Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2020/4642 E. 2023/2270 K. 21.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/4642
KARAR NO : 2023/2270
KARAR TARİHİ : 21.06.2023

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Taksirle öldürme
HÜKÜM : Mahkûmiyetsanık … müdafii

Sanıklar hakkında kurulan hükümler; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.11/2015 tarihli ve 2014/325 Esas, 2015/294 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında ayrı ayrı taksirle öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 85 inci maddesinin ikinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası 50 nci maddesinin dördüncü fıkrasının yollamasıyla birinci fıkrasının (a) bendi, 52 nci maddesinin ikinci ve dördüncü fıkrası uyarınca 12.100 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, aynı Yasanın 53 üncü maddesinin altıncı fıkrası uyarınca her iki sanığın da sürücü belgelerinin bir yıl süre ile geri alınmasına karar verilmiştir.

2. Dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 19.09.2020 tarihli ve 2016/99388 sayılı, onama ve bozma görüşlü Tebliğname ile Daireye tevdi olunmuştur.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Mahalli Cumhuriyet Savcısının Temyiz Sebebi
Sanık … hakkında mahkumiyet hükmü kurulmasının hatalı olduğuna ilişkindir.

B. Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebebi
Sanık …’ın gerekli tüm tedbirleri aldığı, kusursuz olduğu ve beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

C. Sanık … Müdafinin Temyiz Sebebi
Sanık … hakkında eksik inceleme ile mahkumiyet hükmü kurulduğu ve beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesi gerekçesinde; “… Dosya içeriği, sanık savunmaları, müşteki, tanık ve zabıt mümzii beyanları hep birlikte dikkate alındığında; sanık …’a ait buğdayların yine bu sanığa ait römork içinde bulunduğu, ancak bu sanığın traktörünün eski olması nedeniyle yeğeni olan diğer sanık …’ın traktörü ile ticaret borsasına getirilmek üzere bu traktöre bağlandığı, yolda iki kez patlayan römork tekerleğinin değiştirildiği, üçüncüsünde bu kez aynı römorkun sağ ön lastiğinin patlamış olması nedeniyle hem gecenin geç saati olması, hem havanın yağışlı olması nedeniyle krokide de görüleceği üzere sağ emniyet şeridine oldukça yakınlaşacak ancak kısmen güvenlik şeridi üzerinde kalacak şekilde römorkun bırakıldığı, önüne arkasına herhangi bir reflektör konulmadığı, römorkta buğday olması nedeniyle brandanın da kendiliğinden bulunan reflektörün görünmesini engellediği, sanıklar savunmalarında uzaktan görmeyi sağlayacak beyaz çuval koyduklarını ifade etmişler ise de, bu çuvalın varlığının ispat edilemediği ve zorunlu halde karayolu üzerinde duraklamak zorunda kalan römorkta gerekli güvenlik önlemlerini almadan orada römorku bırakarak olay yerinden uzaklaşmaları ve sonrasında fotoğraflarda da ve krokide de görüleceği üzere, emniyet şeridinde olan römorke motorsikletin gerektirdiği yolcu sayısının üstünde yolcu alıp gece ve yağış konumuna dikkat etmeden maktulun kullandığı motorsikletle bu römorka çarpıp kendi ölümüne ve diğer iki mağdurun yaralanmasına yol açtığı şeklinde kabul edilen olayda sadece bilirkişinin belirttiği şekliyle ( isim yanlışlığı olduğu için Hamit denilmiştir.) traktör sahibi … değil, römorkun sahibi olan …’ın da birlikte kusurlarının varlığı mahkememizce kabul edilmiştir zira römorkun orada bırakılmasını isteyen …’tır. Traktör sahibi olan …’ta bu talebe uymak suretiyle birlikte fail sıfatıyla sorumludur ve hem … hem de …’ın traktörde güvenlik şeridine çektikten sonra gerekli önlemleri almadan bırakmayarak yönelik tali kusurlu oldukları mahkememizce kabul edilmiştir. Bu anlamda ayrıca bilirkişiden ek rapor alınmamış olup, …’ın da sorumlu olduğu mahkemenin değerlendirmesi kapsamında bulunduğundan resen değerlendirmeye alınmıştır. Ayrıca maktul …’ın asli kusurlu olduğu mahkememizce de değerlendirildiğinden tali kusurlu kabul edilen sanıkların cezalarının seçenek para cezasına çevrilmesine gerektiği kanaatiyle aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir…” denilmiştir.

