Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2020/7990 E. 2023/4061 K. 17.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/7990
KARAR NO : 2023/4061
KARAR TARİHİ : 17.10.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/432 E., 2016/451 K.
SUÇ : Taksirle öldürme
HÜKÜM : Mahkumiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Niksar Asliye Ceza Mahkemesinin 28.04.2016 tarihli ve 2015/432 Esas, 2016/451 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında; taksirle öldürme suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 85 nci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci fıkrası gereğince neticeten hükmolunan 2 yıl 6 ay hapis cezasının aynı kanunun 50 nci maddesinin dördüncü fıkrası delaleti ile birinci fıkrasının (a) bendi gereğince adli para cezasına çevrilmesine, 53 üncü maddesinin altıncı fıkrası gereğince 6 ay süre ile ehliyetinin geri alınmasına karar verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 15.10.2020 tarihli ve 2016/325524 sayılı hükmün onanması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz istemi;
Beraat etmesi gerektiğine, raporların yetersiz olduğuna, cezanın fazla olduğuna ve saire ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Yerel Mahkemenin Kabulü;
1.Mahkeme gerekçesinde;
”…Sanık …’nın mal dağıtım işi yaptığı, olay günü Başçiftlik İlçesinde bulunan … Gıda isimli iş yerine malzeme vermek için giden sanığın aracını … Gıda isimli iş yeri önüne park ettiği, işi bittikten sonra sanığın aracına bindiği ve çalıştırdığı, geri geri giderken vefat eden …’e çarptığı, …’in kaza sonrasında bir süre hastanede tedavi gördükten sonra vefat ettiği, 08/02/2015 tarihli ölü muayene tutanağına göre; vefat eden …’in künt kafa travmasına bağlı kafa içi kanama ve hidrosefali sonucu gelişen solunum ve dolaşım durması sonucu vefat ettiğinin belirtildiği, kaza sonrası mahkememizce yapılan keşif sonrasında düzenlenen bilirkişi raporu ve İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 09/03/2016 tarihli raporunda; Sanık Sürücü … yönetimindeki kamyonet ile geri gelmeden evvel geriyi dikiz aynalarından yeterince kontrol etmediği, dikkatini yola vermediği, taşıt yolu içerisinde bulunan yayayı fark etmediği, kısa mesafe geri giderek yayaya çarptığı olayda dikkatsiz ve özensiz davrandığından asli kusurlu olduğu, maktül …’in taşıt yolu içerisinde kontrolsüz şekilde bulunduğu, geri gelen araçtan korunma tedbiri almadığı, kaldırımda yürümediği olayda dikkatsiz ve özensiz davrandığından tali kusurlu olduğu “nun belirtilmiş olduğu, bu hali ile sanığın üzerine atılı taksirle bir kişinin ölümüne sebep olma suçunu işlediğine kanat getirilerek sanığın atılı suçtan mahkumiyetine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” denmiştir.

2.Katılan … 18/11/2015 tarihli duruşmada alınan beyanında; “Ölen şahıs benim babam olur. Olayı görmedim. Sanığın savunmasında aracının ticari … olduğunu bu sebeple arkasındaki şahsı göremediğini beyan etti. buna katılmıyorum. Bende ticari … kullanıyorum. Aracı geri vitese aldığında bip sesi geliyor. Aracında park sensörü yok muymuş. Neden taktırmamış. Sanıktan şikayetçiyim. davaya katılmak istiyorum” demiştir.

3.Sanık … 18/11/2015 tarihli duruşmada alınan savunmasında; “Soruşturma aşamasında vermiş olduğum beyanlarımı aynen tekrar ederim. Olay günü Başçiftlik ilçesinde bir markete mal bırakmak için gitmiştim. Aracım dükkanın önünde park halindeydi. Malı bırakıp tekrar aracıma bindim. Dükkanın önünden çıkmak için hareket ettiğimde önümde başka bir aracın olması sebebi ile geri geri gidip öyle çıkmak istedim. Ancak geri geri giderken dur dur diye bağırma sesleri duydum. Benim aracım ticari … olduğu için aracın tam arkasında birisinin olması halinde onu görme olanağım olmuyor. Aynalardan kontrol etmeme rağmen ölen şahsı göremedim. Bu şekilde kendisine çarptım. araçtan indiğimde ölen şahıs yan vaziyette yerde yatıyordu. İki eli cebindeydi. Kaza sonrasında gözlerini açıp kapatabiliyordu. orada bulunan polislerde hemen olay yerine geldiler ve ambulansa haber verildi. Bende karakola giderek ifade verdim. 53 gün sonra çarptığım şahsın vefat ettiğini öğrendim. Olay sebebiyle pişmanım. Öncelikle beraatimi talep ederim, mahkeme aksi kanaatte ise H.A.G.B hükümleri dahil olmak üzere lehe olan hükümlerin uygulanmasını istiyorum” demiştir.

