Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/4289 E. 2023/5203 K. 29.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/4289
KARAR NO : 2023/5203
KARAR TARİHİ : 29.11.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2017/2237 E., 2017/2934 K.
SUÇ : Taksirle öldürme
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun kabulü ile; İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden kurulan mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Temyiz isteminin esastan reddi ile hükmün onanması

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Kemer 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 07.06.2017 tarihli ve 2017/74 Esas, 2017/278 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında taksirle öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 85 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
2.Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11.Ceza Dairesinin, 20.12.2017 tarihli ve 2017/2237Esas, 2017/2934 Karar sayılı kararı ile; sanık hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanık müdafii, katılanlar vekili ile o yer Cumhuriyet savcısı tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine yapılan inceleme sonucu, 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak sanık hakkında, 5237 sayılı Kanun’un 85 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin altıncı fıkrası ve 63 üncü maddesi gereğince 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, sürücü belgesinin 1 yıl süre ile geri alınmasına ve mahsuba karar verilmiştir.

3.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 29.06.2021 havale tarihli ve 2018/13058 sayılı, “Temyiz Talebinin Esastan Reddi ile Hükmün Onanması” görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz istemi; eksik inceleme sonucu karar verildiğine, kusur yönünden gerekli ve yeterli inceleme yapılmadan karar verildiğine, söz konusu dosyada 3 Yıl 4 Ay gibi bir hapis cezası verilen olayda yeterli araştırma yapılmadan ve alt sınırdan uzaklaşma nedenleri dahi açıklanmamış ve genel bir kısım gerekçeler sunularak söz konusu hüküm açıklanmış olduğuna, burada taksirin araçtan kaynaklanması ihtimali ile kusura ilişkin raporun bağımsız ve tarafsız bilirkişi heyetinden alınması gerekirken bu hususa da riayet edilmemiş olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1.Kemer 2. Asliye Ceza Mahkemesinin, 07.06.2017 tarihli ve 2017/74 Esas, 2017/278 Karar sayılı kararı ile;
“…Tüm dosya kapsamından; olay günü saat 09.30 sıralarında sanığın sevk ve idaresindeki … plakalı minibüsün İlçemiz Deniz Cad. üzerinde seyir halinde bulunduğu esnada çöp almak için duran önündeki Kemer Belediyesine ait … plakalı çöp kamyonuna arka tarafından çarptığı, bu sırada çöp kamyonunun sol arka kısmında bulunan maktul’ün çöp kamyonu ile minübüs arasına sıkıştığı, olay üzerine çöp kamyonunun şoförlüğünü yapan tanık …’in araçtan inerek arka tarafa geldiği ve maktulü görmesi üzerine çöp arabasını ileriye çekerek maktulün bulunduğu yerden kurtarıldığı ve kaldırılmış olduğu Antalya Tıp Fakültesinde hayatını kaybettiği, sanık hakkında 1. Adli Tıp İhtisas kurulundan alınan rapor neticesinde kişinin ölümünün genel beden travmasına bağlı iç organ ve büyük damar laserasyonuna bağlı gelişen komplikasyonlar sonucu meydana geldiği, geçirmiş olduğu trafik kazası ile bağlantısının olduğunun belirtildiği, çöp arabasının sağ arka tarafında bulunan tanık …’ın beyanında çöpleri aldıkları en son yer ile olayın gerçekleştiği yer arasında 20 metre mesafenin olduğunu, olay yerinde çöp kamyonunun durduğu, durur durmaz kendisinin aşağıya indiğini ve bir ses duyması üzerine arkasına döndüğünde otobüsün kamyona çarptığını gördüğünü, olay öncesinde otobüsü görmediğini, hızlı veya yavaş çarpıp çarpmadığını bilmediğini beyan ettiği, yine çöp kamyonunun şoförü olan tanık … beyanında en son çöp aldıkları yer ile olay yeri arasında 60- 70 metre mesafenin olduğunu, bu sebeple hızlı gitmediğini, çöp kamyonunu sağa yanaştırırken tepe lambasının yandığını ve sinyal verdiğini ancak dörtlü flaşörlerinin yanmadığını, otobüs çarptıktan sonra otobüsü farkettiğini beyan ettiği, soruşturma evresinde alınan 14/10/2016 tarihli bilirkişi raporuna göre sanığın çöp aracının durduğunu fark etmediği ve fren yapmaya zaman kalmadan direk olarak çöp kamyonunun arka orta kısmı ve sol arka kısmına çarptığı, önündeki araçları yakın mesafeden dalgın ve dikkatsiz bir şekilde takip etmekten kazanın meydana gelebileceği kanaati bildirilmiş olup, netice itibari ile sanığın meskün mahal içinde çift yönlü ana caddede seyri esnasında kontrolsüz tali yol kavşak alanına geldiği ve yaya geçidinin bulunduğu kısımda, önünde aynı istikamet yönünde giden araçları yakın takip ettiği, önündeki araca arkadan çarparak 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 52/b-c ve 84/d maddeleri gereğince sanığın asli kusurlu, çöp kamyonu şoförü tanık …’in ise kusursuz olduğunu belirttiği, yine kovuşturma evresinde alınan 05/06/2017 tarihli bilirkişi raporuna göre de sanığın asli kusurlu tanık …’in kusursuz olduğu belirtilmiş olup, her ne kadar sanık beyanında çöp kamyonu önümde durdu, duracağını da farketmiştim, frene basmama rağmen frenim tutmadı, fren sertleşmişti şeklinde beyanda bulunmuş ise de, kovuşturma evresinde söz konusu minibüsün olay esnasında fren aksamında herhangi bir sıkıntının olup olmaması ile ilgili muayenenin yapılamayacağı, soruşturma evresinde fren sistemi ile ilgili teknik raporun alınmadığı, bu durumun kaza mahallinde yapılması gerektiği, bilirkişi raporuna göre de fren izinin bulunmadığı ancak sanığın … üzerinde bakım yükümlülüğünün olması sebebi ile kusurunu ortadan kaldırmayacağı anlaşıldığından sanık hakkında eylemine uyan taksirle ölüme neden olma suçunu işlemesi sebebi ile…” gerekçeleri ile sanık hakkında taksirle öldürme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 85 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkraları uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2.Sanık sürücünün sevk ve idaresinde bulunan 07 K 3305 plakalı otobüs ile olay günü saat 09:30 sıralarında, meskun mahalde iki yönlü yolda seyir halinde iken, olay mahalline geldiğinde önünde bulunan Kemer Belediyesine ait … plakalı çöp kamyonuna arkadan çarpması sonucu çöp kamyonunun arkasında çöpleri toplamak için bulunan maktul …’ın iki … arasında sıkıştığı ve genel beden travmasına bağlı iç organ ve büyük damar laserasyonuna bağlı gelişen komplikasyonlar sonucu öldüğü anlaşılmaktadır.

3. Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi Başkanlığına ait 23.11.2016 tarihli otopsi raporunda;
“…Trafik kazası sonucu yaralandığı ifadesi ile 05/09/2016 tarihinde müracaat ettirildiği hastanede tedavi gördüğü sırada 23/09/2016 tarihinde vefat ettiği bildirilen, adli evrakın tetkikinden yakınlarının şahsın tedavi gördüğü hastaneden şikayetçi oldukları anlaşılan … oğlu 1980 doğumlu …’ın cesedine 23/09/2016 tarihinde, Adli Tıp Kurumu Antalya Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesi Otopsi salonunda yapılan otopsiden ve tetkiklerden elde edilerek yukarıya kaydedilen bilgi ve bulgular dikkate alındığında; Kesin ölüm nedeni ve diğer hususlarda tüm tıbbi evrakı, soruşturma dosyası ve otopsi görüntülerini içeren CD’nin gönderilmesi suretiyle Adli Tıp Kurumu 1. Adli Tıp İhtisas Kurulundan sorulmasının uygun olacağı…” kanaatinin bildirildiği; Adli Tıp Kurumu 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu Tarafından Düzenlenen 12.04.2017 tarihli Raporunda; maktulün ölümünün genel beden travmasına bağlı iç organ ve büyük damar laserasyonuna bağlı gelişen komplikasyonlar sonucu meydana geldiği, geçirmiş olduğu trafik kazası ile bağlantısının olduğu, ölümle eylem arasında illiyet bağının bulunduğu tespit edilmiş olduğu görülmektedir.

