Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2020/3636 E. 2022/93 K. 11.01.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/3636
KARAR NO : 2022/93
KARAR TARİHİ : 11.01.2022

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK 85/1, 62, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
Sanık sürücü … sevk ve idaresindeki öğrenci servisi olarak kullanılan minibüsü ile meskun mahal içerisinde, azami hız limitinin 50 km olduğu, bölünmüş, asfalt kaplama cadde üzerinde gündüz vakti seyri sırasında olay mahalline geldiğinde bir öğrenciyi almak üzere dönmesi gereken sokağa zamanında dönemediğinden aracının sağ tekerlekleri ile kaldırım üzerine çıkarak geri geri manevralar ile kaçırdığı sokağa giriş yapmak üzere hareket halinde olduğu esnada yaya kaldırımından yürümekte bulunan …’a aracının sağ arka kısmı ile çarpması sonucu sanığın asli kusuru ile yaya …’ın ölümüne sebebiyet verdiği olayda; taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde; TCK’nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle, aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, tamamen kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu iki kişinin yaralanmasına neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan daha fazla uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin oluşa, kusur durumuna, lehe hükümlerin uygulanmadığına ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
CMK’nın ”Hükmün gerekçesinde gösterilmesi gereken hususlar” başlıklı 230. maddesinin 1-d bendinde; cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adlî para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususlara ilişkin istemlerin kabul veya reddine ait dayanakların gerekçede gösterilmesi gerektiği düzenlemesine yer verilmiş; yine Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.09.2018 tarihli ve 2015/4-1163 Esas-2018/382 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere; hüküm bölümünde CMK’nın 230. ve 232. maddeleri uyarınca cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezası veya tedbirlerden birine çevrilmesine veya ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına ya da bu hususlara ilişkin taleplerin kabul veya reddine ait dayanakların açıkça gösterilmesi zorunluluğu bulunmakta olup; dosya içeriğine göre, lehe hükümlerin uygulanması talebi olan olan sanık hakkında, “kusur durumu ve olayın sonuçları” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile TCK’nın 50. ve 51. maddelerinin uygulanmamasına karar verilmesi suretiyle CMK’nın 230/1-d maddesine aykırı davranılması;
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 11/01/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.