YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/1943
KARAR NO : 2022/8365
KARAR TARİHİ : 10.11.2022
Mahkemesi:Ağır Ceza Mahkemesi
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:I-Katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde; Katılan vekilinin yüzüne karşı 11/12/2020 tarihinde verilen hükmün, katılan vekili tarafından CMUK’un 310/1.maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra 28/12/2020 tarihinde temyiz edildiği anlaşılmakla, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince, katılan vekilinin temyiz isteminin tebliğnamedeki isteme aykırı olarak REDDİNE,
II-Sanık müdafinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Olay günü saat 19.05 sıralarında, sanığın sevk ve idaresindeki kamyon ile meskun mahal dışında, gece vakti, asfalt kaplama iki yönlü yolda seyir halinde iken, olay mahalline geldiğinde karşı yönden gelen ve virajı alamayan sürücü …’in sevk ve idaresindeki otomobil ile çarpışması sonucu, sürücü … ve aynı araçta yolcu olarak bulunan … ve … olmak üzere toplam üç kişinin öldüğü, mahkemece hükme esas alınan … Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 30/04/2020 tarihli raporuna göre, kazanın meydana gelmesinde sanığın tali kusurlu olduğunun kabul ve tespit edildiği olayda; Bozma ilamına uyularak yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin tali kusurlu olan sanık hakkında teşdiden uygulama yapıldığına, hükmedilen ceza miktarının hak ve … kurallarına uymadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-5237 sayılı TCK’nın 53/6. maddesinde, belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkumiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebileceği düzenlendiği; sanığın sürücü belgesi bilgilerinin incelendiğinde, aynı belge numarası adı altında hem C sınıfı hem de B sınıfı sürücü belgesinin bulunduğu, sanık hakkında bu madde hükümlerinin uygulanmasına karar verilirken, yargılamaya konu kazayı idaresindeki kamyon ile yaptığı ve bu nedenle sanığın somut olaya konu taksirle öldürme suçu sebebiyle sadece C sınıfı sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilmesi gerekirken, B sınıfı sürücü belgesinin ilgili madde hükmünün amacına aykırı şekilde geri alınmasına karar verilmesi,
2-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2017/463 Esas, 2018/20 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarih, 2015/962 Esas, 2018/16 Karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK’nın 52/4. maddesindeki ihtarat ile yetinilmesi yerine, infazı kısıtlar biçimde 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesinin de uygulanması,Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün (4) numaralı bendinde yer alan “17.04.1985 gün” ve “B sınıfı” ibarelerinin hükümden çıkarılarak yerine, “C sınıfı” ibaresinin yazılması, hükmün (6) numaralı bendinden 5275 sayılı Kanunun 106-3. maddesinin uygulanmasına ilişkin cümlenin hükümden çıkarılması ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10/11/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.