YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6089
KARAR NO : 2023/2194
KARAR TARİHİ : 19.06.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı
İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, aynı Kanun’un 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 28.12.2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Diyarbakır 5. ACM’nin 2017/181 esas sayılı dosyasında terör örgütüne üye olma suçundan yargılandığı, 15.08.2016 tarihinde gözaltına alındığı ve 23.08.2016 tarihinde serbest bırakıldığı, yargılama sonucunda 07.12.2017 tarihinde beraatine karar verildiği, kararın 15.12.2017 tarihinde kesinleştiği, söz konusu gözaltı işlemi nedeni ile kamu görevinden de ihraç edildiği belirtilerek haksız hürriyetinden yoksun kaldığı süreler için 200.000,00 TL maddi, 200.000,00 TL manevi tazminatın 15.08.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı vekili 10.01.2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkili ve görevli mahkemede yasal süresinde açılmadığını, tutuklamanın bir tedbir olup, idareye kusur atfedilemeyeceğini, re’sen araştırılması gereken hususların araştırılmasını, faiz talebinin yersiz olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 30.03.2018 tarihli ve 2018/17 Esas, 2018/192 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
4. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 14.09.2018 tarihli ve 2018/2344 Esas, 2018/2432 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
5. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 12.09.2021 tarihli, davacı vekilinin temyiz talebinin esastan reddi ile hükmün onanması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacı vekilinin temyiz istemi;
1.Maddi tazminat talebinin kabul edilmesi gerektiğine,
2.Hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğuna,
ilişkindir.
III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü:
Dosyada toplanan tüm deliller hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının Diyarbakır 5.ACM’nin 2017/181 esas sayılı dosyasında terör örgütüne üye olma suçundan yargılandığı, 15.08.2016 tarihinde gözaltına alındığı ve 23.08.2016 tarihinde serbest bırakıldığı, yargılama sonucunda Diyarbakır 5.ACM’nin 07.12.2017 tarih, 2017/181-742 E,K sayılı kararı ile hakkında beraat karar verildiği, kararın 15.12.2017 tarihinde kesinleştiği, davanın yetkili mahkemede süresinde açıldığı, davacının toplam 8 gün haksız olarak özgürlüğünden mahrum bırakıldığı tespit edilmiştir.
Her ne kadar davacı vekili müvekkilinin gözaltına alınması sebebi ile gelir kaybına uğradığı gerekçesi ile maddi tazminat isteminde bulunmuş ise de; davacının öğretmen olarak görev yapmakta iken 672 sayılı KHK ile 01.09.2016 tarihinde kamu görevinden ihraç edildiği, davacının mevcut maddi kaybının bulunması halinde bunun kamu görevinden ihraç işleminden kaynaklandığı, bu işlemin ise idari bir tasarruf olması karşısında davacının gözaltına alınma işlemi ile ilgisi bulunmayan ve idari tasarruf niteliğinde olan kamu görevinden ihraç işleminden kaynaklanan maddi kayıplarına ilişkin maddi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Davacının hürriyetinden yoksun kaldığı 8 günlük süre için üzerine atılı suçun niteliği, sosyo-kültürel durumu, gözaltı süresi gözetilerek hak ve nesafet kuralları çerçevesinde zenginleşmeye sebep olmayacak şekilde manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 1.000,00 TL manevi tazminatın gözaltı tarihi olan 15.08.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp, davacıya verilmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü:
İlk Derece Mahkemesince verilen kararla ilgili olarak, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.
IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin dayanağı olan Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/181 Esas, 2017/742 Karar sayılı ceza dava dosyasında davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 15.08.2016-23.08.2016 tarihleri arasında 8 gün gözaltında kaldığı, yapılan yargılama üzerine 07.12.2017 tarihinde beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 17.12.2017 tarihinde kesinleştiği ve davanın 5271 sayılı Kanun’un 142 inci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen süre içerisinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı anlaşılmıştır.
1.Maddi Tazminat Talebinin Kabul Edilmesi Gerektiğine İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
5271 sayılı Kanun’un 141 inci maddesine göre ”suç soruşturması veya kovuşturması sırasında” uygulanan koruma tedbirlerine karşı devlet aleyhine tazminat davasının açılabileceği belirtilmiş olup, davacının gözaltı koruma tedbiri bittikten sonra 01.09.2016 tarihinde kamu görevinden ihraç edildiği anlaşılmakla, işten çıktığı anlaşılmakla, davacının gözaltına alındığı tarihte memurluk görevinin devam ettiği, davacının ihraç sebebiyle maaşlarını alamadığını beyan ederek maddi tazminat talebinde bulunmuş ise de idareye başvurması gerektiği anlaşıldığından maddi tazminat talebinin reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
2.Hükmedilen Manevi Tazminat Miktarının Az Olduğuna İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilen manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, gözaltına alınmasına neden olan olayın cereyan tarzı, gözaltında kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti yapıldığından hükmedilen manevi tazminat miktarında hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 14.09.2018 tarihli ve 2018/2344 Esas, 2018/2432 Karar sayılı kararında davacı vekili tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden aynı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19.06.2023 tarihinde karar verildi.