Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/3202 E. 2023/2454 K. 06.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3202
KARAR NO : 2023/2454
KARAR TARİHİ : 06.07.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2020/520 E., 2020/2260 K.
SUÇLAR : Taksirle öldürme
HÜKÜMLER : İstinaf başvurularının esastan reddi

İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir oldukları, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

Sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
A. Zonguldak 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14.11.2019 tarihli ve 2014/152 Esas, 2019/377 Karar sayılı kararı ile taksirle öldürme suçundan;

1. Sanıklar …, …, …, …, …, … hakkında; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 85 nci maddesinin ikinci fıkrası, 22 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi gereğince 6 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına
karar verilmiştir.

2. Sanık … hakkında; 5237 sayılı Kanun’un 85 nci maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesi gereğince neticeten hükmolunan 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezasının aynı kanunun 50 nci maddesinin dördüncü fıkrası delaleti ile birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca adli para cezasına çevrilmesine karar verilmiştir.

B. Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 19.12.2020 tarihli ve 2020/520 Esas, 2020/2260 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükme yönelik sanıklar müdafiilerinin ayrı ayrı, katılanlar Suat ve … vekilinin, katılan … vekilinin,katılan … vekilinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

C. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca tanzim olunan 01.06.2021 tarihli 2021/29501 sayılı, ”cezaların fazla olduğu, bilinçli taksir unsurların ne şekilde gerçekleştiğine ilişkin yeterli gerekçe gösterilmediği” gerekçeleriyle hükmün bozulması görüşünü içerir tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
1. Katılan … vekilinin temyiz istemi;
Cezaların az olduğuna, sanıkların olası kastla hareket ettiklerine ilişkindir.

2. Sanık … müdafiinin temyiz istemi;
Sanığın kusuru bulunmadığa, kazada mücbir sebep ile 3. kişilerin ihmalinin etkisi olduğuna, kaza tarihinde görevli olmadığına, cezaların fazla olduğuna, bilinçli taksir koşulları oluşmadığına ilişkindir.

3. Sanık … müdafiinin temyiz istemi;
Sanığın kusuru bulunmadığa, çatının söküm ve yapım işinde tasarrufu bulunmadığına, cezaların fazla olduğuna, bilinçli taksir koşulları oluşmadığına, bilirkişi raporlarının yetersiz olduğuna ilişkindir.

4. Sanık … müdafiinin temyiz istemi;
Sanığın kusuru bulunmadığına, vekaleten görev yaptığı dönemde yazılı hiçbir şikayet ve bildirim olmadığına, görev yaptığı sürede çatı sistemine hiçbir müdahale olmadığına, raporların yetersiz olduğuna, cezanın fazla olduğuna, ilişkindir.

5. Sanık … müdafiinin temyiz istemi;
Sanığın kusuru bulunmadığına, ilk süreçteki kesin kabul komisyonunda bulunmadığına, sadece iş yeri teslim alma tutanaklarında imzası bulunduğuna, projeye aykırı işlem olup olmadığını heyetçe incelediklerine, çatı sitemine sonradan yapılan müdahalenin kazaya etken olduğuna, cezanın fazla olduğuna ilişkindir.

6. Sanık … müdafiinin temyiz istemi;
Sanığın kusuru bulunmadığına, kesin baul komisyonunda yer almadığına, sadece iş yeri teslim alma tutanaklarında imzası bulunduğuna, uzmanlık alanındaki incelemeleri yaptığına, bilinçli taksir koşulları oluşmadığına ilişkindir.

7. Sanık … müdafiinin temyiz istemi;
Sanığın kusuru bulunmadığa, çatı projesine onay veren birimin Fen İşleri Müdürlüğü olduğuna, sanığın sadece ilk süreçteki kesin kabul komisyonunda bulunduğuna ve projeye uygunluğu denetlediğine, kazaya sonradan yapılan değişikliklerin neden olduğuna, bilirkişi raporlarının yetersiz olduğuna, cezaların fazla olduğuna, bilinçli taksir koşulları oluşmadığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;