4.Trafik Kazası Tespit Tutanağında; kazanın oluşumunda sanığın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun (2918 sayılı kanun) 56/1-c maddesinde düzenlenen “önlerinde giden araçları güvenli ve yeterli bir mesafeden izlememek, yakın takip” kuralını ihlal ettiği, diğer … sürücüsünün bu kazada bir kural ihlalinin olmadığı; soruşturma aşamasında yapılan keşfe dayalı düzenlenen 14.10.2016 tarihli trafik bilirkişi raporu ile yargılama aşamasında yapılan keşfe dayalı düzenlenen 05.06.2017 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın oluşumunda sanığın 2918 sayılı Kanun’un 52/a maddesinde düzenlenen ” Kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak”, 52/b maddesinde düzenlenen “hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak”, 52/c maddesinde düzenlenen “diğer bir aracı izlerken yukarıdaki fıkrada belirlenen durumları göz önünde tutarak güvenli bir mesafe bırakmak” kuralı ile aynı Kanunun 84/d maddesinde düzenlenen “arkadan çarpma” kurallarının ihlal ettiğinden asli ve tam kusurlu olduğu, tanık …’in ise kusursuz olduğu tespit edilmiş olduğu belirlenmiştir.

5. Tanıklar .., …, …’nin anlatımları, kaza tespit tutanağı, kaza yeri krokileri, sanığın alkolsüz olduğuna ilişkin alkolmetre sonucu, sürücü belgesi detay bilgisi, olay yeri inceleme ve keşif zaptı, ölü muayene tutanağı, olay yerine ait fotoğraflar ve tutanaklar dava dosyasında bulunmaktadır.

