Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2019/767 E. 2019/8354 K. 10.07.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/767
KARAR NO : 2019/8354
KARAR TARİHİ : 10.07.2019

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Esas-Karar No : 2016/111 – 2016/171

Sanık … hakkında İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesinin 22/03/2016 gün ve 2016/111 – 2016/171 sayılı kararıyla TCK’nın 89/1-2-e maddeleri uyarınca 15 ay hapis cezasına hükmedildiği, hükmün temyizi üzerine Dairemizce verilen 12.09.2018 gün ve 2016/9503 esas, 2018/8087 sayılı kararla, sanık hakkında hükmedilen cezanın onanmasına karar verildiği, sanık hakkında açılan davanın zamanaşımının dolduğu gerekçe gösterilerek açılan davanın zamanaşımı nedeniyle düşmesine karar verilmesi gerekçesiyle itiraz edilmekle, 5271 sayılı CMK’nın 308. maddesine 02.07.2012 gün ve 6352 sayılı Kanunun 99. maddesine eklenen 3. fıkra uyarınca itiraz konusu değerlendirildi;
Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,
2- 12.09.2018 gün ve 2016/9503 esas, 2018/8087 sayılı ONAMA kararının KALDIRILMASINA,
3- İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından, Dairemizin 30/11/2015 gün ve 2015/13193 Esas, 2015/18517 karar sayılı bozma ilamında belirtilen bozma hususuna ve kabule göre kısmında yer alan (1) numaralı bozma hususuna uyulduğu, kabule göre kısmının (2) numaralı maddesinde yer alan bozma hususuna ise direnme kararı verildiği görülmekle; dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dairemizin, gerekçesi belirtilmeden sanık hakkında TCK’nın 89/1 maddesinde öngörülen seçimlik cezalardan hapis cezasının tercih edilmesi yönündeki bozma kararı üzerine mahkemece bozmadan önce verilen kararda yer verilmeyen yeni gerekçeler gösterildiği ve bu itibarla mahkemenin verdiği kararın direnme kararı olmayıp bozmaya uyularak verilen bir karar olduğu anlaşılmakla; Dairemizin 30/11/2015 gün 2015/13193 Esas, 2015/18517 karar sayılı bozma ilamının, kabule göre kısmındaki (2) numaralı bozma maddesi kaldırılarak,
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 2863 sayılı Kanunun 89. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 67/4. maddesi uyarınca en fazla yarısına kadar uzayacağından, suç tarihi olan 06/01/2006 tarihinden itibaren 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık zamanaşımı inceleme tarihinden önce gerçekleşmiş olmakla, dosya içeriği itibariyle de, 5271 sayılı CMK’nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar bulunmadığından, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e, 67/4 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince sanık hakkındaki kamu davasının DÜŞMESİNE, 10.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.