Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2019/9329 E. 2021/6300 K. 28.09.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/9329
KARAR NO : 2021/6300
KARAR TARİHİ : 28.09.2021

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : Katılan sanık … hakkında TCK’nın 89/1-2-b, 22/3, 62, 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet
Katılan sanık … hakkında CMK’nın 223/2-c maddesi gereğince beraat

Taksirle yaralama suçundan katılan sanık …’ın mahkumiyetine, katılan sanık …’in ise beraatine ilişkin hüküm katılan sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Katılan-sanık … müdafii ile katılan-sanık … müdafinin katılan-sanık … hakkında beraat hükmüne yönelik yapmış oldukları temyiz talebinin incelenmesinde:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılan sanık … müdafinin beraat eden sanık lehine katılan sıfatıyla vekalet ücretine hükmedilmesine rağmen, sanık sıfatıyla vekalet ücreti hükmedilmediğine yönelik yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine ancak;
Katılan sanık …’ın sevk ve idaresindeki araçla gündüzün meskun mahal içindeki bölünmüş yolda seyri sırasında kaza mahalli olan ışık kontrollü dört yönlü dönel kavşaktan geçtiği sırada sağından kavşağa giren katılan sanık … idaresindeki araca çarpması sonucu katılan sanık …’ın hayati tehlike geçirecek katılan sanık …’in ise femur kırığı olacak şekilde yaralandıkları olayda;
Her iki katılan sanığın da yeşil ışıkta geçtiklerine yönelik iddiası ile kaza tespit tutanağındaki krokinin katılan sanık …’ın ve mahkemenin kabul ettiği şekildeki oluşa uygun düşmemesi, katılan sanık … ile yolcusu olan tanık Emine’nin kolluk ifadelerinde kavşağa yaklaştıklarında yeşil ışık yandığından devam ettiklerini beyan etmelerine rağmen, yargılama aşamasında kavşağa geldiklerinde kırmızı ışıkta beklediklerini ve yeşil ışığın yanması ile hareket aldıklarına yönelik çelişkili beyanları karşısında, kazanın oluşu ile kimin kırmızı ışıkta geçtiğinin tereddüte yer vermeyecek ve denetime olanacak verecek şekilde ortaya koyulması bakımından, dosya arasında bir örneği bulunan Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan keşfe binaen düzenlenen raporda tespit edilen hususlar da değerlendirilmek suretiyle, mahkemece olay yerinde keşif icrasının ardından kusur durumunun tespitine esas olmak üzere oluşu gösterir kroki ile birlikte bilirkişi raporu tanzim edilmesinin istenmesinin ardından sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Katılan sanık … müdafinin hükümden sonra katılan sanık … tarafından azledildiği anlaşıldığından beraat eden katılan sanık yararına vekalet ücretine hükmedilemeyceğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılan sanık … müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
2-Katılan-sanık … müdafinin katılan-sanık … hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik yapmış olduğu temyiz talebinin incelemesine gelince:
Sanığa isnat edilen eylemin, 5237 sayılı TCK’nın 89. maddesinin 1-2-3. fıkralarında düzenlenen ”taksirle yaralama” suçuna ilişkin olduğu, taksirle bir kişinin yaralanmasına sebebiyet verilmesi halinde gerçekleşecek olan taksirle yaralama suçu için TCK’nın 89. maddesinin 1. fıkrasında temel ceza miktarının ”üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası” olarak belirlendiği; 5271 sayılı CMK’nın, 17.10.2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesi ile başlığı ile birlikte yeniden düzenlenmiş olan ”Basit Yargılama Usulü” başlıklı 251. maddesinin 1. fıkrasında yer alan; ”Asliye ceza mahkemesince, iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanmasına karar verilebilir.” şeklindeki düzenlemeye, 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan ”01/01/2020 tarihi itibarıyla kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme ile sınırlama getirilmiş ise de; Anayasa Mahkemesinin 19.08.2020 tarihli 31218 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 25.06.2020 tarihli ve 2020/16 Esas-2020/33 Karar sayılı ve 16.03.2021 tarihli 31425 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 14.01.2021 tarihli ve 2020/81 Esas-2021/4 Karar sayılı iptal kararları ile ”…kovuşturma evresine geçilmiş…, …hükme bağlanmış…” ibarelerinin, aynı bentte yer alan ”…basit yargılama usulü…” yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptaline karar verilmesi sebebiyle;
Kovuşturma evresine geçilmiş veya hükme bağlanmış olan ve basit yargılama usulü uygulanabilecek dosyalar yönünden 7188 sayılı Kanunun 5. maddesinin 1-d bendinde yer alan kesinleşmiş hükümler haricindeki düzenlemelerin iptal edildiği anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesi kararlarının geriye yürümesi mümkün olmayıp, Ceza Muhakemesi Kanununda yapılan değişikliklerin ise derhal uygulanması gerekmekle birlikte, basit yargılama usulü uygulanan olaylarda CMK’nın 251. maddesinin 3. fıkrasına göre; ”mahkûmiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir oranında indirilir.” şeklindeki düzenleme karşısında, Anayasa Mahkemesinin anılan iptal kararlarının neticeleri itibariyle maddi ceza hukukuna ilişkin olduğunun ve CMK’nın 251. maddesinin 3. fıkrasında yer alan düzenlemenin sanık lehine sonuç doğurabilecek nitelikte olduğunun anlaşılması karşısında, TCK’nın 7. maddesi ile CMK’nın 251. maddesi hükümleri gözetilmek suretiyle, sanık lehine olan uygulamanın belirlenerek yerine getirilmesi ve gereği için dosyanın, ”Basit Yargılama Usulü” yönünden yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması;
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan sanık … müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı sair yönler incelenmeksizin 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 28/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.