Yargıtay Kararı 12. Ceza Dairesi 2019/4246 E. 2019/10141 K. 14.10.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/4246
KARAR NO : 2019/10141
KARAR TARİHİ : 14.10.2019

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Dava tarihi : 19/09/2014
Hüküm : 16.751,91 TL maddi ve 33.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Davacı vekilinin, davalı vekilinin temyiz dilekçesinin kendisine tebliği üzerine süresinde verdiği cevap dilekçesinde hükme ilişkin itirazlarını bildirerek, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine uygun olarak katılma yoluyla temyiz isteminde bulunduğu ve davacı vekilinin temyiz isteminin hükmolunan manevi tazminat miktarının az olduğu ile sınırlı olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Davacının tutuklandığı tarih dikkate alındığında 5320 sayılı Kanunun 6/1. maddesine göre, tazminat talebinin 5271 sayılı CMK’nın 141. – 144. maddeleri hükümlerine göre incelenip karara bağlanması gerektiği ve 5271 sayılı CMK’nın 142/1. maddesinde koruma tedbirleri nedeniyle tazminat istemlerinin her halde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde dava konusu edilebileceğinin belirtildiği, bu kapsamda davacı hakkında verilen Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 10/05/2011 tarih, 2009/218 Esas – 2011/107 Karar sayılı beraat kararlarının Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 2013/3290 Esas – 2013/5210 Karar sayılı ilamıyla onanmak suretiyle 25/09/2013 tarihinde kesinleştiğine dair şerh düzenlenmiş ise de, temyiz incelemesi sırasında Uyap sisteminden temin edilerek dosya içerisine alınan bahse konu Yargıtay ilamının dosyanın diğer bir sanığı ile ilgili olduğunun anlaşılması karşısında, tazminat davasının dayanağı olan ceza dava dosyası celp edilip incelenerek davacı hakkında verilen beraat kararlarının hangi tarihte kesinleştiği tespit edilerek, 19/09/2014 tarihinde açılan tazminat davasının beraat kararlarının kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde açılıp açılmadığının tereddüde mahal vermeyecek şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,

Kabule göre de;
1- Dava dilekçesinde 1.000 TL maddi tazminat talep edilmiş olmasına karşın, 16/12/2015 tarihli karar celsesinde davacı vekilinin talep edilen maddi tazminat miktarını 20.000 TL’ye yükselttiğinin anlaşılması karşısında, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 177/2. maddesi gereğince, davacı tarafın bu talebinin davalı tarafa bildirilmesi gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
2- Davacının tutuklu kaldığı süreye ilişkin olarak 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplama yapılarak 16.422,69 TL’nin maddi tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, maddi tazminatın fazla tayini,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 14/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.