2. Sanıklar alınan savunmalarında kusurlarının olmadığını, beraatlerine karar verilmesi gerektiğini belirtmişlerdir.

3. Ölen …’ın yasal mirasçılarının aşamalarda sanıklar hakkında şikayetçi oldukları ve katılma talebinde bulundukları; yaralanan …’ın kendi adına ve 09.04.2010 doğumlu oğlu … adına sanıklardan şikayetçi olduğu ve katılma talebinde bulunduğu görülmüştür.

4. …’ın kesin ölüm sebebini belirleyen, 06.08.2014 tarihli Otopsi Tutanağına göre; “…Kişinin ölümünün trafik kazası oluşmasıyla mümkün ağır künt kafa ve genel beden travmasına bağlı boyun omuru kırığı, iç organ yaralanması sonucu gelişen dolaşım ve solunum yetersizliğinden meydana geldiği…” kanaatinin bildirildiği; Edirne Adli Tıp Şube Müdürlüğünün 18.09.2015 tarihli raporuna göre katılan…’ın hayati tehlike geçirecek; katılan …’in ise 2 derece kırık meydana gelecek şekilde yaralandığı anlaşılmıştır.

5. Kazanın hemen sonrasında düzenlenen 06.08.2014 tarihli Kaza Tespit Tutanağına göre sürücü …’ın kullandığı motorsiklet ile seyir halinde iken bu gidiş istikametine göre yolun sağ tarafına hiç bir tedbir olmadan tekeri patlamış halde park halinde bırakılan römorkün sol arka köşe kısmına çarpmasıyla yaralamalı ve maddi hasarlı kaza meydana geldiği, motorsiklet sürücüsünün araçların hızlarını aracın yük ve teknik özelliğine göre güneş yol hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak kuralını ihlal ettiği, römork sahibi …’ın yerleşim birimleri dışındaki karayolunda zorunlu haller dışında duraklamak veya park etmek, zorunlu hallerde gerekli önlemleri almadan duraklamak veya park etmek kuralını ihlal ettiğini belirtilmiştir.

6. Yargılama aşamasında yapılan keşif neticesinde trafik bilirkişi tarafından düzenlenen 20.07.2015 tarihli Bilirkişi Raporuna göre; ölenin geceleyin görüşün kısıtlı oluşu, zeminin ıslak ve nemli oluşu, motorsiklete bindirmiş olduğu fazla yolcuyu dikkate almayarak aracının hızını, yol hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmadığı, dikkatsiz ve tedbirsiz … kullanarak trafik güvenliği ile ilgili yasal zorunluluklara uymadığından ve arkadan çarpma kuralını ihlal ederek kazanın oluşumuna sebebiyet verdiğinden asli kusurlu olduğu, römork sahibi sanık …’ın da karayolu üzerinde bulunan banket üzerine gerekli tedbirleri almadan römorku park edip ayrıldığından ve kaza oluşumuna neden olduğundan dolayı yerleşim birimleri dışındaki zorunlu haller dışında duraklamak veya park etmek, zorunlu hallerde gerekli önlemleri almadan duraklamak veya park etmek kuralını ihlal ettiğinden tali kusurlu olduğu kanaatinin bildirildiği görülmüştür.

