Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/6967 E. 2023/4796 K. 07.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6967
KARAR NO : 2023/4796
KARAR TARİHİ : 07.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2019/6 E., 2019/19 K.
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun düzeltilerek esastan reddi kararı
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, aynı Kanun’un 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 05.09.2017 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs suçundan 19.07.2016-15.05.2017 tarihleri arasında tutuklu kalan davacı hakkında yürütülen soruşturma sonunda anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüş suçundan 15.05.2017 tarihinde takipsizlik kararı verildiğinden bahisle davacının manevi zararlarının tazmini için 1.000.000,00 TL manevi tazminatın 19.07.2016 tarihinden işleyecek faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.

2. Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14.02.2018 tarihli ve 2017/375 Esas, 2018/39 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

4. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 08.01.2019 tarihli ve 2019/6 Esas, 2019/19 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.

5. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 30.09.2021 tarihli 2019/17997 sayılı tebliğnamesi ile hükmün onanması talep edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacı vekilinin temyiz istemi; davacı hakkında takipsizlik kararı verilmesi nedeniyle manevi tazminat şartlarının oluştuğuna dolayısıyla tazminat talebinin kabul edilmesi gerektiğine ve kararın bu nedenle hukuka aykırı olduğuna ilişkindir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü:
Mahkeme gerekçesinde “…Davacı hakkında TCK nın 309 ve 314. Maddeleri kapsamında başlatılan soruşturmada her iki suçtan tutuklanmasına karar verilerek ceza infaz kurumuna alındığı, Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etme suçundan Kovuşturmaya Yer Olmadığına karar verilmesi üzerine bu suçtan tahliyesine karar verildiği,hakkında açılan kamu davasının kovuşturmasının devam ettiğinin belirlenmesi karşısında; Davacının iddia kapsamındaki eylemlerinin kovuşturma aşamasında bütün olarak değerlendirileceği, tazminat talebine konu edilen işlemlerin hakkında başlatılan soruşturma kapsamında mevzuat hükümlerine göre yapıldığı, Anayasal Düzeni Bozmaya Teşebbüs Etme suçundan tutukluluk süresinin kovuşturması yapılan suçtan verilecek karara esas teşkil edebileceği hususları dikkate alındığında mevcut durumda manevi tazminat talebinin kabulünü gerektirecek yasal şartların oluşmadığı kanaatine varılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
” denilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü:
Bölge Adliye Mahkemesi tarafından gerekçeli karar başlığındaki ”CMK’nın 141. maddesi gereğince manevi tazminat” ibaresinin çıkarılarak yerine ”Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat” yazılması, yine ”Davacı: K.H.” ibaresinin gerekçeli karar başlığından tamamen çıkartılması ve yine hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “reddine” ibaresinden önce gelmek üzere “davanın 6100 sayılı HMK’nın 294. ve devamı maddeleri gereğince” ibaresinin eklenmesi suretiyle düzeltilerek esastan ret kararı verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin dayanağı olan Samsun Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/4645 sayılı soruşturma dosyası üzerinden yürütülen soruşturma kapsamında davacının Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme ve silahlı terör örgütüne üye olmak suçlarından 19.07.2016-15.05.2017 tarihleri arasında 300 gün tutuklu kaldığı, yürütülen soruşturma sırasında Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçundan 15.05.2017 tarihinde tahliye edilip, hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilerek silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda Samsun 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/274-2018/39 sayılı kararıyla silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, kararın 10.10.2019 tarihinde kesinleştiği UYAP’tan yapılan kontrol sonucu anlaşılmıştır.

Yukarıda izah edildiği üzere davacının aynı sorgu ile davacının Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme ve silahlı terör örgütüne üye olmak suçlarından tutuklandığı, her ne kadar Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme suçundan davacı hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de; silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan kamu davası açıldığı ve silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan mahkumiyetine karar verildiği; dolayısıyla tutuklandığı suçlardan birinden mahkumiyetine karar verilmesi ve mahkumiyeti aşan tutukluluk süresi bulunmaması nedeniyle tazminat isteme koşulları oluşmadığından davanın reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesinin, 08.01.2019 tarihli ve 2019/6 Esas, 2019/19 Karar sayılı kararında davacı tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 07.11.2023 tarihinde karar verildi.