Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2020/8660 E. 2023/5424 K. 06.12.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/8660
KARAR NO : 2023/5424
KARAR TARİHİ : 06.12.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/641 E., 2016/46 K.
SUÇ : Taksirle öldürme
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Konya 11.Asliye Ceza Mahkemesinin26.01.2016 tarihli 2015/641 Esas, 2016/46 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında taksirle öldürmesuçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 85 inci maddesinin birinci fıkrası, 22 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 1 yıl 14 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 6 ay süreyle sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin hak yoksunluklarına karar verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 22.10.2020 tarihli ve 2016/120867 sayılı onama görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteminin sanığın alkol oranının 0,33 promil olduğu ve yasal sınırın altında olduğu, sanığın alkolün etkisiyle kazaya sebebiyet vermediğinden bilinçli taksir hükümlerinin uygulanmasının hatalı olduğuna ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1.11.09.2015 günü saat 21:05 sıralarında, gece vakti aydınlatmanın olduğu, düz, eğimsiz, asfalt kaplama, iki yönlü yolda sürücü … yönetimindeki … plakalı kamyonet ile … Caddesini takiben … Caddesi istikametinden … Caddesi istikametine seyri sırasında olay mahalli No:80 önlerine geldiğinde, seyrine göre sağdan yola girerek karşıya geçmek isteyen yaya …’a aracının ön kesimiyle çarpması sonucu yayanın ölümüyle sonuçlanan dava konusu kaza meydana gelmiştir.

2.Kaza sonrası tanzim edilen tutanakta kaplama üzerinde araca ait 33.5 metre fren izi bulunduğuna, mahalde azami hız limitinin 50 km/sa olduğuna, sürücü sanığın 21:54 de yapılan ölçümde 0,40 promil alkollü olduğu tespit edilmiştir.

3. Olay sonrası tanzim edilen Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre, sürücü …’un 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 51 inci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi ile 48 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca, ölen yaya …’ın ise aynı Kanun’un 68 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin üçüncü fıkrası uyarınca kusurlu olduğu belirlenmiştir.

4.Dosyada mevcut olay mahallinde yapılan keşfe dayalı olarak düzenlenen 16.11.2015 tarihli Bilirkişi Raporunda yaya …’ın 2918 sayılı Kanun’un 68 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin üçüncü fıkrası uyarınca birinci derecede kusurlu olduğu, sanığın aynı Kanun’un 51 inci maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi ile 48 inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca ikinci derecede kusurlu olduğu belirlenmiştir.

5.Ankara Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın 31.12.2015 tarihli raporunda özetle;
a-Sürücü … yönetimindeki kamyonet ile gece vakti, meskun mahalde seyri sırasında aydınlatmanın olduğu olay mahalline geldiğinde, aracına ait tespit edilen fren izi mesafesinden de anlaşılmakla, hızını ve sürüşünü meskun mahal şartlarına göre ayarlamamış, bu haliyle, karşıya geçmek için seyrine göre sağdan yola giren yayayı görüp fren tedbiri almasına karşın hızından dolayı etkili olamayarak aracının ön kesimiyle çarpması sonucu meydana gelen olayda, kurallara aykırı hareketiyle tali kusurlu olduğu,

b- Yaya … gece vakti, can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde dikkatsiz ve kontrolsüz biçimde iki yönlü yola girerek karşıya geçmek istemesiyle, solundan gelen ilk geçiş hakkını vermediği sürücü …’un kullandığı aracın çarpılmasına maruz kaldığı olayda, dikkatsizliği, tedbirsizliği ve kurallara aykırı hareketiyle asli kusurlu olduğu belirlenmiştir.

6. 11.09.2015 tarihli ölü muaeyene tutanağında özetle; …’ın ölümünün trafik kazası ile husulü mümkün künt toraks travmasına bağlı gelişen bilateral pnömotoraks ve sol kemotoraks neticesinde meydana geldiği belirtilmiştir.
7. Olay akabinde 11.09.2015 tarihinde saat 21:54 de yapılan ölçümde sanığın alkol miktarının 0,40 promil olduğu, sanığın aynı gün 22:12 de hastanede alınan kan raporuna göre 0,33 promil alkollü olduğu, kaza anının 11.09.2015 günü 21:05 te olduğu anlaşılmakla, kaza anı ile ölçüm saatleri arasında yaklaşık 1 saat fark olduğu dikkate alındığında, sanığın kaza anındaki alkol oranının 1,00 promilin altında olduğu anlaşılmıştır.

IV. GEREKÇE
11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren yürürlüğe giren, 6487 sayılı Kanun’un 19 uncu maddesi ile değişik 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “1.00 promilin üzerinde alkollü olduğu tespit edilen sürücüler hakkında ayrıca Türk Ceza Kanununun 179. maddesinin üçüncü fıkrası hükümleri uygulanır.” şeklindeki 48 inci maddesinin altıncı fıkrasına uyarınca, 1.00 promilin üzerinde alkol veya uyuşturucu madde alınması sonrası … kullanılmasının atılı suçun oluşması için yeterli olduğu hususu göz önünde bulundurulduğunda; trafik ekiplerince yapılan kontrolde, sanığın kazadan yaklaşık 49 dakika sonra yapılan ölçümde 0,40 promil alkollü olarak … kullandığının tespit edildiği somut olayda, kaza anı ile ölçüm saati arasındaki süre dikkate alındığında sanığın 1,00 promilin altında alkollü olduğundan, sanık hakkında alkol kullanılmış olması bilinçli taksirle bu suçun oluşması için yeterli olmamakla, kazanın tek başına alkolün etkisiyle meydana gelmediği ve bilinçli taksirin koşullarının oluşmadığı gözetilmeksizin, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun’un 22 nci maddesinin üçüncü fıkrası uygulanmak suretiyle fazla ceza tayininde sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görülmekle sanığın bilinçli taksirle hareket ettiğinin kabulü hukuka aykırı bulunmuş ve bozma sebebi sayılmıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde (1) numaralı bentte açıklanan nedenle Konya 11.Asliye Ceza Mahkemesinin 26.01.2016 tarihli 2015/641 Esas, 2016/46 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,06.12.2023 tarihinde karar verildi.