6. Sanığın aşamalarda verdiği ifadelerinde, atılı suçlamaları kabul ettiği ve savunmasında özetle;
“Ben bu konuda daha önce ifade vermiştim o ifadem doğrudur aynen tekrar ederim, ben Antalya Kemer arası otobüs şoförlüğü yaparım, günde bu şekilde 2 veya 3 sefer atarım, o gün de tam hatırlamamakla birlikte sabah saat 7 suları gibi Antalya’dan Kemer’e sefere çıktım, Kemer’de yolcularımı indirdim, Kemer otogarına doğru yola çıktım, otogarda mola verdikten sonra saatimizi gelince tekrar Antalya’ya sefere çıkarız, olay esnasında aracımda hiç kimse yoktu, bizim otobüslerimizde muavin de olmaz, kaza esnasında otobüste sadece ben vardım, benim kullandığım otobüs arkadaşım olan …’in eşi … adına kayıtlıdır ancak işletmesini eşi olan … yapar, benim otobüsüm 27 kişilik otobüstür, bu otobüsün muayeneleri 1 senede bir olur ama 6 ayda bir bakıma sokarız, otobüsü bakıma … sahibi ile götürürüz, olay günü de kaza yapmadan yaklaşık 200 metre önce otobüsteki son yolcuyu indirdim, yolcuyu indirdiğim yer Deniz Caddesinde Vakıfbank Genel Merkezinin az ilerisindedir, yolcuyu indirdikten sonra ben yola devam ettim, o yolda park sorunu çok fazladır, olay günü de yoğun bir trafik vardı, ben otobüsü kullanırken çöp kamyonu önümde durdu, duracağını da farketmiştim, frene basmama rağmen frenim tutmadı, fren sertleşmişti, kornaya basacak kadar da vaktim kalmadı, o yol dar bir yoldur, sürat yapmak için de yer yoktur, bu sebeple çok hızlı gitmiyordum, tam hatırlamasam da 20 -30 km hızla anca gidiyordum, çöp kamyonuna doğrudan vurdum, ben kaza esnasında otobüs ve kamyon arasında birinin sıkıştığını hiç görmedim, olay ani gelişti, o anda şok oldum, otobüsten indikten sonra çöp kamyonu ile benim otobüsüm arasında birinin sıkıştığını gördüm, arada biri olduğunu görünce otobüsü hemen birkaç metre geriye aldım, çöp kamyonu ileriye alındı mı hatırlamıyorum, olay esnasında sadece kendi yaptığım hareketleri hatırlıyorum, çöp kamyonunun dörtlü flaşörlerinin yanıp yanmadığını hatırlamıyorum, kaza esnasında benim elimde hiçbir şey yoktu, ne cep telefonu ile oynuyordum, ne radyo ile oynuyordum, tamamen yola odaklanmış durumdaydım, çöp kamyonu yolun ortasında durmuştu, sağa doğru yanaşık durduğunu hatırlamıyorum, yol da zaten dar bir yoldu, hem sağda hem de solda park etmiş araçlar vardı, kaza esnasında çöp kamyonunun solundan yani karşı şeritten … gelip gelmediğni hatırlamıyorum ancak hatırladığım otobüsün sol tarafından yani benim arkamdan başka araçların geldiğini farkettim, bu sebeple ben aracımı sola doğru kıramadım, frene de bastım ancak fren tutmadı, şu anda otobüs çalışıyor, tamiri yapıldı, ambulans geldiğinde maktul yaşıyordu, bilinci de açıktı, konuşabiliyordu ancak neresine darbe aldığını hatırlamıyorum, ben daha sonra maktulun yattığı hastaneye gitmek istedim ancak maktulun kardeşi gelmemi istemedi ben de buna saygı duydum, ben de kendi kardeşimi gönderdim, maktule kan gerek oldu, tedarik ettik, elimden geldiğince yardım ettim, kamyonla benim aramda herhangi bir araba yoktu, motorlu taşıt da yoktu, yolun koşulları ve benim hızım ve çöp kamyonunun hızını göz önünde bulundurduğumuzda aramızda hatırladığım kadarı ile 60 metre kadar mesafe vardı, ben çöp kamyonunun sinyal yaktığını farketmedim, çöp kamyonunun stop lambalarının yanıp yanmadığını farketmedim ancak çöp kamyonunun durduğunu görünce durmak istedim ama duramadım, ben otobüsümün orta kısmı ile çöp kamyonuna çarpttım, başka söyleyecek bir husus yoktur, Beraatımı talep ediyorum. Ancak mahkeme aksi kanaatte ise lehime olan hükümlerin uygulanmasını ve belirlenecek hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep ediyorum, maktul ve yanında çalışan arkadaşı kaza esnasında çöp almıyorlardı, ben kaza esnasında çöp kamyonunun sağ arka tarafında herhangi birini görmedim, sol arka tarafında ölen arkadaşı gördüm ancak herhangi bir müdahalede bulunamadım, olay aniden gerçekleşti” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.

7.Ölenin eşi …’ın kendi adına ve çocukları adına her aşamada sanıktan şikayetçi olduğunu beyan ettiği ve Mahkemece 24.05.2017 tarihinde hakkında katılma kararı verildiği tespit edilmiştir.

8.Sanık …’a ait güncel adli sicil kaydı ve nüfus kaydı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden temin olunarak dava dosyasına eklenmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
1.Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin, 20.12.2017 tarihli ve 2017/2237 Esas, 2017/2934 Karar sayılı kararı ile;
“…Sanığın savunması, tanık beyanları, trafik kazası tespit tutanağı, mahallinde yapılan keşif, bilirkişi raporları, 1. Adli Tıp İhtisas Kurulunun raporu, ölü muayene tutanağı, otopsi tutanağı ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında; olay tarihinde sanığın sevk ve idaresinde bulunan… plakalı halk otobüsü ile seyir halinde iken önünde giden belediyeye ait … çöp kamyonuna arkadan çarpması sonucu çöp kamyonunun arkasında bulunan maktulün iki … arasında kalarak yaralandığı ve kaldırıldığı hastanede vefat ettiği anlaşıldığından sanığın taksirle bir kişinin ölümüne neden olma suçundan cezalandırılması gerektiği kanaatine varılmış, Dairemizce sanığın önünden giden araçları güvenli ve yeterli bir mesafeden takip etmeyip aradaki mesafeyi koruyamadığından kazanın meydana gelmesinde asli ve tam kusurlu olduğu kabul edilmiş, her ne kadar sanık hakkında Kemer 2. Asliye Ceza Mahkemesince temel ceza alt sınırdan bir miktar uzaklaşılarak 3 yıl olarak belirlenmiş ise de; iki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş şekli, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın taksire dayalı kusurunun yoğunluğu nazara alınmak suretiyle adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiğinden, sanığın asli ve tam kusurlu olarak bir kişinin ölümüne neden olmuş olması nazara alındığında alt sınırdan biraz daha fazla uzaklaşılarak cezalandırılması gerektiği kanaatine varıldığından…” gerekçeleri ile 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak sanık hakkında, 5237 sayılı Kanun’un 85 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin altıncı fıkrası ve 63 üncü maddesi gereğince 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, sürücü belgesinin 1 yıl süre ile geri alınmasına ve mahsuba karar verilmiştir.

