YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/4907
KARAR NO : 2023/790
KARAR TARİHİ : 14.03.2023
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Taksirle yaralama
İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 21.02.2017 tarihli ve 2016/131 Esas, 2017/234 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında taksirle yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası, 22 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 53 üncü maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 1 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 1 yıl süre ile ehliyetinin geri alınmasına, 50 nci maddesi gereğince hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilmiştir.
2. … Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin, 21.05.2018 tarihli ve 2017/1404 Esas, 2018/1106 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafiinin ve katılanlar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak sanığın taksirle yaralama suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 89 uncu maddesinin dördüncü fıkrası, 22 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 53 üncü maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 1 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 1 yıl süre ile ehliyetinin geri alınmasına, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
3. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 30.08.2021 tarihli 2018/ 61708 sayılı temyiz talebinin esastan reddi ile hükmün onanması görüşünü içerir tebliğname ile Daireye tevdii edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. KATILANLAR VEKİLİNİN TEMYİZ İSTEMİ;
1. Cezanın ertelenmemesi gerektiğine
2. Daha fazla ceza verilmesi gerektiğine ilişkindir.
B. SANIK MÜDAFİNİN TEMYİZ İSTEMİ;
1. Sanığın asli ve tam kusurlu olmadığına,
2. Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. Olay günü saat 00.06 sıralarında sanığın sevk ve idaresindeki aracıyla meskun mahalde, bölünmüş, iki şeritli yolda seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybederek önce istikametine göre sağındaki cepte nizami şekilde park halindeki araca, ardından savrularak sol şeritte seyreden … Kaya’nın sevk ve idaresindeki araca çarptığı, kaza nedeniyle … Kaya’nın aracında yolcu olarak bulunan katılanların basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde, sanığın aracında yolcu olarak bulunan mağdur …’ın ise 4. derece kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı, mağdurun sanıktan şikayetçi olmadığı, kazadan sonra alınan doktor raporuna göre sanığın 213 promil alkollü olduğu belirlenen olayda, mahkemece kazanın meydana gelmesinde sanığın asli ve tam kusurlu olduğu, alkollü vaziyette … kullanarak bilinçli taksirle hareket ettiği kabul ve tespit edilerek uygulama yapılmış, sanığa verilen uzun süreli hapis cezası adli para cezasına çevrilmiştir.
2. Katılanlar sanıktan şikayetçi olduklarını beyan etmişlerdir.
3. Mağdur sanıktan şikayetçi olmadığını belirtmiştir.
4. Sanık kazanın alkolle alakalı olmadığını, aracın teknik sorunundan dolayı direksiyon hakimiyetini kaybettiğini beyan etmiştir.
5. Yaralanmalara ilişkin kesin doktor raporları ile sanığın alkol ölçümüne ilişkin doktor raporunun dosyada olduğu görülmüştür.
6. Taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığı anlaşılmıştır.
7. Kaza tespit tutanağı ile bilirkişi raporunda kazanın meydana gelmesinde sanığın asli ve tam kusurlu olduğu kanaati bildirilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk Derece Mahkemesince kabul edilen olay ve olgularda, temel cezanın belirlenmesinde, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bir isabetsizlik görülmemiş, ancak sanığa verilen uzun süreli hapis cezasının, eylemin bilinçli taksirle işlenmesi halinde paraya çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan açılan dava hakkında bir karar verilmemiş olması gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak uygulama yapılmıştır.
IV. GEREKÇE
Yapılan inceleme neticesinde bölge adliye mahkemesinin kararında, oluş ve kabulünde, uygulamasında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı görülmüştür.
A. Katılanlar vekilinin cezanın az olduğu, erteleme hükümlerinin uygulanmaması gerektiği yönünden temyiz istemi;
5237 sayılı Kanun’un 61 inci maddesinde yer verilen, suçun işleniş biçimi, sanığın taksirinin yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı gibi ölçütler ile aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına belirtilen cezada orantılılık ilkesi dikkate alınarak asli kusurlu ve tam kusurlu olarak iki kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilir, bir kişinin nitelikli şekilde yaralanmasına neden olan sanık hakkında belirlenen temel ceza miktarında ve erteleme koşullarına ilişkin uygulamada da bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılarak hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
B. Sanık müdafiinin kusura ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği yönünden temyiz istemi;
Kaza tespit tutanağı, bilirkişi raporunun oluş ve dosya kapsamının birbiri ile uyumlu olduğu, kusur durumunu kesin bir şekilde tespit ettiği ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmamasına ilişkin uygulamama gerekçesinin isabetsiz olmadığı anlaşılarak hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.
C. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, katılanlar vekilinin ve sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesinin, 21.05.2018 tarihli ve 2017/1404 Esas, 2018/1106 kararında sanık müdafiince ve katılanlar vekilince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,
Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca … 1. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 14. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
14.03.2023 tarihinde karar verildi.