A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
1. ”…. Zonguldak Merkez Soğuksu Mevkiinde bulunan Pazar Yeri inşaatının iki kısım halinde ihale edilerek 17.04.2004 tarihinde tamamlandığı, Pazar Yerinin yanında bulunan mülkiyeti Belediyeye ait alanda 01.05.2007-21.11.2008 tarihleri arasında yapılan “dükkan ve otopark yapım işi” nedeniyle Pazar Yerinin 5000 metrekarelik birinci bölümünün söküldüğü, daha sonra anılan yapım işinin yüklenicisi tarafından yeniden monte edildiği, ancak çatı sisteminin gerek sökümünde ve montajında yapılan teknik hatalar, gerek çevre şartları, gerekse çatıya esnaf tarafından müdahalelerde bulunulması nedenleriyle Pazar Yerini örten çatının 5600 metrekarelik kısmının 18.1.2012 tarihinde çöktüğü, olay sebebiyle 2 kişinin hayatını kaybettiği, 19 kişinin yaralandığı …”olayda; mahkemece sanıkların kusurlu olduğu kabul ve tespit edilmiş, sanıklar …, …, …, …, …, …’nın eylemlerinin bilinçli taksir düzeyinde olduğu, sanık …’nun eyleminin taksir düzeyinde kaldığı kabul edilerek uygulama yapılmıştır.

2. Katılanlar sanıklardan şikayetçi olduklarını beyan etmişlerdir.

3. Sanık …: ” …Ben 2004 yılı Nisan ayından 2004 yılı Ekim ayına kadar Fen işleri müdür vekili olarak görev yaptım. benim çöken çatıyla herhangi bir bağlantım olmamıştır, herhangi bir sorumluluğum yoktur, Ben, olaya konu pazaryeri inşaatı ile ilgili ancak pazaryerinin tümüyle ilgili olmayan emanet usulü yapılan bazı işler ve işyeri teslimlerinde geçici kabul komisyonlarında bulundum. İhaleye dayalı yaptırılan hiçbir işle ilgili geçici ya da kesin kabul komisyonunda bulunmadım…” şeklinde savunmada bulunmuştur.

4-Sanık … müdafii yazılı savunmasında: “… Müvekkil hernekadar fen işlerinde çalışmış ise de uzay çatı ile ilgili bir sorumluluğu bulunmamaktadır… Projeye uygun olarak uzay çatının montaj ve demontajının yapılmasında müvekkilimin herhangi bir kusuru olmadığı bilirkişi raporu ile de sabittir. Raporda açıkça montaj ve demontajı sırasında kusur olmadığı belirtilmiştir. Katlı otoparkın yapılması sonrasında pazarcı esnafının kullanmakta olduğu brandaların uzay çatı ayaklarına bağlanması ve hava koşulları sebebiyle bunların genişlemesi ve savrulması uzay çatı üzerinde baskı etkisi yaratmaktadır. Bu açıdan Pazar esnafının fiili davaranışları iş bu kazanın oluşumunda etkendir….” şeklinde savunmada bulunmuştur.

5. Sanık …:”Ben savunmamı yazılı olarak hazırladım, bunu öncelikle sunuyorum. 1996 yılında Belediye Başkanlığına ilk seçimlerden sonra 1998 yılında ihale yapıldı ve 2000 yılında tamamlandı, ikinci döneminde inşaat bitti ve hizmete açıldı, 2009 yılında yeniden göreve geldiğimde 2011 yılına kadar bu görevde kaldım. Benim belediye başkanlığı görevinde olmadığım 2004-2009 yılları arasında olaya konu pazar yeri yanında otopark inşaatı nedeniyle aksların kesilerek statik yapının bozulduğunu ve bu işin için herhangi bir proje yaptırılmadığını, kişisel ilişkiler yoluyla Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı … tarafından yaptırılmasının sağlandığını, dosyasındaki evraktan öğrendim. 2009 ve sonrası tarihlerde tarafıma çatı ile ilgili herhangi bir sorun getirilmiş değildir. Çatı ile ilgili herhangi bir talimatımın da olmamıştır, bu nedenle olayda bir sorumluluğum yoktur. Müteahhit firma Memoğlu inşaat benim talimatımla değil, kendiliğinden piyasa yapmak için pazar yerinin çatısını yeniden yapılması ile ilgili araştırmaya girişmiştir, bu konuda benimle bir görüşme olmamıştır… Meteoroloji raporunda belirtilen şiddetli rüzgar, uzay çatılarda kullanılmaması gerektiği halde, pazarcı esnafı tarafından kullanılan çadırların yelken görevi yaparak baskıyı artırmıştır,Meydana gelen kaza, ölüm ve yaralanmalar benim herhangi bir eylemine bağlı olarak gerçekleşmemiş, yoğun yağışın olduğu günlerde pazar yerinin açtırılmaması gerekirken, buna dikkat edilmemesiyle bu sonuç doğmuştur, benim olayla bir illiyet bağım bulunmamaktadır, beraatimi isterim” şeklinde savunmada bulunmuştur.

