Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2019/4552 E. 2019/10135 K. 14.10.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/4552
KARAR NO : 2019/10135
KARAR TARİHİ : 14.10.2019

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : 11.550 TL maddi ve 15.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp değerlendirildiğinde, hükmedilen manevi tazminatın hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olduğu anlaşıldığından, tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma öneren düşünceye iştirak edilmemiş, gerekçeli karar başlığında, ”08/04/2013” olan dava tarihinin ”08/04/2018” olarak yazılması ile ”Davacı: K.H.” ibaresine yer verilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlıkları kabul edilmiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Davacının gelirine ilişkin itibar edilebilecek herhangi bir belge ibraz edilemediği dikkate alınarak, fazladan tutuklu kaldığı süreye ilişkin olarak 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplama yapılarak 5.472,56 TL’nin maddi tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, sosyal ekonomik araştırma tutanağında yazılı aylık 1.500 TL gelirin esas alınması suretiyle maddi tazminatın fazla tayini,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün maddi tazminata ilişkin 1. fıkrasının içeriği hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine ”Davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 5.472,56 TL maddi tazminatın dava tarihi olan 08/04/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Hazinesinden alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin yazılması ve buna göre değişen toplam tazminat miktarı dikkate alınarak hükmün vekalet ücretine ilişkin 5. fıkrasının içeriği hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine ”Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan 694 sayılı KHK’nın 144. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nın 142. maddesine eklenen 9. fıkra gereğince 2.456,70 TL vekalet ücretinin davalı … Hazinesinden alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 14/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.