Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2020/4868 E. 2023/2437 K. 06.07.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/4868
KARAR NO : 2023/2437
KARAR TARİHİ : 06.07.2023

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/753 E., 2016/268 K.
SUÇ : Taksirle öldürme
HÜKÜM : Mahkumiyet

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Tarsus 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 05.04.2016 tarih, 2015/753 E., 2016/268 K. sayılı kararı ile sanık hakkında taksirle öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 85 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, 22 nci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca sanığın eylemini bilinçli taksir ile gerçekleştirmesi nedeni ile takdiren 1/3 artırım yapılarak 4 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak, 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 53 ncü maddesinin altıncı fıkrası uyarınca sürücü belgesinin 2 yıl süre ile geri alınmasına karar verilmiştir.

2.Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 23.09.2020 tarihli hükmün Onanması görüşünü içerir Tebliğname ile Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık Müdafiinin Temyiz İsteği;
Sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken mahkumiyetine karar verilmesinin bozmayı gerektirdiğine,

İlişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Yerel Mahkemenin Kabulü
1.Olay tarihinde sanığın idaresindeki motosiklet ile arkasında yolcu olarak vefat eden … bulunduğu halde seyir halinde iken, olay yeri ışık kontrollü kavşağa geldiğinde, …’nın kullanmakta olduğu kamyon ile çarpışması sonucu ölümlü trafik kazasını meydana geldiği, kaza neticesinde motosikletin arkasında yolcu olarak bulunan …’nin öldüğü, motosiklet sürücüsü sanık …’nın kırmızı ışıkta geçerek 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 57/1-B maddesini ihlal etmesi nedeniyle asli ve tam kusurlu olduğu anlaşılmıştır.

2.Olay anını gösteren Cd (Adli Emanetin 2015/1683 sırasında kayıtlı) izleme tutanakları kapsamından, sanığın seyir halindeyken olay mahalli ışıklı kavşağa geldiğinde kırmızı ışıkta geçerek kendisine yeşil ışık yanan ve normal hızda kavşakta geçiş yapan kamyona çarparak sevk ve idaresindeki motosiklette yolcu olarak bulunan …’nin ölümüne sebebiyet verdiği olayda, gerçekleşen neticenin öngörülebilir olduğu ve sanığın şansına veya başka etkenlere güvenerek hareketini sürdürdüğü ancak meydana gelen ölüm olayını istemediği anlaşılmakla, olayda koşulları oluşan bilinçli taksirle hareket ederek üzerine atılı suçu işlediği mahkememizce kabul edilmiş ve sanığın cezası TCK’nın 22/3. maddesi uyarınca takdiren 1/3 oranında arttırılmıştır.

3.Kaza tespit tutanağı, bilirkişi raporu ve İstanbul Trafik İhtisas Dairesinin kusur raporlarında, sanığın idaresindeki motosiklet ile kavşaktan kırmızı ışıkta geçiş yaptığı, ışık ihlalinde bulunduğu sırada yeşil ışıkta geçiş yapan kamyon ile çarpıştığı olayda dikkatsiz ve özensiz davrandığından asli kusurlu olduğu yönünde görüş verilmiştir.

4.Sanık savunmasında “…üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum, olay tarihinde ben sevk ve idaremde bulunan motosikletim ile arkamda yolcu olarak oturan … olduğu halde kaza mahalline geldim, kavşağa geldiğimde bana sarı ışık yanıyordu, sağ tarafımdan da bir kamyon geliyordu biz de sola dönecektik, sonrasını hatırlamıyorum gözümü hastanede açtım ben öncelikle beraatimi isterim, mahkeme aksi kanaatte ise lehime olan hükümlerin uygulanmasını isterim, .” şeklinde savunmada bulunmuştur

5.Ölenin mirasçıları şikayetçi olmamışlardır.

IV. GEREKÇE
Yapılan inceleme neticesinde yerel mahkemenin oluş ve kabulünde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı görülmüştür.

Sanığın olay tarihindeki idaresindeki motosiklet ile gündüz vakti, hız limitinin 50 km/s olduğu meskun mahalde, motosikletin arkasında yolcu olarak bulunan ölen ile birlikte seyir halinde iken, olay yeri ışık kontrollü dört yönlü kavşağa geldiğinde, olay anını gösteren kamera görüntülerinin izlenmesi sonucu, kolluk tarafından tutulan Cd izleme tutanağına göre kırmızı ışık ihlali yapmak suretiyle kavşağa girdiği ve sağından yeşil ışık yanması nedeni ile kavşağa giren kamyon sürücüsü ile çarpıştığı, sanığın asli kusurlu olarak bir kişinin ölümüne neden olduğu olayda; Yargılamanın tüm aşamalarında düzenlenen trafik bilirkişi raporları ile uyumlu Adli Tıp İstanbul Trafik İhtisas Dairesinden alınan bilirkişi raporunun oluş ve dosya kapsamı ile uyumlu olduğu, kusur durumunu kesin bir şekilde tespit ettiği, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı anlaşılmakla, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Tarsus 5.Asliye Ceza Mahkemesinin, 05.04.2016 tarih, 2015/753 E., 2016/268 K. sayılı kararında sanık tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
06.07.2023 tarihinde karar verildi.