4.Tanık … 18/11/2015 tarihli duruşmada alınan beyanında; “Ben kaza anını gördüm. Olay günü yolda yürürken sanığın kullanmış olduğu … dükkanların önünde park halindeydi. … de aracın hizasında yürüyordu. elleri cebindeydi. Birden araba çalıştı. Ben ve yanımdaki bir şahıs şoföre bağırdık. Gelme dur dur diye bağırdık. Ancak bu esnada sanık geri geri gelirken …’e kalçasından çarptı ve … dizlerinin hizasına kadar aracın altında kaldı. … aracın altında çapraz vaziyette yatıyordu. Yüzünde kan vardı. Olay yerine iki tane polis geldi. O sırada … gözlerini açtı. Polislerden birisi …’e amca ismin ne diye sordu. O da … diye cevap verdi. Sonra … bir ara kımıldadı ve kalkmaya çalıştı polisler izin vermedi. sonra da ambulans geldi. olay bu şekilde gerçekleşti, bilgim ve görgüm bundan ibarettir” demiştir.

5.Kaza tespit tutanağında; … sürücüsü …’nın karayolları trafik kanunun 47/1-d maddesini ihlal ettiği, maktul …’in ise karayolları trafik kanunun 68/1-b-3 maddesini ihlal ettiği belirtilmiştir.

6. Keşfe binaen tanzim olunan bilirkişi raporunda;
”.. “… plakalı kapalı kasa kamyonet sürücüsü …’nın kullanmış olduğu … peugeot marka kapalı kasa kamyonet ve arka taraf cam kısmının kapalı olup, … içerisinde bulunan dikiz aynasından bakıldığından arka taraf görülmemektedir ve aracın park halinde olduğu yer yaya trafiğinin yoğun olarak bulunduğu bir bölgedir. Bu nedenle geri manevra yapmaya başlamadan önce aracının teknik durumunu dikkate alarak yayalar ve taşıtları tehlikeye düşürmemek için gerekli tedbirleri alıp bir gözcü bulundurması gerekirken gözcü bulundurmadığı trafik güvenliği için gerekli tedbirlere başvurmadığı bu nedenle Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 137/B-2-d (sürücüler, duraklanan ve parkedilen yerden çıkarken, görüş alanları dışında kalan yerler varsa veya araçları kamyon, çekici, otobüs veya römork takılı bir … ise tehlikesizce hareket edebilmeleri ve uyarılmaları için bir gözcü bulundurmaları, zorunludur) kuralını ihlal ettiğinden birinci derecede ve asli kusurlu olduğu, Yaya … yolun karşı istikametinden gelip … plakalı aracın park halinde bulunduğu … Market tarafına geçiş yapmaktadır. Geçiş yaptığı yerde herhangi bir yaya geçidi, okul geçidi ve kavşak bulunmamaktadır. Böyle durumda yayalar karşıdan karşıya geçişlerde taşıt trafiğine bir zorluk yaratmadan en kısa doğrultuda geçiş yapmak zorundadır. … karşıdan karşıya geçişini büyük ölçüde tamamlamış, kaldırım kenarına park eden araçların arasından geçerek kaldırıma ilerlerken … plakalı aracın geri manevra yaptığı esnada, görgü tanığı …’ün beyanına göre …’in elleri cebinde yürürken … plakalı aracın …’e kalçasından çarptığı da dikkate alındığında …’in karşıdan karşıya geçerken taşıt yolunu kullanırken diğer araçları tehlike durumuna düşürmeden seri bir şekilde en kısa doğrultu da geçişini yapması gerekirken gerekli dikkat ve özeni yeterince göstermediğinden dolayı 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 68-c maddesi (yaya yollarında, geçitlerde veya zorunlu hallerde taşıt yolu üzerinde bulunan yayaların, trafiği engelleyecek veya tehlikeye düşürecek şekilde davranışlarda bulunmaları veya buraları saygısızca kullanmaları yasaktır ) kuralını ihlal ettiğinden ikinci derecede ve tali kusurlu olduğu ” belirtilmiştir.

7. Adli Tıp Kurumu raporunda;
”…A)Sanık sürücü … yönetimindeki kamyonet ile geri gelmeden evvel geriyi dikiz aynalarından yeterince kontrol etmediği,dikkatini yola vermediği,taşıt yolu içerisinde bulunan yayayı fark etmediği,kısa mesafe geri giderek yayaya çarptığı olayda dikkatsiz ve özensiz davrandığından asli kusurludur.

B)Maktül …’in taşıt yolu içerisinde kontrolsüz şekilde bulunduğu,geri gelen araçtan korunma tedbiri almadığı,kaldırımdan yürümediği olayda dikkatsiz ve özensiz davrandığından tali kusurludur.” kanaati bildirilmiştir.

IV. GEREKÇE
Sanık hakkında hükmedilen 2 yıl 6 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında 910 gün olması gereken esas tam gün sayısının 900 gün olarak, sonuç cezanın 18.200TL yerine 18.000TL olarak hesaplanması suretiyle sanık hakkında eksik cezaya hükmedilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

Olay günü saat 14:45 civarında sanığın park halinde bulunan kapalı kasa kamyonetini, geri manevra yaparak park halinden çıkarmak istediği esnada, aracın arkasından yaya olarak yürüyen …’e aracının arka kısmı ile çarparak yayanın ölümüne neden olduğu olayda;

Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların, temel ceza miktarının doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen tüm temyiz sebepleri reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Niksar Asliye Ceza Mahkemesinin 28.04.2016 tarihli ve 2015/432 Esas, 2016/451 sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanığın temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.10.2023 tarihinde karar verildi.