Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/2241 E. 2021/7021 K. 18.10.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/2241
KARAR NO : 2021/7021
KARAR TARİHİ : 18.10.2021

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan şüpheli … hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda, sanığın 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 179/2, 52/2 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250/4. maddeleri gereğince 900,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanun’un 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Tavşanlı Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 17/06/2020 tarihli ve 2020/1971 soruşturma, 2020/381 esas, 2020/21 sayılı seri muhakeme usulüne dair talepnamenin iadesine ilişkin Tavşanlı 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/06/2020 tarihli ve 2020/194 esas, 2020/410 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250/1. maddesinde yer alan, “Soruşturma evresi sonunda aşağıdaki suçlarla ilgili olarak kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmediği takdirde seri muhakeme usulü uygulanır:
a) Türk Ceza Kanununda yer alan;
..3. Trafik güvenliğini tehlikeye sokma (madde 179, ikinci ve üçüncü fıkra),…” şeklindeki, Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliğinin 8/4. maddesinde yer alan, ”Kamu davası açılması için yeterli şüphe oluşturacak delil elde edilmesi üzerine kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmediği takdirde, seri muhakeme usulü uygulanır.” şeklindeki, anılan Yönetmeliğin 14. maddesinde yer alan, “Mahkeme, eylemin seri muhakeme usulü kapsamında olduğu, bu usulün şüpheliye Kanunda öngörülen koşullar çerçevesinde teklif edildiği ve şüphelinin bu teklifi müdafii huzurunda özgür iradesiyle kabul ettiği kanaatine varırsa talepte belirlenen yaptırım doğrultusunda hüküm kurar.” şeklindeki ve aynı Yönetmeliğin 13/4. maddesinde yer alan, “Mahkemece, isnat olunan suçun seri muhakeme usulü kapsamında olmadığı veya Kanunun 250 nci maddesinin üçüncü fıkrasında belirtilen şartların gerçekleşmediği kanaatine varılması hâllerinde talep reddedilir. Bu durumda, dosya Cumhuriyet başsavcılığına gönderilir ve soruşturma genel hükümlere göre sonuçlandırılır.” şeklindeki düzenlemeler karşısında,
Her ne kadar Tavşanlı 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/06/2020 tarihli kararı ile; 5271 sayılı Kanunun 250/1. maddesi gereğince sanık hakkında öncelikle anılan Kanunun 171/2. maddesine göre kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesinin şüphelinin daha lehine olduğu, ancak sabıka kaydı bulunmayan şüpheli hakkında anılan Kanunun 171/2. maddesi uygulanmadan ve uygulanmama sebebi somut gerekçelerle belirtilmeden talepname düzenlenmiş olduğundan belirtilen eksikliğin giderilmesi ve şüpheli hakkında öncelikle 5271 sayılı Kanunun 171/2. maddesinin uygulanması gerekliliği nedeniyle talepnamenin iadesine karar verilmiş ise de;
Somut olayda, Tavşanlı Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 17/06/2020 tarihli ve 2020/1971 soruşturma sayılı seri muhakeme bilgilendirme tutanağı ile seri muhakeme teklif ve kabul tutanaklarının usulüne ve mevzuat hükümleri kapsamında hukuka uygun olduğu, şüpheli tarafından işlendiği iddia edilen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun seri muhakeme usulü kapsamında olduğu, anılan suçun tehlikeliği, trafik kazasına neden olma ihtimali, ülkemizde meydana gelen ölümlü trafik kazalarının birçoğunun alkollü araç kullanma nedeniyle meydana geldiği, alkol miktarının da yüksekliği göz önüne alındığında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararından daha faydalı olacağı ve bu nedenle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verme yetkisi ve takdirinin de Cumhuriyet savcısında olduğu, nitekim Tavşanlı Cumhuriyet Başsavcılığınca gerek 2020/1971 soruşturma sayılı dosyada yer alan kabul ve teklif tutanaklarında, şüphelinin bir daha suç işlemeyeceği konusunda geçmiş kişiliği ve görünen hali itibariyle olumlu yönde kanaat oluşması, adli sicil kaydının bulunmaması ve sonuç cezanın adli para cezası olması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinin belirtilmiş olduğu, bu haliyle değerlendirildiğinde Cumhuriyet savcısının takdir yetkisinde olan bir durumun talepname düzenlenmesinin iade sebepleri arasında sayılmadığı gözetilmeden, talepnamenin iadesine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle,
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 16/02/2021 gün ve 94660652-105-43-10995-2020-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak tebliğ kılınmakla;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan şüpheli hakkında Tavşanlı Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen, seri muhakeme usulüne dair talepnamede şüphelinin 179/3-2, 50/3, 50/1-a, 52/2-4 ve CMK’nın 250/4 maddeleri uyarınca 900,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasının ve CMK’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece “her ne kadar şüpheli hakkında belirlenen hapis cezasından çevrilme adli para cezasının CMK’nın 231/5. maddesi gereğince Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı verilmesi talep edilmiş ise de; CMK’nın 250/1. Maddesi gereğince şüpheli hakkında öncelikle CMK’nın 171/2 maddesine göre kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararı verilmesinin değerlendirilmesi gerektiği, zira CMK’nın 171/2. maddesinin şüphelinin daha lehine olduğu, ancak sabıka kaydı bulunmayan şüpheli hakkında CMK’nın 171/2. Maddesi uygulanmadan ve uygulanmama sebebi somut gerekçelerle belirtilmeden talepname düzenlenmiş olduğu anlaşıldığından belirtilen eksikliğin giderilmesi ve şüpheli hakkında öncelikle CMK’nın 171/2. maddesinin uygulanması gerekliliğinin değerlendirilmesi” nedeniyle talepnamenin iade edildiği, Tavşanlı Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 17/06/2020 tarihli ve 2020/1971 soruşturma sayılı seri muhakeme bilgilendirme tutanağı ile seri muhakeme teklif ve kabul tutanaklarının usulüne ve mevzuat hükümleri kapsamında hukuka uygun olduğu, şüpheli tarafından işlendiği iddia olunan trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun seri muhakeme usulü kapsamında olması ile kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmeden talepname düzenlenmesinin iade sebepleri arasında sayılmamasının yanı sıra mahkemece düzenlenen seri muhakeme inceleme tutanağında, sanık müdafinin hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesini talep ettiklerini beyan etmesi, CMK’nın 171. maddesinde düzenlenen kamu davasının açılmasının ertelenmesi kararının savcının takdirinde olması nedenleri ile Tavşanlı Cumhuriyet Başsavcılığının 17/06/2020 tarihli talepnamesinde belirtilen yaptırım doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken, talepnamenin iadesine karar verilmesinde isabet görülmediğinden;
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği, incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Tavşanlı 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/06/2020 tarihli ve 2020/194 Esas 2020/410 Karar sayılı kararına yönelik kanun yararına bozma talebinin kabulü ile, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 18/10/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.