücret bordrosu, vergi kaydı, gelir vergisi beyannamesi gibi itibar edilebilecek bir belgeyle ispatlayamayan davacıya gözaltında ve tutuklu kaldığı dönemde 16 yaşından büyükler için geçerli net asgari ücret üzerinden hesaplanan miktarın maddi tazminat kapsamında davacıya ödenmesine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2.Hükmedilen manevi tazminatın az olduğuna ilişkin temyiz istemi yönünden;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilen manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklulukta kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti yapıldığından hükmedilen manevi tazminat miktarında hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin, 24.05.2019 tarihli ve 2019/1222 Esas, 2019/1505 Karar sayılı kararında davacı vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.12.2023 tarihinde karar verildi.