YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/3089
KARAR NO : 2022/6215
KARAR TARİHİ : 04.10.2022
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hükme yönelik, … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 04.10.2017 tarihli, 2017/1222 Esas, 2017/2103 Karar sayılı “… 6. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.03.2017 tarih, 2016/366 Esas, 2017/82 Karar sayılı kararının kaldırılarak, davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 25.168,93 TL maddi, 58.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine” ilişkin karar davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Davacı vekilinin temyiz istemi yönünden;
Silahlı örgüt suçundan 09.02.2012 – 26.09.2014 tarihleri arasında 960 gün gözaltında ve tutuklu kalıp beraat eden davacının, 50.000,00 TL maddi, 150.000,00 TL ıslah ile artırılarak 200.000,00 TL manevi tazminat talebinde İlk Derece Mahkemesince 25.726,40 TL maddi, 75.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi üzerine hükmün sadece davalı tarafça istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, 25.168,93 TL maddi, 58.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiş olup,
Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 41.530 TL olduğu ve davacının reddedilen tazminat miktarının 17.557,47 TL olması nedeniyle hükmün davacı açısından kesin oluğu görülmekle;
6100 sayılı HMK’nın 24.11.2016 tarih ve 6763 sayılı Kanunun 42’nci maddesi ile değişik 362. maddesinin 1/a bendinde yer alan temyiz sınırı ve reddedilen tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle, davacı vekilinin temyiz istemlerinin CMK’nın 298. maddesi gereğince isteme aykırı olarak REDDİNE;
2-Davalı vekilinin temyiz istemi yönünden;
Tazminat talebinin dayanağı olan … 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/294 Esas – 2016/214 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının silahlı örgüt suçundan 09.02.2012 – 26.09.2014 tarihleri arasında 960 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 06.09.2016 tarihinde kesinleştiği, gözaltı ve tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK’nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu,
Davacının 50.000,00 TL maddi, 150.000,00 TL ıslah ile artırılarak 200.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, İlk Derece Mahkemesince 25.726,40 TL maddi, 75.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi üzerine hükmün sadece davalı tarafça istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, duruşma açılıp, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, 25.168,93 TL maddi, 58.000,00 TL manevi tazminatın 10.02.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
Davacı tarafın dava dilekçesinde hükmedilecek tazminatlara gözaltı tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini talep ettiği ve dosya kapsamında yer alan gözaltı tutanağına göre davacının 09.02.2012 tarihinde gözaltına alındığı görülmekle, bu tarihten itibaren yasal faize hükmedilmesi yerine 10.02.2012 tarihinden yasal faize hükmedilmesi temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamış olup;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin davanın reddedilen kısmı bakımından davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine dair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan “24.811,70” TL yerine, bu miktarın üstünde kalacak şekilde “25.168,93” TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
2-Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 09.05.2018 tarihli, 2017/13-1818 Esas, 2018/1025 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, dava dilekçesinde talep edilen manevi tazminat miktarının ıslah yolu ile artırılamayacağı gözetilmeksizin, davacı vekilinin 16.03.2017 tarihli dilekçe ile manevi tazminat miktarının 150.000,00 TL artırılarak 200.000,00 TL olarak ıslah edilmesine yönelik talebi kabul edilerek, davacı lehine 12.10.2016 tarihli dava dilekçesindeki manevi tazminat talebini aşacak şekilde manevi tazminata hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak, … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 04.10.2017 tarihli, 2017/1222 Esas, 2017/2103 Karar sayılı “davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne” dair hükmünün 5271 sayılı CMK’nın 302/2. madde ve fıkrası uyarınca BOZULMASINA; bozma kararı doğrultusunda işlem yapılmak üzere 5271 sayılı CMK’nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/2. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için … Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE; 04.10.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.