Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2020/4980 E. 2023/4893 K. 09.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/4980
KARAR NO : 2023/4893
KARAR TARİHİ : 09.11.2023

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : Mahkumiyet

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Konya 13. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.05.2016 tarihli ve 2015/196 Esas, 2016/384 Karar sayılı kararı ile sanığın, taksirle öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 85 inci maddesinin birinci fıkrası, 22 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi, 53 ncü maddesinin birinci ve altıncı fıkrası, 63 ncü fıkrası gereğince 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 53 ncü maddesinin altıncı fıkrası gereğince sanığın sürücü belgesinin 1 yıl süre ile geri alınmasına karar verilmiştir.

2.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 22.09.2020 tarihli ve 2016/254123 sayılı, düzeltilerek onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

Sanık müdafiinin temyiz sebebi;
Kusur oranına,fazla ceza verildiğine,lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;

Yerel Mahkemenin Kabulü:
1.Sanık …’ın olay tarihinde saat 18:15 sıralarında sevk ve yönetimindeki … plaka sayılı kamyoneti ile beraberinde Hatice ve … ile birlikte, Konya Abdullah Ulubay Sokağını takiben Yazır Toki Konutları istikametinden Ulusal Sokak istikametine doğru seyir halindeyken kırmızı fasılalı ışık ve dur yazılı işaret levhasına uymadan girdiği bölünmüş yol olan Şafak Caddesi kavşağından maktul …’un kullanmış olduğu… plaka sayılı … ile tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu çarpıştığı, maktul …’un kullandığı aracın çarpışmanın etkisi ile sağa kaldırıma doğru savrularak sinyalizasyon direğine çarpması sonucu araçtan fırlayarak yere düşüp olay mahallinde vefat ettiği, olayda sanık …’ın kamyoneti ile seyri sırasında geldiği olay mahallinde kavşaktan kendisine hitaben kırmızı fasılalı ışığın gereği olarak durup kavşak trafiğini kontrol edip trafiğin uygun anını bekleyip kavşaktan geçiş yapması gerekirken aksine davranışla kırmızı fasılalı ışığı dikkate almadan ışık ihlali yaparak kavşaktan geçişi sırasında maktülün aracına çarpmasıyla meydana gelen olayda asli kusurlu olması nedeniyle alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle cezalandırılması yoluna gidilmiş ayrıca kırmızı fasılalı ışık ihlali yapması nedeniyle bilinçli taksirle hareket etmesi nedeniyle cezasında artırım yapılmıştır.

2. Sanık aşamalardaki beyanlarında kazada kusuru olmadığını, beyan ettiği anlaşılmıştır.

3. Ölenin mirasçılarının sanıktan şikayetçi oldukları ve katılma talebinde bulundukları görülmüştür.

4. Kaza tespit tutanağı, trafik bilirkişi raporu ve Adli Tıp Ankara Trafik İhtisas Dairesi raporu ile sanığın kendisine hitabeden kırmızı fasılalı ışığın gereği olarak durup, kavşak trafiğini kontrol edip,trafiğin uygun anını bekleyip, kavşaktan geçişini yapması gerekirken; aksine davranışla, kırmızı fasılalı ışığı dikkate almadan (KTK,Mad.47/c), ışık ihlali yaparak (KTK,mad.84/a), kavşaktan geçişi esnasında sağından kavşağa sarı fasılalı ışıkta giriş yapıp geçmekte olan otomobille kavşak içinde çarpmasıyla meydana gelen olayda dikkatsizliği,tedbirsizliği ve kurallara aykırı davranışlarıyla asli kusurlu asli kusurlu olduğu tespit edilmiştir.

IV. GEREKÇE
Yapılan inceleme neticesinde yerel mahkemenin kararında, oluş ve kabulde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı görülmüştür.

A. Sanık Müdafinin Temyiz İstemi Yönünden;
Oluş ve dosya kapsamına göre sanığın asli kusurlu olduğunun kabulü yerinde olduğundan hükümde bu yönü ile bir hukuka aykırılık bulunmamış olup; sanığın dosyada bulunan deliller kapsamında tayin olunan eylemi bakımından, 5237 sayılı Kanun’un 61 inci maddesinde yer verilen, suçun işleniş biçimi, sanığın taksirinin yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı gibi ölçütler ile aynı Kanun’un 3 üncü maddesinin birinci fıkrasına belirtilen cezada orantılılık ilkesi dikkate alınarak asli kusurlu olarak bilinçli taksirle ölüme sebebiyet veren sanık hakkında şartların oluşmadığı gerekçesi ile paraya çevirme hükümlerinin uygulanmamasında ve hükmedilen ceza miktarında bir isabetsizlik görülmemiş olup sanık müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiştir.

B.5237 sayılı Kanun’un 53 üncü maddesinin birinci fıkrasında belirtilen hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulanma olanağı bulunmadığı gözetilmeden, taksirle öldürme suçundan hüküm kurulurken anılan madde ile sanık hakkında hak yoksunluğuna hükmedilmesi hukuka aykırı bulunmuş olup Yargıtay tarafından düzeltilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Konya 13. Asliye Ceza Mahkemesinin, 12.05.2016 tarihli ve 2015/196 Esas, 2016/384 Karar sayılı kararına yönelik sanık müdafiinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği hükmün beşinci paragrafının çıkarılması suretiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.11.2023 tarihinde karar verildi.