Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2021/1312 E. 2021/6211 K. 23.09.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/1312
KARAR NO : 2021/6211
KARAR TARİHİ : 23.09.2021

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanması ile; 2863 sayılı Kanunun 67/2, TCK’nın 62/1, 52/2-4 maddeleri gereğince mahkumiyet

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık, katılan vekili ve mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, 2863 sayılı Kanunun 67/2, 75, TCK’nın 62/1, 52/2-4, 53. maddeleri gereğince 1 yıl 11 ay 10 gün hapis ve 1660 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair Tarsus 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/01/2011 tarihli ve 2010/634 esas, 2011/28 karar sayılı kararının 10/02/2011 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 04/10/2011 tarihinde 4733 sayılı Kanuna aykırılık suçunu işlediği ve Adana 18. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 22/04/2015 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Tarsus 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 24/05/2016 tarihli ve 2015/538 Esas, 2016/403 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141 ve 5271 sayılı CMK’nın 34. maddeleri uyarınca bütün mahkeme kararlarının, karşı oy da dahil olmak üzere gerekçeli olarak yazılması zorunludur. Hükmün gerekçeyi ihtiva etmemesi ise 1412 sayılı Kanunun 308/7 ve 5271 sayılı CMK’nın 289/1-g bendi uyarınca hukuka kesin aykırılık halini oluşturacaktır. Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanununun 230. maddesi uyarınca, hükmün gerekçesinde, suç oluşturduğu kabul edilen eylemin gösterilmesi, bunun nitelendirmesinin yapılması, Ceza Kanununda öngörülen sıra ve esaslara göre cezanın ve ayrıca cezaya mahkûmiyet yerine veya yanı sıra uygulanacak güvenlik tedbirinin belirlenmesi, cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine ya da ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususa ilişkin istemlerin kabul veya reddine dair dayanakların gösterilmesi zorunludur. Gerekçe, hükmün dayanaklarının, akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun açıklamasıdır. Bu nedenle, gerekçede hükme esas alınan veya reddedilen bilgi ve belgelerin belirtilmesi ve bunun dayanaklarının gösterilmesi, bu dayanakların da, geçerli, yeterli ve yasal olması gerekmektedir. Bu itibarla keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, sağlıklı bir denetime olanak sağlamak bakımından, hükmün gerekçeli olmasında zorunluluk bulunmakta olup, incelenen dosya kapsamında; bu ilkelere uyulmadan sanığa atılı suçun ne olduğu ve sübut delilleri irdelenmeksizin yalnızca hükmün açıklanmasının koşullarının oluştuğuna yönelik tartışma içerir ancak delil tartışılması içermeyen kararla gerekçesiz olarak yazılı şekilde hükmün kurulması;
Kanuna aykırı olup, sanığın, katılan vekilinin ve mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 23/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.