2.Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesi tarafından yapılan duruşmada dinlenen,

Sanığın, “Ben daha önceki Kemer 2. Asliye Ceza Mahkemesindeki yapmış olduğum savunmamı aynen tekrar ediyorum, kazadan dolayı üzgünüm, avukatımın savunmamı yapmasını istiyorum, söyleyeceğim başka birşey yoktur” şeklinde beyanda bulunduğu,

Katılan …’ün, “Ölen … benim eşim olur, eşimin ölümüne neden olduğundan dolayı sanıktan hem kendi adıma hem de çocuklarım adına şikayetçiyim, en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyorum, maddi zararlarımız karşılanmamıştır, katılanlık kararımızın devam etmesini istiyorum.” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmaktadır.

IV. GEREKÇE
Yapılan inceleme neticesinde, Bölge Adliye Mahkemesinin oluş ve kabulünde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı görülmüştür.

Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri Yönünden;
1. Kusur Durumu Yönünden,
Olay tarihinde sanığın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı otobüs ile seyir halinde iken önünde giden belediyeye ait … çöp kamyonuna arkadan çarpması sonucu çöp kamyonunun arkasında bulunan maktulün iki … arasında kalarak yaralandığı ve kaldırıldığı hastanede öldüğü olayda; sanığın önünden giden araçları güvenli ve yeterli bir mesafeden takip etmeyip aradaki mesafeyi koruyamadığından kazanın meydana gelmesinde tamamen kusurlu olduğu, soruşturma aşamasında kolluk tarafından düzenlenen Kaza Tespit Tutanağı ile uyumlu Olay ve Olgular başlığı altında ayrıntılarına yer verilen bilirkişi raporlarının oluş ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, kusur durumunu kesin bir şekilde tespit ettiği anlaşılmakla, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamış olup, sanık müdafinin temyiz sebebi yerinde görülmemiştir.

2.Eksik İnceleme ve Araştırma İle Hüküm Kurulduğu Yönünden,
Oluş, dosya kapsamı, sanığın ikrarı, tanık anlatımları, ölen hakkında tanzim olunan adli muayene raporları ile ölü muayene tutanağı, Olay ve Olgular başlığı altında açıklanan bilirkişi raporları karşısında Mahkemece, dava dosyası tekemmül ettirilerek karar verildiği belirlendiğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamış olup, sanık müdafinin temyiz sebebi yerinde görülmemiştir.

3. Tayin Edilen Cezaya İlişkin Temyiz Sebebi Yönünden,
5237 sayılı Kanun’un 61 inci maddesinde yer verilen, suçun işleniş biçimi, sanığın taksirinin yoğunluğu, meydana gelen neticenin ağırlığı gibi ölçütler ile aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına belirtilen cezada orantılılık ilkesi dikkate alınarak, tamamen kusurlu sanık hakkında belirlenen temel cezanın sonuca etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılarak tayin edilmesi gerektiğinden, teşdiden hüküm kurulması, oluş ve dosya kapsamına uygun görüldüğünden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamış olup, sanık müdafiinin temyiz sebebi yerinde görülmemiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesinin, 20.12.2017 tarihli ve 2017/2237 Esas, 2017/2934 Karar sayılı kararında sanık müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca Kemer 2. Asliye Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilâmının bir örneğinin ise Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29.11.2023 tarihinde karar verildi.