Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2019/5897 E. 2020/4256 K. 07.09.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/5897
KARAR NO : 2020/4256
KARAR TARİHİ : 07.09.2020

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : TCK’nın 179/3, 62/1, 53/1-3, 58/7. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın yokluğunda verilen hükme ilişkin gerekçeli kararın kovuşturma aşamasında bildirdiği son ikamet adresi yerine MERNİS adresine 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21. maddesine göre 19/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ işleminin belirtilen şekilde usulsüz olarak yapıldığı anlaşılmakla sanığın 11/12/2015 tarihinde yapılan tebliğ işlemine müteakip yasal süresi içerisinde temyiz isteminde bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede:
Olay günü sanığın 1,30 promil alkollü vaziyette araç kullanırken aracının sağ ön tekerleğini kaldırıma vurmak suretiyle tek taraflı ve maddi hasarlı trafik kazasına sebebiyet vermesi şeklinde gerçekleşen olayda;
T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK’nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK’nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazının reddine, ancak;
1,30 promil alkollü araç kullanmak suretiyle trafik kazasına sebebiyet verdiği ve bu suretle trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu işlediği tespit edilen sanık hakkında TCK’nın 179/3. maddesinde alkol ve uyuşturucu madde etkisiyle araç kullanma eylemi suç olarak düzenlenip, aynı maddenin 2. fıkrasında ise yaptırımın belirlendiği gözetilmeksizin, hükümde TCK’nın 179/2. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine aykırı davranılması;
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 1. paragrafındaki “TCK 179/3″ ibaresi hükümden çıkarılarak yerine ”TCK’nın 179/3. maddesi delaleti ile TCK’nın 179/2. maddesi gereğince” ibaresinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 07/09/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.