6. Sanık …: “İnşaat sektöründe müteahhit olarak yaklaşık 40 senedir faaliyet göstermekteyim… Olayla ilgili olarak hiçbir kusurum ve ihmalim bulunmamaktadır, meydana gelen bu üzücü olayın gerçekleşmesindeki en büyük sebep aşağıda da ayrıntılı bir şekilde izah edeceğim üzere 2007- 2008 yılı arasında yapılan dükkân ve otopark inşaatı sebebi ile uzay çatı sistemine müdahale edilmesidir. 2000 yılında teslim ettiğim uzay çatı, senelerce sorunsuz bir şekilde kullanılmıştır. Zonguldak Belediyesi, Pazaryerinde dükkân ve otopark inşaatını, 2007-2008 yılı arasında ihale etmiş ve Emek İnşaata yaptırmıştır. Bu inşaatın yapımı sırasında, yapmış olduğum uzay çatının, yapılan dükkan ve otopark inşaatına engel olduğu iddiası ile uzay çatının bir kısmı ve iki direği sökülerek başka yere yerleştirilmiştir. Bu söküm sırasında ne projeyi yapan ne de uzay çatıyı yapan firma haberdar edilmiştir. Bu söküm esnasında ortaya çıkan bazı sakıncalı durumlar Pazar yerindeki esnaf tarafından görülmüştür. Bu durum fen işleri müdürüne ve belediye başkanına iletilmiştir. Fen işleri müdürü, 2009 yılında beni arayarak çatıda oluşan bu durumun düzeltilmesi için yardımcı olmamı, Zonguldak’a gelmemi istemiştir. Zonguldak’a giderek çatıda bu direklerin sökülmesinden ötürü hasar meydana geldiğini gördüm ve bu söküm işinin teknik olarak yapılmasını gerektirecek bilimsel bir rapor ve araştırma olmadan işin yapımının hatalı olduğu, kısmen sökülen uzay çatı sisteminin projenin tamamında sistemin dengesini bozduğunu ve yıkılma sürecinin öncesinde meydana gelen cıvata kesilmeleri ve somun düşmelerinin başlamasının soruna neden olacağı, uzay çatı sisteminde yapılacak değişiklerde çatının bir bütün olarak ele alınması gerektiği hususlarına dikkat belirterek acilen bu hasarın giderilmesi gerektiğini söyledim. Belediye hemen keşif yapılmasını istedi. Ben de uzay çatı işinde uzman olan ak işin yapımı için keşif hazırlattırdım. Belediye başkanı …, bunu yapacak bütçenin olmadığını söyleyerek işin yapımına onay vermedi. Buna rağmen işin acilen yapılması gerektiğini söyleyip Zonguldak’tan ayrıldım…” demiştir.

7. Sanık … müdafi tarafından sunulan yazılı savunmasında: “…Müvekkil … pazaryeri uzay çatı proje ve imalatının hiç bir bölümü ile ilgili kesin kabul komisyonlarında yer almamaktadır… Projenin devamı olarak emaneten yaptırılan bölümlerin bir kısmında emanet komisyonu ve işyeri teslimatında görev alan müvekkil bu bölümlerin kesin kabulleri için kurulan heyetlerde de görevli değildir. ..Yapılan işin idarece tesliminde yer alan müvekkil idarenin kontrol mühendisi olarak görevlendirmiş olduğu işin her aşamasında yüklenici firma ve yapılan işi takip, kontrol ve denetleyen, işin kontrolünden sorumlu kontrol mühendisi olan Merhum …ün kontrol ve denetim raporlarında yer alan uygun görüşüne ve Fen İşleri Müdürü …’nun Başkanlığa talebi üzerine kurulan işyeri teslim alma komisyonunda görev almış ve yerinde yapmış oldukları tespit ve değerlendirmelere göre işi Belediye adına almışlardır. Ancak bu kesin kabul değildir, sadece yapılan isin teslim alınmasıdır….” şeklinde savunmada bulunmuştur.

