Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/2222 E. 2021/5023 K. 21.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/2222
KARAR NO : 2021/5023
KARAR TARİHİ : 21.06.2021

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 34.399,31 TL maddi, 34.300,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Tunceli Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/268 Esas – 2016/29 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 23.05.2012-30.09.2015 tarihleri arasında 1225 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 08.03.2016 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK’nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Gerekçeli karar başlığında, ”Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat” olan dava türünün, ”Yakalama veya Tutuklama Sonrası KYO veya Beraat Kararı Verilmesi Halinde Tazminat” olarak yazılması, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir.
Davacının 200.000,00 TL maddi, 200.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 34.399,31 TL maddi, 34.300,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmiş olup,
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması, temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamış, tebliğnamede hükmedilen manevi tazminatın yüksek olduğu gerekçesiyle bozma isteyen görüşe de iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Davacının 23.05.2012-30.09.2015 tarihleri arasında gözaltında ve tutuklu kaldığı süreye ilişkin olarak tazminat talebinde bulunulduğu dikkate alınarak, belirtilen tarih aralığına ilişkin olarak 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplama yapılarak 33.899,16 TL’nin maddi tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, brüt asgari ücret üzerinden hesaplanan hatalı bilirkişi raporunun hükme esas alınması suretiyle maddi tazminatın fazla tayini,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükm fıkrasının (1) numaralı bendinde bulunan maddi tazminat miktarının 33.899,16 TL’ye indirilmesi ve buna göre değişen toplam tazminat miktarı dikkate alınarak hüküm fıkrasının (3) numaralı bendinde bulunan vekalet ücreti miktarının da 7.851,9 TL’ye indirilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.