YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2021/10735
KARAR NO : 2023/1056
KARAR TARİHİ : 03.04.2023
MAHKEMESİ:Ağır Ceza Mahkemesi
Mahkemece bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun’la yapılan değişiklikten önceki 427 nci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 142 nci maddesinin sekizinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Davacı vekili 18.07.2014 tarihli dava dilekçesinde özetle; “Öğretmen olan müvekkil hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilen … Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/608 soruşturma sayılı dosyası kapsamında 4 gün gözaltında kalması, yapılan soruşturmada haklı gösterecek hiçbir sebep bulunmamasına rağmen hakkında telefon dinleme, teknik ve fiziki takip yapılması, oturduğu evin darmadağın edilmesi sebepleriyle oluşan 1,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte müvekkile ödenmesini talep ederiz.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
2. Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
3. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 03.05.2016 tarihli ve 2014/294 Esas, 2016/181 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
4. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 03.05.2016 tarihli ve 2014/294 Esas, 2016/181 Karar sayılı kararının davacı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 25.01.2021 tarihli ve 2019/2007 Esas, 2021/588 Karar sayılı ilâmı ile; tazminat talebinin dayanağı olan … Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/608 soruşturma sayılı dosyası kapsamında davacı hakkında üzerine atılı silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 22.07.2013 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, kararın kesinleştiği, kararın içeriğinde 5271 sayılı Kanun’un 141 inci maddesinin ikinci fıkrası ve 232 nci maddesinin altıncı fıkrasında belirtildiği şekilde tazminat hakkının bulunduğunun, başvuru mercinin ve süresinin bildirilmediği dikkate alınarak, davanın 5271 sayılı Kanun’un 142 nci maddesinin birinci fıkrasında öngörülen bir yıllık hak düşürücü süre içinde 18.07.2014 tarihinde açıldığı gözetilerek esas hakkında karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde üç aylık süre içinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi, nedenleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
5. Hukukî Süreç başlığı altında (4) numaralı paragrafta ayrıntılarına yer verilen Yargıtay bozma ilâmına uyulmasına karar verilmediği ancak gereklerinin yerine getirildiği anlaşılmıştır.
6. … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.07.2021 tarihli ve 2021/198 Esas, 2021/461 Karar sayılı kararı ile maddi tazminat talebinin reddine, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 190,00 TL manevi tazminatın 22.01.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
7. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 13.12.2021 tarihli ve 2021/149128 sayılı, onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Davacı vekilinin temyiz isteği; maddi tazminat talebinin reddine, hükmedilen manevi tazminat miktarını azlığına, ilişkindir.
III. DAVA KONUSU
Temyizin kapsamına göre;
Yerel Mahkemenin Kabulü
Davacı hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığınca silahlı terör örgütüne üye olma suçundan soruşturma başlatıldığı, bu soruşturma sebebiyle davacının 22.01.2013 tarihinde gözaltına alındığı, 4 gün gözaltında kaldığı, davacı hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, kararın kesinleştiği, davacının bu sebeple haksız gözaltı sebebiyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacının gözaltına alınmadan önce öğretmen olarak görev yaptığının tespit edildiği, talep ettiği gözaltında kaldığı süre zarfında yapmış olduğu giderlerin 5271 sayılı Kanun’un 141 inci maddesi gereğince koruma tedbiri nedeniyle zarar kapsamında kalmadığı ve … İl Mili Eğitim Müdürlüğünün cevabi yazısında davacının gözaltında kaldığı süre zarfında maaşından herhangi bir kesintinin yapılmadığı anlaşılmakla davacının maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
Davacının gözaltında kalmasında kendi kusur ve ihmalinin bulunmadığı, davacının özgürlüğünün yapılan yargılamada kısıtlandığı ve neticede beraat kararı verildiği, 5271 sayılı Kanun’un 141 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereğince manevi tazminat isteme hakkının doğduğu anlaşılmakla, davacının gözaltında kaldığı süre, isnat edilen suçun niteliği ve ağırlığı, davacının sosyal ekonomik durumu, hükmedilecek manevi tazminat nedeniyle davalının fakirleşmesinin mümkün olmayacağı hususları ile hak ve nefaset kuralları dikkate alınarak, 190,00 TL manevi tazminatın davalı hazineden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
Tazminat talebinin dayanağı olan … Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/608 soruşturma sayılı dosyası kapsamında, davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 19.02.2013 – 22.02.2013 tarihleri arasında 3 gün gözaltında kaldığı, yapılan soruşturma sonunda 22.07.2013 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, kararın kesinleştiği, gözaltında alınma tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı Kanun’un 142 nci maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır.
Mahkemece bozmaya uyma kararı verilmeden yargılamaya devamla hüküm kurulması, yasaya aykırı olmakla birlikte ilamda gösterilen esaslara uygun karar verildiği anlaşıldığından, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde, hükmedilen tazminat miktarlarına gözaltına alınma tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi talep edildiği, davacının gözaltına alındığı tarihin 19.02.2013 olduğu, ancak yerel mahkemece hükmedilen tazminat miktarına 22.01.2013 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verildiği tespit edilmiş olup, temyiz edenin sıfatına göre bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
Davacı vekilinin temyiz isteği yönünden;
Davacının gözaltına alındığı tarihte öğretmen olarak görev yaptığının tespit edildiği, gözaltında kaldığı süre zarfında yapmış olduğu market giderlerinin 5271 sayılı Kanun’un 141 inci maddesi gereğince koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davasında zarar kapsamında değerlendirilemeyeceği ve … İl Mili Eğitim Müdürlüğünün cevabî yazısında davacının gözaltında kaldığı süre zarfında maaşından herhangi bir kesintinin yapılmadığının belirtildiği göz önünde bulundurularak, yerel mahkemenin davacının maddi tazminat talebinin reddine ilişkin takdirinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nefaset ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerektiği göz önünde bulundurularak yerel mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarı yönünden kararda hukuka aykırılık bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle … 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 05.07.2021 tarihli ve 2021/198 Esas, 2021/461 Karar sayılı kararında davacı vekili tarafından öne sürülen temyiz sebeplerinin incelenmesi neticesinde herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
03.04.2023 tarihinde karar verildi.