8. Sanık …: “Ben 18/11/2008 ve 13/04/2010 tarihleri arasında belediye Fen işleri müdürlüğü görevini yaptım. Görevde bulunduğum süre içerisinde gerek esnaf birlikleri, gerekse resmi hiçbir kurumdan pazaryeri ile ilgili bir sıkıntı olduğu bildirilmemiştir. Görevde bulunduğum süre içerisinde pazaryeri ile ilgili herhangi bir tasarrufta bulunmadım, ben olay tarihinde mühendis kadrosuna geçmiştik, çatıya su sıkılması hususunda bir bilgiye sahip değilim” şeklinde savunmada bulunmuştur.

9. Sanık …: “Fen işleri Müdürü …’linin izne çıkması nedeniyle bana vekaleten izin süresince görev verilmiştir, bu dönem tam tarihini hatırlamıyorum 2004-2009 yıllarında görev yapan belediye dönemindedir. Herhangi bir resmi görevlendirmem olmadığı halde fiilen Fen İşleri Müdürlüğü yapmaya devam ettim, dolayısıyla benim bir sorumluluğum yoktur, Uzay Çatının, akslarının kesilmesi işi ile ilgili müteahhit firma ile görüşme yapan ilgili belediye başkanı ve belediye başkan yardımcısıdır, bu konu ile ilgili bana bilgi verilmemiştir ve benim bir görüşmem olmamıştır, müteahhit firma ile ilgim yoktur. Demontaj olarak belirttiğim aksların kesilmesi olayı ile ilgili olarak müteahit firma, yani otopark inşaatının müteahhiti, bu işi yapacak ekibi ve malzemesi olmadığını belirttiği için Emek İnşaat ile haricen yapılan görüşmeler sonucunda anlaşılarak Ekşioğlu inşaat firmasına başkan yardımcısı … tarafından yapılan görüşmeler sonucunda demontaj işi yaptırılmıştır, bu işle de benim herhangi bir katkım yoktur, bu iş de …’in belirttiği gibi bedelsiz olarak …’e yaptırılmıştır” şeklinde savunmada bulunmuştur.

10. 4483 sayılı Kanun hükümleri uyarınca soruşturma izni talep edildiği, İçişleri Bakanlığı’nca yapılan ön inceleme sonunda sanıklar …, …, …, …, … ve …’ soruşturma izni verildiği, İçişleri Bakanlığı’nın bu sanıklar yönünden verdiği soruşturma iznine vaki itirazların Danıştay 1.Dairesi’nin 2013/992-2013/1250 sayılı kararı ile reddolunduğu ve kesinleşti anlaşılmıştır.

