Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/3886 E. 2021/8283 K. 25.11.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3886
KARAR NO : 2021/8283
KARAR TARİHİ : 25.11.2021

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : CMK’nın 231/11.maddesi gereğince hükmün açıklanması ile TCK’nın 179/2, 62/1, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, TCK’nın 179/2, 62/1. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair, Menemen 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/06/2015 tarihli ve 2015/322 esas, 2015/537 karar sayılı kararının 04/09/2015 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 09/12/2015 tarihinde yeniden TCK’nın 179/3-2. maddesinde tanımlanan trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediği ve İzmir 34. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 08/03/2016 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Menemen 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 31/10/2020 tarihli ve 2020/9 esas, 2020/129 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
5271 sayılı CMK’nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ”Basit Yargılama Usulü” başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ”Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.” şeklindeki düzenlemenin karar tarihinden önce yürürlüğe girdiği dikkate alındığında, gerekçeli kararda sanık hakkında basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin bir değerlendirme yapılmamasının, mahkemece zımnen uygulama yapılmayacağına ilişkin bir kabul olduğu anlaşılmakla, tebliğnamedeki bu hususta bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Bozma ilamına uyularak, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine; ancak,
Olay günü 1.52 promil alkollü vaziyette araç kullanarak trafik kazasına sebebiyet verdiği tespit edilen sanık hakkında TCK’nın 179/2. maddesi gereğince hüküm kurulmuşsa da, kamu davasının TCK’nın 179/3. maddesi uyarınca açıldığı ve sanığın alkollü olması sebebiyle bu madde kapsamındaki suç sübut bulduğundan, sanığın TCK’nın 179/3. maddesi yollamasıyla TCK’nın 179/2. maddesi uyarınca cezalandırılması gerekirken, TCK’nın 179/2. maddesi uyarınca hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün ikinci paragrafındaki “TCK 179/2.” ibaresinden önce gelmek üzere ”TCK’nın 179/3. maddesi delaleti ile” ibaresinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 25/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.