Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2020/1397 E. 2020/7544 K. 24.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/1397
KARAR NO : 2020/7544
KARAR TARİHİ : 24.12.2020

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 5271 sayılı CMK’nın 231/11 maddesi uyarınca hükmün
açıklanması ile, 2863 sayılı Kanunun 74/2, TCK’nın 62, 50/1-a,
52/2-4, 63. maddeleri gereğince mahkumiyet

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında yapılan yargılama sonunda Milas 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/12/2006 tarihli, 2005/951 Esas, 2006/726 Karar sayılı ilamı ile, 2863 sayılı Kanunun 74/2, TCK’nın 53, 63. maddeleri gereğince sanığın mahkumiyetine hükmedildiği, anılan hükmün sanık müdafii ve katılan vekili tarafından temyizi üzerine, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 05/07/2010 tarihli ilamıyla, 5728 sayılı Kanunun 562. maddesiyle değişik CMK’nın 231. maddesindeki “hükmün açıklanmasının geri bırakılması”na ilişkin düzenleme karşısında, yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapılması” nedeniyle hükmün bozulduğu, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, 21/10/2010 tarihli karar ile 2863 sayılı Kanunun 74/2, 5252 sayılı Kanunun 4 ve 5. maddeleri gereğince 1 yıl hapis ve 450 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı CMK’nın 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası gereğince 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair kararın 26/01/2011 tarihinde kesinleştiği ve belirtilen tarih itibariyle beş yıllık denetim süresi başladığından, 5271 sayılı CMK’nın 231/8. maddesi uyarınca dava zamanaşımının durduğu, daha sonra sanığın 01/04/2014 tarihinde kasten yaralama suçunu işlediği sabit kabul edilerek, Milas 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 19/12/2014 tarihli ilamı ile mahkumiyetine hükmedildiği ve hükmün 11/11/2015 tarihinde kesinleştiği, ihbar üzerine yeniden ele alınan dosyada; sanık denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlendiğinden, anılan suçun işlendiği 01/04/2014 tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin işlemeye devam ettiği, suç tarihine 12 yıl ve zamanaşımının durma süresi de eklendiğinde olağanüstü zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla;
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 2863 sayılı Kanunun 74/1. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 67/4. maddesi uyarınca en fazla yarısına kadar uzayacağından, suç tarihi olan 12/08/2005 tarihinden itibaren 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık zamanaşımı durma süresi de eklendiğinde inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş olmakla, dosya içeriği itibariyle de, 5271 sayılı CMK’nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar bulunmadığından, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince sanık hakkındaki kamu davasının isteme aykırı olarak DÜŞMESİNE; 24/12/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.