Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2020/10828 E. 2020/6725 K. 03.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/10828
KARAR NO : 2020/6725
KARAR TARİHİ : 03.12.2020

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : TCK’nın 85/2, 22/3. maddeleri gereğince mahkumiyet
Temyiz Edenler : Sanık müdafii ile katılanlar vekili

Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik…Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda, … 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 10.03.2020 tarihli ve 2017/269 Esas – 2020/98 Karar sayılı hükmünün ortadan kaldırılmasına karar verilerek, taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin kurulan hüküm, sanık müdafii ile katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
24 Aralık 2017 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 100. maddesi ile CMK’nın 299. maddesinde yapılan değişiklik neticesinde, her ne kadar sanık müdafi duruşmalı temyiz isteminde bulunmuş ise de, duruşma açılmaksızın, dosya üzerinden yapılan incelemede:
Olay günü sanık …’ün sevk ve idaresindeki otomobil ile, aracın sağ ön yolcu koltuğunda dava dışı akrabası … ve arka koltukta dava dışı … bulunduğu halde ışıklarda durur vaziyette iken, yaya olarak görevde olan polis memurlarının daha önceden bazı suçlara karışmış olması sebebiyle tanıdıkları …’u aracın sağ ön yolcu koltuğunda gördükleri, aracın diğer camlarının siyah film ile kaplanmış olması sebebiyle araç ve şahıslardan şüphelenmeleri üzerine aracın takibe alındığı, takip sırasında aracın birden çok kez ters yöne giriş yapması ve çok süratli biçimde seyretmesi sebebiyle görevliler tarafından uyarıldığı, buna rağmen aracın durmaması üzerine görevliler tarafından uyarı amaçlı havaya birkaç kez ateş açıldığı, yine durmayan aracın sağ ön lastiğine görevliler tarafından ateş edildiği ve ön lastiğin patladığı, sanık idaresindeki aracın ön lastiği patlak şekilde seyrine devam ettiği sırada, meskun mahalde, hız sınırının 50 km olduğu iki yönlü cadde üzerinde viraja hızlı girmesi sonucu yolun sağında park halinde bulunan araçlarına binmekte olan yayalara çarpması ile yayalardan biri 5 metre uzağa savrulurken, park halindeki aracın da çarpmanın etkisi ile yan kapısının koparak 7.5 metre ileri sürüklendiği, çarpma sonrası sanık idaresindeki aracın olay yerinden kaçmaya çalışmasına rağmen kendisini arka soldan takip eden polis aracına çarpması sonucu olay mahallinde durduğu, şoför koltuğunda bulunan sanık ile arka koltukta bulunan yolcunun olay yerinden yaya olarak kaçtıkları, aracın ön sağ yolcu koltuğunda bulunan yolcunun ise polis tarafından yakalandığı; bu şekilde gerçekleşen olay sonucu sanığın çarptığı yayalardan bir kişinin öldüğü, sanıktan şikayetçi olan iki kişinin de basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığı olayda;
Dosya içeriğinde mevcut olan gerek olay yeri yakalama tutanakları, gerekse de aracın ön sağ yolcu koltuğunda oturan … ile arka koltukta oturan …’ın aşamalarda değişmeyen beyanlarından, araç sürücüsünün sanık … olduğunun sabit olduğu, sanığın polis ekiplerinden kaçmak maksatlı olarak meskun mahal hız sınırlarının çok üzerinde bir hızla ve birden çok kez ters yönde seyretmek suretiyle trafiği kullanan araç ve yayaların seyir güvenliğini tehlikeye düşürdüğü ve olay mahallinde hızından dolayı virajı alamayarak sebebiyet verdiği kazada, sanığın öngördüğü neticenin gerçekleşmeyeceğine olan güveni sebebiyle hareketine devam etmesinin söz konusu olduğu ve bu suretle sanık hakkında bilinçli taksir koşullarının bulunduğu anlaşılmakla;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, atılı suçun sanık tarafından işlenmediğine, bilinçli taksir koşullarının oluşmadığına, ceza miktarına, takdiri indirim hükümlerinin uygulanması gerektiğine; katılanlar vekilinin suç vasfına ve ceza miktarına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve Kanuna uygun bulunan… Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi’nin 16.09.2020 tarihli, 2020/3085 Esas, 2020/2462 Karar sayılı mahkumiyet hükmüne ilişkin yapılan temyiz isteminin isteme uygun olarak 5271 sayılı CMK’nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE; 5271 sayılı CMK’nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/1. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için… 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ne; kararın bir örneğinin de… Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi’ne iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 03.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.