YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/215
KARAR NO : 2022/3281
KARAR TARİHİ : 25.04.2022
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Ardahan Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/10 Esas – 2014/71 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacı hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma, rüşvet alma ve görevi kötüye kullanma suçlarından yargılama yapılarak beraatine karar verildiği, beraat hükmünün 19.06.2014 tarihinde kesinleştiği, davacının 06.07.2006 – 29.09.2006 tarihleri arasında 85 gün gözaltında ve tutuklu kaldığının belirtildiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK’nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 10.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 20.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
Gerekçeli karar başlığında, ”Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat” olan dava türünün ”5271 Sayılı Yasanın 141 ve devamı maddelerine göre tazminat istemi” olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- Davacı hakkında düzenlenen gözaltı, tutuklamaya sevk, sorgu, tutuklama ve tahliyeye ilişkin tüm tutanak, müzekkere ve belgelerin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde onaylı birer sureti temin edilip dosya içine alınarak, davacının hangi suç ya da suçlardan tutuklandığı belirlenip, tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihleri ceza infaz kurumundan sorularak infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
a- Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda çok fazla manevi tazminata hükmolunması,
b- Davacı vekilinin dava dilekçesinde talep edilen tazminat miktarlarına tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz talep etmesine rağmen, davacı lehine gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faize hükmedilerek taleple bağlılık ilkesine aykırı hareket edilmesi,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25.04.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.