Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/6240 E. 2023/411 K. 14.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6240
KARAR NO : 2023/411
KARAR TARİHİ : 14.02.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi

İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, aynı Kanun’un 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 28.09.2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; doktor olan davacının irtikap suçu nedeniyle 21.04.2016 tarihinde gözaltına alınıp 22.04.2016 ile 28.04.2016 tarihleri arasında tutuklandığını, … Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/240 sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda beraat ettiğini belirterek davacının döner sermaye alacağına ilişkin kayıpları olduğundan ve ceza davasında ödediği avukatlık ücreti nedeniyle 20.000 TL maddi, tutuklu kaldığı sürece ve dava süresince çektiği üzüntü nedeniyle de 200.000 TL manevi tazminatın 21.04.2016 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili 31.10.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın süresinde ve yetkili mahkemede açılıp açılmadığının araştırılması gerektiğini belirterek yapılan işlemlerin yasal olduğundan, zarara yönelik belge sunulmadığından, talep edilen tazminat miktarının fazla olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

3. … Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 12.04.2018 tarihli ve 2017/325 Esas, 2018/156. Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

4. … Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesinin, 16.01.2019 tarihli ve 2018/3370 Esas, 2019/120 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.

5.Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.09.2021 tarihli 2019/38957 sayılı tebliğnamesi manevi tazminat miktarının düşük olduğundan bahisle kararın bozulmasına karar verilmesi talep edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacı vekilinin temyiz istemi davacının döner sermaye alacağının maddi tazminat kapsamında ödenmesi gerektiğine, hükmedilen manevi tazminatın yetersiz olduğuna ve vekalet ücretinin yanlış olduğuna yöneliktir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
Tazminat talebinin dayanağı olan … Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/240 Esas 2017/167 K sayılı ceza dava dosyası kapsamında rüşvet almak suçundan 21.04.2016-28.04.2016 tarihleri arasında gözaltında ve tutuklu kalan davacının kurum saymanlık yazısı ve dosya kapsamına göre gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği süre içerisindeki çalışmış olduğu kurumdan alamadığı maaş, fazla mesai, döner sermaye ücretlerinin dava sonuçlandıktan sonra kendisine ödendiğinden bahisle maddi tazminat koşullarının oluşmadığından reddiyle, 2.000 TL manevi tazminatın 21.04.2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat istemin reddine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Bölge Adliye Mahkemesince davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin 845,00 TL şeklinde düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Tazminat davasının dayanağını oluşturan … Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 2016/240 Esas 2017/167 K sayılı ceza dava dosyası kapsamında davacının rüşvet almak suçundan 21.04.2016 – 28.04.2016 tarihleri arasında 7 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonucunda beraatine hükmedildiği, hükmün 24.06.2017 tarihinde kesinleştiği, gözaltına alınma ve tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 142 nci maddesinde öngörülen görevli mahkemeye süresinde davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır.

Dairemizin yerleşik uygulamaları kapsamında, davacının tutuklu kaldığı döneme için döner sermayeye ilişkin ödeme tutarlarının performansa bağlı ödemeler olduğu ve ancak fiili çalışmaya dayalı olarak değişkenlik gösterir şekilde ödendiği dolayısıyla gerçek zarar olarak 5271 sayılı Kanun’un 141 vd. maddeleri kapsamında maddi zarar hesabına dahil edilemeyeceği anlaşıldığından maddi tazminat talebinin reddinde karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

15.08.2017 tarihli 694 sayılı KHK ile değişik, 01.02.2018 tarihli 7078 sayılı Kanun’un 139 uncu maddesi ile aynen kabul edilen düzenleme ile 5271 sayılı Kanun’un 142 nci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca, tazminat davaları nedeniyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan nisbî avukatlık ücreti ödeneceği, ancak, ödenecek miktarın tarifede sulh ceza hâkimliklerinde takip edilen işler için belirlenen maktu ücretten az, ağır ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için belirlenen maktu ücretten fazla olamayacağı anlaşıldığından Bölge Adliye Mahkemesince davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin 845,00 TL şeklinde değiştirilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.

Davacı hakkında hükmedilen manevi tazminat miktarı, gözaltında ve tutuklu kalınan süre, davacının sosyal ve ekonomik durumu ile tazminat hukukun genel ilkeleri çerçevesinde Dairemiz uygulamalarına göre makul görüldüğünden kararda bu yönüyle de hukuka aykırılık bulunmamış, tebliğnamede manevi tazminat miktarının düşük olduğundan bahisle bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesinin, 16.01.2019 tarihli ve 2018/3370 Esas, 2019/120 Karar sayılı kararında davacı vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … Anadolu 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

14.02.2023 tarihinde karar verildi.