YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/11452
KARAR NO : 2023/4707
KARAR TARİHİ : 02.11.2023
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2015/219 E., 2016/211 K.
SUÇ : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
HÜKÜM : Beraat
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Bozma
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Alanya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.03.2016 tarihli ve 2015/219 Esas, 2016/211 Karar sayılı kararı ile sanık hakkında 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararı verilmiştir.
2. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan 19.11.2020 tarihli, 2016/241187 sayılı ve “Dava konusu yerde mahkemece arkeolog ve inşaat bilirkişilerin katılımı ile yeniden keşif icra edilerek, sanığın demir direk dikme ve beton dökme dışında yapı yaptırmadığı ile eylemlerinin net olarak tespiti ile eylemi neticesinde doğal yapıya zarar verilip verilmediği, eski haline getirilip getirilmediği ya da bunun mümkün olup olmadığı araştırılarak sanığın eylemi neticesinde sit alanın zarar gördüğünün tespiti halinde, 2863 sayılı Kanunun 65/1-1. cümlesi uyarınca, zarara neden olmayan inşai ve fiziki müdahale niteliğinde olduğunun tespiti halinde ise taşınmazın bulunduğu yerin bağlı olduğu idari birimin (belediye – il özel idaresi – büyükşehir belediyesi) bünyesinde suç tarihi itibariyle faaliyette olan koruma uygulama ve denetim bürosu bulunup bulunmadığı araştırılarak, anılan büronun varlığı halinde 2863 sayılı Kanunun 6498 sayılı Kanun ile değişik 65/4. maddesi; yokluğu halinde ise aynı Kanunun 65/1-2. cümlesi uyarınca sanığın mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, yasaya aykırı bulunduğundan hükmün bozulması” görüşlü Tebliğname ile dava dosyası Dairemize tevdi olunmuştur.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Katılan vekilinin temyiz isteği; delillerin eksik değerlendirilerek sanığın beraatine karar verildiğine, ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Mahkemenin Kabulü
“Her ne kadar sanığın cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de; hüküm vermeye elverişli bilirkişi raporu içeriği, mahkememizce mahallinde yapılan keşif, keşif sırasında oluşan kanaat, bilirkişi raporunda iddianameye konu demir direklerin görsel kirlilik dışında herhangi bir zarara yol açmadığı, yerinden her an sökülebilecek durumda olduğunun belirtilmiş olması ve 2863 sayılı Yasanın 65/1 maddesinde sit alanları ve korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarar görmesine kasten sebebiylet verilmesi ile fiziki ve inşaai müdahale yapanların cezalandırılacağının düzenlendiği, yukarıda belirtildiği üzere sanığın herhangi bir fiziki ve inşaai müdahalesinin bulunmaması ilgili sit alanının herhangi bir tahribi ile zararına da yol açılmaması karşısında suçun sabit olmaması ve suç kastının da bulunmaması CMK 223/2-e uyarınca nedeniyle beraatine karar verilmiştir.”
2. Sanık tarafından, Antalya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulunun 04.07.2013 gün ve 1830 sayılı kararı ile tescilli 1. derece arkeolojik sit alanında kalan Hazine’ye ait araziye demir konstrüksiyondan direk dikildiği iddiasıyla dava açılmıştır.
3. Dosya kapsamında mevcut arkeolog bilirkişi raporunda, izinsiz uygulamanın tamamen kum zemin üzerinde olduğu, görsel kirlilik dışında alana herhangi bir zarar verilmediği belirtilmiştir.
IV. GEREKÇE
Sanığın, 1. derece arkeolojik sit alanında kalan Hazine’ye ait taşınmazda demir direk dikmek suretiyle izinsiz fiziki müdahalede bulunduğunun tüm dosya kapsamı itibariyle sabit olduğunun anlaşılması karşısında, … Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünce Dairemize gönderilen 18.10.2016 tarih ve 185334 sayılı cevabi yazı eki listelerde sayılan koruma uygulama ve denetim bürosunun faaliyet gösterdiği idari birimler arasında, 22.12.2006 tarihi itibariyle Alanya Belediyesi’nin de bulunduğu, bu itibarla Alanya Belediyesi bünyesinde bulunan koruma uygulama ve denetim bürosunun suç tarihinde faaliyette olması dikkate alındığında, 2863 sayılı Kanun’un 6498 sayılı Kanun ile değişik 65 inci maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi, hukuka aykırı bulunmuştur.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Alanya 5. Asliye Ceza Mahkemesinin, 17.03.2016 tarihli ve 2015/219 Esas, 2016/211 Karar sayılı kararına yönelik katılan vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.11.2023 tarihinde karar verildi.