Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2020/4979 E. 2023/4892 K. 09.11.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/4979
KARAR NO : 2023/4892
KARAR TARİHİ : 09.11.2023

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : Mahkumiyet

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Adana 24. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.03.2016 tarihli ve 2015/600 Esas, 2016/220 Karar sayılı kararı ile sanığın, taksirle öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 85 inci maddesinin birinci fıkrası, 22 nci maddesinin üçüncü fıkrası, 62 nci maddesi gereğince 2 yıl 2 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.

2.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 22.09.2020 tarihli ve 2016/264603 sayılı, onama görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebebi;
Sanığın kusuru olmadığına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Temyizin kapsamına göre;

Yerel Mahkemenin Kabulü:
1.Olay günü maktul, çocukları, eşi ve komşuları ile birlikte dondurma yemeye gittikleri, dönüşte ikametlerine doğru yürüdükleri esnada sanığın aracı ile hızlı bir şekilde geldiğini gören maktulün yolun karşısında bulunan çocuğunu kurtarmak için karşıya geçmeye kalkıştığı sırada sanığın maktule çarptığı, bu şekilde sanığın taksirle ölüme neden olma suçunu işlediği, adli tıp kurumu raporuna göre sanığın kanında morafin ve kodein bulunduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.

2. Sanık aşamalardaki beyanlarında kazada kusuru olmadığını, beyan ettiği anlaşılmıştır.

3. Ölenin mirasçılarının sanıktan şikayetçi oldukları ve katılma talebinde bulundukları görülmüştür.

4.Trafik bilirkişi raporu ile sanık sürücü …’in kavşağa yaklaşırken hızını azaltmaması nedeniyle tali kusurlu olduğu, maktul yaya …’ın ise küçük çocuğunun karşı taraftan yol içine doğru hareket ettiğini görmesi ile hızla yaklaşan aracı fark ederek duramayacak kadar yaklaşmış olan aracın önüne bir anda koşması sebebi ile asli kusurlu olduğu tespit edilmiştir.

5.Adli Tıp Ankara Trafik Dairesi raporu ile sanık; sevk ve idaresindeki otomobili ile görüşün açık olduğu meskun mahal olan yol bölümünde kaplama içerisinde yürüyen yayaların hareketlerini, kavşak mahalini ve tüm mahal şartlarını dikkate alıp hızını yeterince azaltıp kontrollü ve tedbirli bir şekilde seyretmeyip süratli bir şekilde seyrettiği, seyir istikametine giren yayaya karşı ikazda bulunup etkili fren ve direksiyon tedbirine başvurmadığı, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışları ile gerçekleşen kazada eşdeğer kusurlu olduğu, maktul yaya …’ın ise araçların hareket halinde olduğunu dikkate alıp gerekli ve yeterli kontrollerini yaparak tedbirli bir şekilde geçişini yapması gerekirken bu hususlara riayet etmeyip kontrolsüz ve tedbirsiz bir şekilde geçiş yaptığı, dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde geçiş yaprak kendi can güvenliğini tehlikeye düşürdüğü, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışları ile gerçekleşen kazada eşdeğer kusurlu olduğu tespit edilmiştir.

IV. GEREKÇE
Yapılan inceleme neticesinde yerel mahkemenin kararında, oluş ve kabulde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı görülmüştür.

Sanık Müdafinin Temyiz İstemi Yönünden;
Oluş ve dosya kapsamına göre sanığın tali kusurlu olduğunun kabulü yerinde olduğundan hükümde bu yönü ile bir hukuka aykırılık bulunmamış olup sanık müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmeyerek reddedilmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Adana 24. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.03.2016 tarihli ve 2015/600 Esas, 2016/220 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.11.2023 tarihinde karar verildi.