Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/6073 E. 2023/2192 K. 19.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/6073
KARAR NO : 2023/2192
KARAR TARİHİ : 19.06.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
DAVA : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun esastan reddi kararı

İlk Derece Mahkemesi kararına yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edilebilir olduğu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, aynı Kanun’un 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 27.03.2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 21.04.2017 tarihinde kolluk görevlilerince yakalanarak gözaltına alındığını, 04.05.2017 tarihinde tutuklandığını, hakkında Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığını ve mahkemenin 27.02.2018 tarih 2017/418 esas 2018/112 karar sayılı ilamı ile müvekkilinin beraatine karar verildiğini, beraat kararının 07.03.2018 tarihinde kesinleştiğini, müvekkilinin haksız ve hukuka aykırı olarak gözaltına alındığını ve tutuklandığını, bu süre içerisinde maddi ve manevi birçok zarara uğradığını, dava dilekçesinde ayrıntılı olarak açıklanan nedenlerle; davanın kabulü ile gözaltı tarihinden itibaren işleyecek faizi ile davacı lehine 15.000,00 TL maddi, 150.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 165.000,00 TL tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili 09.04.2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davanın öncelikle zamanaşımı yönünden reddine, bu olmadığı takdirde Yasaya, usule ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına aykırı olarak açılan davanın reddine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.

3. Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 11.05.2018 tarihli ve 2018/230 Esas, 2018/324 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

4. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 25.09.2018 tarihli ve 2018/2018 Esas, 2018/2542 Karar sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik davacı vekilinin ve davalı vekilinin istinaf başvurusunun 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

5. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 12.09.2021 tarihli, davacı vekilinin temyiz talebinin esastan reddi ile hükmün onanması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacı vekilinin temyiz istemi;
1.Hükmedilen maddi tazminat miktarının az olduğuna,

2.Hükmedilen manevi tazminat miktarının az olduğuna,

3.Hükmedilen vekâlet ücretinin eksik olduğuna,
ilişkindir.

III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü:
Tazminata konu Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/418 Esas 2018/112 Karar sayılı dava dosyasının celbi ile yapılan incelemesinde; davacının müsnet suçtan dolayı 21.04.2017 tarihinde gözaltına alındığı, 04.05.2017 tarihinde tutuklanmasına karar verildiği, 15.09.2017 tarihinde tahliye edildiği, Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 27.02.2018 tarihli kararı ile davacının (sanığın) beraatine karar verildiği, kararın 07.03.2018 tarihinde kesinleştiği, tazminat istemine konu davanın 27.03.2018 tarihinde 5271 sayılı CMK’nın 142/1 maddesinde öngörülen 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, davacının tutukluluğun infaz gördüğü, davacının aynı konuda açılmış bir başka davasının bulunmadığı tespit edilmiştir.

Davacının talebinin gözaltı ve tutuklulukta geçen 147 günlük süreye ilişkin olduğu tespit edilmiştir.

Davacının gözaltında ve tutuklu kaldığı dönemine ilişkin gelirinin ne kadar olduğunu gösterir belge sunmadığı görülmüş, bu sebeple net asgari ücret tutarının 1.404,06 TL (günlük 46,80 TL) olduğu dikkate alındığında gözaltı ve tutuklulukta geçen 147 gün için 6.879,60 TL (147X 46,80 TL) kazanç kaybı hesap edilmiş olup 6.879,60 TL maddi tazminatın davacı vekilinin talebi doğrultusunda gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı hazineden alınarak davacıya verilmesine, davacının sosyal ve ekonomik durumu ile gözaltı ve tutuklulukta geçirmiş olduğu süreler de nazara alınarak takdiren 10.500,00 TL manevi tazminatın davacı vekilinin talebi doğrultusunda gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı hazineden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince verilen kararla ilgili olarak, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmediği anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin dayanağı olan Mardin 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2017/418 Esas, 2018/112 Karar sayılı ceza dava dosyasında davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 21.04.2017-15.09.2017 tarihleri arasında 147 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama üzerine 27.02.2018 tarihinde beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 07.02.2018 tarihinde kesinleştiği ve davanın 5271 sayılı Kanun’un 142 nci maddesinin birinci fıkrasında belirlenen süre içerisinde yetkili ve görevli mahkemede açıldığı anlaşılmıştır.

Davacı Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden;
1.Hükmedilen Maddi Tazminat Miktarının Az Olduğuna İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
Gözaltına alındığı ve tutuklandığı dönem içerisindeki maddi zararını ücret bordrosu, vergi kaydı, gelir vergisi beyannamesi gibi itibar edilebilecek bir belgeyle ispatlayamayan davacıya gözaltında ve tutuklu kaldığı dönemde 16 yaşından büyükler için geçerli net asgari ücret üzerinden hesaplanan miktarın maddi tazminat kapsamında davacıya ödenmesine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

2.Hükmedilen Manevi Tazminat Miktarının Az Olduğuna İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması, bozmayı gerektirmiştir.

3.Hükmedilen Vekâlet Ücretinin Eksik Olduğuna İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden;
15.08.2017 tarihli 694 sayılı KHK ile değişik, 01.02.2018 tarihli 7078 sayılı Kanunun 139 uncu maddesi ile aynen kabul edilen düzenleme ile 5271 sayılı Kanunun 142 nci maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca, tazminat davaları nedeniyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan nisbî avukatlık ücreti ödeneceği, ancak, ödenecek miktarın tarifede sulh ceza hâkimliklerinde takip edilen işler için belirlenen maktu ücretten az, ağır ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için belirlenen maktu ücretten fazla olamayacağı hususu dikkate alındığında, mahkemece hükmedilen vekâlet ücreti miktarında hukuka aykırılık görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünün (2.) numaralı paragrafında açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesinin, 25.09.2018 tarihli ve 2018/2018 Esas, 2018/2542 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca Mardin 1. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
19.06.2023 tarihinde karar verildi.