YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/748
KARAR NO : 2020/6692
KARAR TARİHİ : 02.12.2020
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 74/2, TCK’nın 62/1, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Temyiz Edenler: Sanık, katılan vekili
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık … katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinin gerekçeli karar başlığında 16.08.2011 olarak gösterilmesi, mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım yanlışı olarak kabul edilmiştir.
2863 sayılı Kanuna aykırılık sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, 2863 sayılı Kanunun 74/2, TCK’nın 62/1. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair…. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/02/2013 tarihli ve 2011/579 esas, 2013/83 karar sayılı kararının 11/04/2013 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 25/10/2013 tarihinde TCK’nın 188/3. maddesinde tanımlanan uyuşturucu madde ticareti suçunu işlediği ve ….. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/94 esas 2014/316 karar sayılı ile bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verildiği, kararın 20.02.2015 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair Manisa 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 30/06/2015 tarihli ve 2015/71 Esas 2015/371 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
19.08.2011 tarihli olay yeri görgü ve tespit tutanağına göre; kaçak kazı yapıldığı yönündeki ihbar üzerine olay yerine gidildiğinde, yaklaşık 10 metre derinliğinde kaçak kazı çukuru tespit edildiği, çukurun üzerine kalın tahtalarla çengelli halat düzeneği kurulduğu, ayrıca çukurun yanında bir adet jeneratör, jeneratörün fiş bölümüne takılmış olan uzatma kablosunun çukurun içine sarkıtılmış halde ve ucunda hilti olduğunun, sanık … temyiz dışı sanıkların yan yana yatar vaziyette uyuduklarının görüldüğü, her ne kadar sanık … temyiz dışı sanıklar kollukta müdafisiz alınan beyanlarında yaklaşık iki gündür kazı yaptıklarını belirtmiş iseler de mahkemedeki savunmalarında olay yerine kazı yapmak amacıyla geldiklerini ancak kazı yapamadan uyuyup yakalandıklarını beyan ettikleri, … tarafından yerinde yapılan inceleme sonucu gönderilen cevabi yazıda suça konu alanın arkeolojik sit özelliği taşıdığı, sit alanı olarak henüz tescil edilmediği ancak alana ilişkin tescil işlemlerinin devam ettiğinin belirtildiği anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın herhangi bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine, ancak;
2863 sayılı Kanunun 74/2. maddesinde düzenlenen “izinsiz define araştırma” suçunun oluşabilmesi için, anılan Kanunun 6. maddesi kapsamında kalan korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarında, bunların korunma alanlarında veya sit alanlarında, araziye fiziki müdahale teşkil etmeyen yüzeysel araştırma faaliyetlerinde bulunulması gerektiği, anılan suçları birbirinden ayırmada esas alınacak kriterin, kazı fiilinin gerçekleşip gerçekleşmediği hususunun olduğu, somut olayda ise hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen diğer sanıklar ile fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, olay yeri görgü ve tespit tutanağı ile kazı yaptığı sabit olan sanığın, 2863 sayılı Kanunun 74/1. maddesinde açıklanan “izinsiz kazı yapma” suçundan mahkumiyetine dair hüküm tesis edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, ayrıca olay yerinde fen bilirkişi ve arkeolog refakatinde keşif icra edilerek, kazı mahallinin sit alanı veya 2863 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamında korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı ya da korunma alanı dahilinde belirtilen niteliği haiz olup olmadığı tereddütsüz şekilde belirlendikten sonra, sonucuna göre 2863 sayılı Kanunun 74/1-2. cümlesinin uygulanma olanağının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme ile hüküm kurulması,
Kabule göre de;
1- CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasına karar verilmemesi,
2-CMK’nın 231. maddesinin 11. fıkrası uyarınca ancak, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanık hakkında durumunun değerlendirilerek, kısmi infaz veya koşulların varlığı halinde TCK’nın 50 ve 51. maddelerinin uygulanması suretiyle yeni bir mahkumiyet hükmü kurulabileceği, hakkında yükümlülük kararı belirlenmeyen ve yeniden suç işleyen sanık hakkında, daha önce verilen hükmün aynen açıklanmasına karar verilmesi gerekirken hükmolunan hapis cezasının yasal zorunluluk bulunmadığı halde adli para cezasına çevrilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın ve katılan vekilin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 02/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.