Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/6797 E. 2023/4927 K. 13.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6797
KARAR NO : 2023/4927
KARAR TARİHİ : 13.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2018/3888 E., 2019/1085 K.
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 13.03.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; “müvekkilinin FETÖ /PYD Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan 02.05.2017 günü gözaltına alındığını, 05.05.2017 tarihinde serbest bırakıldığını, infaz ve koruma memuru olarak görev yapan davacının işine son verildiğini, yapılan soruşturma neticesinde davacı hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini,kararın 08.03.2018 tarihinde kesinleştiğini belirterek; haksız koruma tedbiri nedeniyle 50.000 TL maddi 100.000 TL manevi tazminatın gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini” talep etmiştir.

2.Davalı vekili 19.03.2018 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; “davanın süresinde açılmadığını, tazminat talebinin yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davanın reddi gerektiğini” beyan etmiştir.

3. Siirt 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14/11/2018 tarihli ve 2018/69 Esas 2018/262 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

4. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 22.03.2019 tarihli ve 2018/3888 Esas 2019/1085 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

5.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 11.10.2021 tarihli, davacı vekilinin temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün onanması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdii olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacı vekilinin temyiz istemi; hükmedilen manevi tazminat miktarının düşük olduğuna ilişkindir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince; dava dilekçesinde davacı vekili her ne kadar davacının gözaltına alındığı tarihte maddi zararının meydana geldiğini iddia etmiş ise de, davacı vekilinin bu iddiasına ilişkin dosyaya herhangi bir belge sunmadığı ve her hangi bir tanık bildirmediği, davacının mahkememizce yapılan sosyal ekonomik durum araştırmasına göre davacının gardiyan olarak görev yaptığı, 02.05.2017-05.05.2017 tarihleri arasında gözaltında kaldığı, dosya kapsamında davacının çalıştığı kuruma yazılan müzekkeremize verilen cevap ile davacının 15.04.2017-15.05.2017 tarihleri arasındaki maaşını aldığı ve davacının 29.04.2017 tarihinde ihraç edildiğinin bildirildiği, bu konuda her ne kadar dosya maddi tazminat yönünden bilirkişiye tevdii edilmiş ise de, davacının gözaltında kaldığı süre için herhangi bir maddi kaybının olmadığı anlaşıldığından maddi tazminat yönünden davanın reddine, davacının sosyal ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, davacının 4 gün gözaltında kaldığı süre, çektiği elem ve ızdırap, adalet ve hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nesafet kurallarına uygun makul ve makbul ile tazminatın zenginleşme aracı olamayacağı da dikkate alınarak 600, 00 TL manevi tazminatın gözaltı tarihi olan 02.05.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı hazineden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Bölge Adliye Mahkemesince; maddi tazminata ilişkin hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan incelemesinde; koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davasına ilişkin yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonucuna uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye, incelenen dosya kapsamına göre; davacının maaş alacağı olmadığı, 5271 sayılı CMK’nın 141 ve devamı maddelerinde düzenlenen tazminat koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davacı vekilinin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine, manevi tazminata ilişkin hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan incelemesinde; koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davasına ilişkin yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonucuna uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre manevi tazminat talebinin kısmen kabul ve kısmen reddine ilişkin kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından davacı vekilinin manevi tazminata ilişkin yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Tazminat davasının dayanağını oluşturan Siirt Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/8338 sayılı soruşturma dosyası kapsamında davacının Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma suçundan 02.05.2017-05.05.2017 tarihleri arasında 3 gün gözaltında kaldığı, yürütülen soruştuma sonunda davacı hakkında 09.02.2018 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, kararın 08.03.2018 tarihinde kesinleştiği, gözaltına alınma ve tutuklanma tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun hükümlerine tabi olduğu, süresinde açıldığı kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır.

Davacı Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayın cereyan tarzı, gözaltında kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması hukuka aykırı bulunmuş ise de temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 22.03.2019 tarihli ve 2018/3888 Esas 2019/1085 Karar sayılı kararında davacı vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Siirt 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.11.2023 tarihinde karar verildi.