11. Mimar Bilirkişi Şafak Uslu, İnşaat Yüksek Mühendisi…., Makine Mühendisi bilirkişi ……tarafından düzenlenen 01/02/2012 tarihli bilirkişi raporunda, Zonguldak Cumhuriyet Savcılığınca İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı aracılığı ile alınan İnşaat Mühendisi…., Mimar …., Makine Mühendisi … tarafından düzenlenen 13/11/2012 tarihli bilirkişi raporunda, İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr…, İnşaat Fakültesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. ….., İnşat Fakültesi Öğretim Elamanı, Araştırma Görevlisi … tarafından düzenlenen 24/08/2016 tarihli bilirkişi raporunda ve Dokuz Eylül Üniversites Mühendislik Fakültesi inşaat Mühendisliği Bölümü Doç. Dr….., Dokuz Eylül Üniversite Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Dr. …..ın 09/02/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ”Çatı imalatının 4 ayrı kısımda yapıldığı, bir kısma ilişkin projede 4 adet mesnet kullanıldığı, ancak imalat aşamasında her mesnet için ayrı kolon yapılmadığı, tek kolonda birleştirildiği, çatı sisteminin kesin kabulü yapılırken bu duruma dikkat edilmediği, çatı sisteminin kesin kabulünden sonra dükkan ve otopark yapım işi nedeniyle çatı sisteminin kısmen sökülüp yeniden kurulduğu, ancak bu durumun ayrı çözümlenip tek bir proje gibi imalat yapılmak suretiyle çekme ve itme dengeleri değişen sistemin kararlılığını bozduğu, böyle bir sistemin aynı anda sökülüp aynı anda montajının yapılması gerektiği, sistemin çalışmasında hayati öneme haiz küre ve civata bağlantılarının tekniğine uygun yapılmadığı, bazı boruların küreye doğrudan kaynak yolu ile kaynatıldığı ve arada civata bulunmadığı, bunun da sistemin esnekliğini bozarak itme-çekme kuvvetlerinin düzenli çalışmamasına neden olduğu hususlarının belirtildiği, dolayısıyla çatı sisteminin gerek ilk yapımında gerekse sökülüp tekrar montajında bir takım hatalar bulunduğu, ayrıca sisteme müdahaleler olduğu halde bunların giderilmediği, ortaya çıkabilecek zararların önlenmesi bakımından gerekli tedbirlerin alınmadığı, sistemin kesin kabulü yapılırken belirtilen hususlara dikkat edilmediği, imalatların belediye kontrol heyeti, geçici kabul heyeti ve kesin kabul heyeti tarafından kabul edilmeyerek tutanak ile reddedilmesinin gerektiği, yapının kesin kabulünün gerçekleştirildiği göz önüne alındığında yukarıda sayılan belediye kontrol heyeti, geçici kabul heyeti ve kesin kabul heyeti üyelerinin ve imalatı yapan müteahhidin kusurlu olduğu görüşüne varıldığı, “Pazaryeri Dükkan ve Otopark Yapılması Yapım İşi”nin devamı esnasında inşaat sahasına denk gelen uzay çatı örtüsünün demontajının ihalesiz olarak yaptırıldığının belirtildiğinin görüldüğü, mevcut çatıda plansız ve projesiz olarak gerçekleştirilen demontajın çatının statik iç kuvvetlerini değiştireceği ve buna bağlı olarak kesitlerin bazılarında yetersizlikler oluşturabileceğinin açık olduğu, çatı taşıyıcı sistem planını değiştirecek bu kapsamda detaylı bir tadilatın projesiz yapılmasının ilim ve fen açısından çok sakıncalı olduğu, çatının 2012 yılında çöktüğü gözönüne alındığında yapılmış olan bu çatı taşıyıcı sistemini değiştiren kapsamlı tadilatın önemli bir etkisinin olduğu, söz konusu kapsamlı tadilatı yapan müteahhit firmanın statik açıdan oluşacak olumsuzlukları belediyeye yazılı olarak bildirmesi ve projesiz olarak bu işi yapmamasının gerektiği; ancak bu hususta müteahhit firmanın herhangi bir yazılı itirazına rastlanılmadığı. Bu nedenle, söz konusu tadilatın yaptırılmasında yetki ve imzası bulunan tüm belediye yetkililerinin, kabul heyeti üyelerinin ve işi yapan müteahhit firma yetkililerinin kusurlu olduğu” kanaatleri bildirilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
İlk derece mahkemesinin oluşa ilişkin kabulünde, uygulamasında bir isabetsizlik görülmeyerek istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
İlk derece Mahkemesince Doç. Dr. H……. ve Öğr. Gör. Dr……ın hazırlamış olduğu 09.02.2018 tarihli bilirkişi raporunda kusurlu oldukları belirtilmesine rağmen ikinci yapılan pazar yeri dükkan ve otopark işinde, haklarında soruşturma yapılmayan Belediye kontrol heyeti üyeleri, geçici kabul heyeti üyeleri, kesin kabul heyeti üyeleri, uzay kafes çatı sisteminin tadilatının yaptırılmasında yetki ve imzası bulunan tüm belediye yetkilileri ve işi yapan mütahit firma yüklenicisi Emek İnş. Ve Tic. Ltd. Şti. (…) hakkında, suç duyurusunda bulunulduğu, aralarındaki irtibat ve sonucun incelenen dosyadaki sanıkların hukuki durumlarını etkileyebilecek olması nedeniyle, suç duyurusu neticesinde dava açılması halinde incelemeye konu dava dosyası ile birleştirilerek ve gerekmesi halinde tarafların kusur durumuna ilişkin alanında uzman bilirkişilerden yeniden rapor alınması suretiyle yargılama yapılması, anılan kişiler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesi durumunda ise dosyanın denetime olanak verecek şekilde işbu dosya arasına alınarak, mevcut dosyadaki sanıklar …, …, …, …, … ve …’nın hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, eksik incelemeye ve yetersiz gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde hükmü kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesinin, 09.12.2020 tarihli ve 2020/520 Esas, 2020//2260 Karar sayılı kararına yönelik sanıklar müdafilerinin ve katılan vekilinin temyiz istekleri yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca takdîren Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.07.2023 tarihinde karar verildi.