7. Sanıklara ait güncel adli sicil kaydı ve nüfus kaydı, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) üzerinden temin olunarak dava dosyasına eklenmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Sanık … Hakkında Kurulan Hükme Yönelik … Müdafinin Temyiz Sebebi
1. Taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde; 5237 sayılı Kanun’un 61/1 ve 22/4 madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle, aynı Kanunun 3/1 maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, tali kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu bir kişinin ölümüne, iki kişinin nitelikli şekilde yaralanmasına sebebiyet veren sanık hakkında, meydana gelen neticenin ağırlığı dikkate alınarak alt sınırdan bir miktar uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, alt sınırdan temel ceza tayini suretiyle sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması, aleyhe temyiz bulunmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.

2. Oluş, dosya kapsamı, taraf beyanları, kaza tespit tutanağı, olaya ilişkin bilirkişi raporu, ölene ilişkin otopsi evrakı, yaralanmalara ilişkin adli raporlar ve dosya kapsamındaki tutanaklar karşısında sanığa atılı suçun unsurları itibariyle meydana geldiği, kusur durumunun kesin şekilde saptandığı anlaşıldığından, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

B. Sanık … Hakkında Kurulan Hükme Yönelik Mahalli Cumhuriyet Savcısı İle Sanık … Müdafiinin Temyiz Sebebi Yönünden
Sanık … hakkında mahkumiyet hükmünün kurulmasının hatalı olduğuna ve hakkında beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz sebeplerinin incelenmesinde, olay günü saat 00.15 sıralarında ölen …’ın kullandığı motorsiklet ile meskun mahal dışında, 14 metre genişliğinde, her biri 3,5 metre genişliğinde 3 şeritli ve 2,5 metre banket bulunan, bölünmemiş, iki yönlü, asfalt kaplı, aydınlatma bulunmayan, düz, eğimsiz, hafif çiseleyen yağmur sebebiyle ıslak-nemli yolda gece vakti seyir halinde iken bu gidiş istikametine göre yolun sağ banket tarafına sanık … tarafından hiç bir tedbir olmadan tekeri patlamış olarak park halinde bırakılan traktör römorkün sol arka köşe kısmına çarptığı, kaza sebebiyle motosiklet sürücüsü …’ın öldüğü, motosiklette yolcu olarak bulunan eşi ve oğlunun nitelikli şekilde yaralandığı olayda, sanık …’ın, sanık …’ın dayısı olduğu, olay günü …’a ait buğdayların Edirne Ticaret Borsasına taşıması yapıldığı, buğdayların yüklenerek taşınması sırasında sanık …’a ait traktöre bağlı römorkun tekerinin patlaması üzerine sağ emniyet şeridine oldukça yakınlaşacak ancak kısmen güvenlik şeridi üzerinde kalacak şekilde herhangi bir tedbir de alınmaksızın bırakıldığı, mahkemece traktör ve buna bağlı römorkun olay yerinde bırakılmasını isteyen kişinin … olduğundan bahisle, sanık …’ın birlikte fail sıfatıyla sorumlu olduğu gerekçesiyle mahkumiyetine karar verilmiş ise de, dosya kapsamı incelendiğinde traktörün sahibi ve idaresi altında bulunduran, böylelikle kazaya neden olan kural ihlalinden cezai anlamda sorumlu olan kişinin sanık … olduğu, yolcu olarak traktörde bulunan ve buğdayları taşınan sanık …’a meydana gelen kaza olayı sebebiyle kusur yüklenemeyeceği gözetilmeksizin hakkında mahkumiyet hükmü kurulması, hukuka aykırı görülmüştür.

V. KARAR
A. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.11/2015 tarihli ve 2014/325 Esas, 2015/294 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle beraate ilişkin hükümlerin, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B. Sanık … Hakkında Kurulan Hüküm Yönünden
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenle Edirne 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 25.11/2015 tarihli ve 2014/325 Esas, 2015/294 Karar sayılı kararına yönelik mahalli Cumhuriyet savcısı ve sanık … müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.06.2023 tarihinde karar verildi.